15. Ceza Dairesi Esas No: 2019/15127 Karar No: 2020/1395 Karar Tarihi: 04.02.2020
Dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2019/15127 Esas 2020/1395 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Ağır Ceza Mahkemesi, sanıklar ... ve ... hakkında dolandırıcılık suçundan mahkumiyet kararı verirken sanık ... hakkında beraat kararı verdi. Sanıkların müdafileri, beraat kararının temyiz edilmesiyle dosya incelendi. Dosya incelenirken, suç tarihinin katılanın son para yatırdığı tarih olan 02.02.2006 olduğu kabul edildi. Sanıklara yüklenen \"dolandırıcılık\" suçunun kanunda gerektirdiği cezanın türü ve üst sınırı itibariyle tâbi olduğu aynı Kanun\"un 66/1-e ve 67/4. maddelerinde öngörülen dava zamanaşımı süresinin suçun işlendiği 02.02.2006 tarihinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşıldı. Bu nedenle sanıkların müdafilerinin temyiz itirazları yerinde görüldü ve sair yönleri incelenmeyen hükümlerin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca ayrı ayrı BOZULMASINA karar verildi. Sanıklar hakkında açılan kamu davasının gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 5237 sayılı TCK’nın 66/1-e, 67/4 ve 5271 sayılı CMK’nun 223/8. maddeleri uyarınca ayrı ayrı DÜŞMESİ kararlaştırıldı. Sanık ... hakkında kurulan
15. Ceza Dairesi 2019/15127 E. , 2020/1395 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi SUÇ : Dolandırıcılık HÜKÜM : Sanık ...: beraat, Sanıklar ... ve ... hakkında TCK"nın 157/1, 62, 52, 53. maddeleri gereği mahkumiyet
Sanıklar ... ve ... hakkında dolandırıcılık suçundan kurulan mahkumiyet hükümleri sanıkların müdafileri, sanık ... hakkında kurulan beraat hükmü ise katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelendi gereği düşünüldü; Suç tarihinin katılanın son para yatırdığı tarih olan 02.02.2006 olduğu kabul edilerek yapılan incelemede; 1-Sanıklar ... ve ... hakkında kurulan hükümlerin incelenmesinde; 5237 sayılı TCK"nın 7. ve 5252 sayılı Kanunun 9.madde hükümleri karşısında; sanıklara yüklenen "dolandırıcılık" suçunun kanunda gerektirdiği cezanın türü ve üst sınırı itibariyle tâbi olduğu aynı Kanun"un 66/1-e ve 67/4. maddelerinde öngörülen dava zamanaşımı süresinin, suçun işlendiği 02.02.2006 tarihinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşılmış olup, sanıkların müdafilerinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan sair yönleri incelenmeyen hükümlerin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca ayrı ayrı BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususta aynı Yasanın 322. maddesinde öngörülen yetkiye dayanılarak karar verilmesi mümkün olduğundan sanıklar hakkında açılan kamu davasının gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 5237 sayılı TCK’nın 66/1-e, 67/4 ve 5271 sayılı CMK’nun 223/8. maddeleri uyarınca ayrı ayrı DÜŞMESİNE, 2-Sanık ... hakkında kurulan hükmün incelenmesinde; Sanığın hükümden sonra 07.10.2015 tarihinde öldüğünün UYAP"tan temin edilen nüfus kaydından anlaşılması karşısında, hakkında açılan kamu davasının 5237 sayılı TCK"nın 64/1. maddesi uyarınca düşürülmesine karar verilip verilmeyeceğinin mahkemesince değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu nedenlerle, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 04/02/2020 tarihinde oybirliği ile karar verildi.