Abaküs Yazılım
22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/11670
Karar No: 2013/2541

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2012/11670 Esas 2013/2541 Karar Sayılı İlamı

22. Hukuk Dairesi         2012/11670 E.  ,  2013/2541 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :... Mahkemesi


    DAVA : Davacı, kıdem, ihbar tazminatı, ücret ile yıllık izin ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
    Hüküm süresi içinde davalı ... avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı vekili, müvekkilinin 01.05.2004 tarihinde ... ocağında hizmetli olarak çalışmaya başladığını, 2010 Haziran ayı sonuna kadar çalıştığını, davacının çalıştığı işyerinin davalı ... Müdürlüğüne ait olduğunu, talimatların ... ocağı yetkililerince verildiğini, ... İl Müdürlüğünün hangi taşeronla çalışırsa çalışsın işçilerin bulundukları ... ocağında çalışmaya devam ettiğini,aile hekimliğine geçişin bahane edilerek davacı ve arkadaşlarının ... sözleşmelerinin sonlandırıldığını, davalıların alt işveren-asıl işveren ilişkisi olduğundan müştereken ve müteselsilen sorumlu olduklarını belirterek kıdem ve ihbar tazminatı ve yıllık izin alacağının davalıdan tahsili talep etmiştir.
    Davalı ...Gıda Tic. .... vekili, davacının diğer davalı ... müdürlüğüne bağlı olarak çalıştığını, müvekkili firmanın ihale alması nedeniyle davacının bir süre çalıştığını, davacının bunun dışında çalışmalarının farklı işverenlerin yanında olduğunu, tüm çalışma süresinden müvekkili şirketin sorumlu olamayacağını, işçinin son çalıştığı şirketten önceki işverenin bünyesindeki çalışmasından sorumlu tutulabilmesi için işverenler arasında hukuki ve fiili irtibatın bulunması gerektiğini, müvekkili şirket ile diğer şirketler arasında böyle bir bağın bulunmadığını,davacının işten istifa ederek ayrıldığını, kamu kurumlarında yıllık izin hakkının kullandırılmamasının sözkonusu olmayacağını, davacıya Sosyal ... Kurumuna bildirilen maaşının dışında ödeme yapılmadığını bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı kurum vekili, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    Mahkemece, davacının, İl ... Müdürlüğüne ait ... ocaklarında 01.05.2004-30.06.2010 tarihleri arasında çalıştığı, çalışmanın değişik alt işverenler nezdinde geçtiği, en son işvereninin ...Gıda ve Bilgisayar San. Tic. Ltd. Şti. olduğu, alt işverenleri değişmesine rağmen davacının çalıştığı yerin fiilen değişmediği, davacının çalışma düzenin İl ... Müdürlüğünün emirleri ve talimatları doğrultusunda belirlendiği, bu itibarla davacı işçiyi çalıştıran asıl işverenin ... İl ... Müdürlüğü olduğu, davalı işverenler arasındaki asıl işveren-alt işveren ilişkisinin muvazaalı olduğu, bu nedenle tüm işçilik alacaklarından ... İl ... Müdürlüğünün sorumlu olduğu, dava dosyasına istifa dilekçesi olarak sunulan belgenin matbuu olarak düzenlendiği, tarih ve işyeri isimlerinin el yazısı ile doldurulduğu, uzun süredir çalışan bir işçinin ortada bir neden yokken tazminatlarından vazgeçerek işten ayrılması da hayatın olağan akışına uygun bulunmadığı, ... sözleşmesinin davalı işverenlikçe haklı nedenin varlığı kanıtlanmaksızın feshedildiğini belirterek davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Taraflar arasında temel uyuşmazlık davalılar arasındaki asıl işveren-alt işveren ilişkisinin kanuna uygun olup olmadığı ve muvazaaya dayanıp dayanmadığı noktasında toplanmaktadır.
    Alt işveren, bir işverenden, işyerinde yürüttüğü mal veya hizmet üretimine ilişkin yardımcı işlerde veya asıl işin bir bölümünde işletmenin ve işin gereği ile teknolojik nedenlerle uzmanlık gerektiren işlerde ... alan ve görevlendirdiği işçileri sadece bu işyerinde çalıştıran diğer işveren olarak tanımlanabilir. Alt işverenin ... aldığı işveren ise, asıl işveren olarak adlandırılabilir. Bu tanımdan yola çıkıldığında asıl işveren alt işveren ilişkisinin unsurları, iki ayrı işverenin olması, mal veya hizmet üretimine dair bir işin varlığı, işçilerin sadece asıl işverenden alınan ... kapsamında çalıştırılması ve tarafların muvazaalı bir ilişki içine girmemeleri gerekir. Alt işverene yardımcı ..., ya da asıl işin bir bölümü, ancak teknolojik nedenlerle uzmanlık gereken işin varlığı halinde verilebilecektir. 4857 sayılı ... Kanunu"nun .... maddesinde asıl işveren alt işveren ilişkisini sınırlandırılması yönünde kanun koyucunun amacından da yola çıkılarak asıl işin bir bölümünün alt işveren verilmesinde “işletmenin ve işin gereği” ile “teknolojik nedenlerle uzmanlık gerektiren işler” ölçütünün bir arada olması gerektiği belirtilmelidir. 4857 sayılı Kanun"un .... maddesinin .... ve .... fıkralarında tamamen aynı biçimde “işletmenin ve işin gereği ile teknolojik nedenlerle uzmanlık gerektiren işler” sözcüklerine yer verilmiş olması bu kararlılığı ortaya koymaktadır.
    İşverenler arasında muvazaalı biçimde asıl işveren alt işveren ilişkisi kurulmasının önüne geçilmek istenmiş ve 4857 sayılı Kanun"un .... maddesinde bu konuda bazı muvazaa kriterlerine yer verilmiştir.
    Muvazaa Borçlar Kanununda düzenlenmiş olup, tarafların üçüncü kişileri aldatmak amacıyla ve kendi gerçek iradelerine uymayan ve aralarında hüküm ve sonuç meydana getirmesi arzu etmedikleri görünüşte bir anlaşma olarak tanımlanabilir. Üçüncü kişileri aldatmak kastı vardır ve sözleşmedeki gerçek amaç gizlenmektedir. Muvazaanın ispatı genel ispat kurallarına tabidir. Bundan başka 4857 sayılı Kanun"un .... maddesinin .... fıkrasında sözü edilen hususların adi kanuni karine olduğu ve aksinin kanıtlanmasının mümkün olduğu kabul edilmelidir.
    5538 sayılı Kanun ile 4857 sayılı Kanun"un .... maddesine bazı fıkralar eklenmiş ve kamu kurum ve kuruluşlarıyla sermayesinin yarısından fazlasının kamuya ait olduğu ortaklıklara dair ayrık durumlar tanınmıştır. Bununla birlikte maddenin diğer hükümleri değişikliğe tabi tutulmadığından, asıl işveren alt işveren ilişkisinin öğeleri ve muvazaa öğeleri değişmemiştir. Öyle ki, alt işveren verilmesi mümkün olmayan bir işin bırakılması ya da muvazaalı bir ilişki içine girilmesi halinde işçilerin baştan itibaren asıl işverenin işçileri olarak işlem görecekleri 4857 sayılı Kanun"un .... maddesinin .... fıkrasında açık biçimde öngörülmüştür. Kamu işverenleri bakımından farklı bir uygulamaya gidilmesi hukuken korunmaz. Gerçekten muvazaalı ilişkide işçi, gerçek işverenin işçisi ise, kıdem ve unvanının dışında bir kadro karşılığı çalışması ve diğer işçilerle aynı ücreti talep edememesi, 4857 sayılı Kanun"un .... maddesinde öngörülen eşitlik ilkesine aykırılık oluşturur. Yine koşulların oluşmasına rağmen işçinin toplu ... sözleşmesinden yararlanamaması, anayasal temeli olan sendikal hakları engelleyen bir durumdur.
    Öncelikle ... İl ... Müdürlüğünün tüzel kişiliği bulunmadığından davacının temsilde yanılması nedeniyle davasını ... Bakanlığına yöneltmek üzere süre verilmesi ve taraf teşkili sağlandıktan sonra işin esasına girilmelidir. Öte yandan, somut olayda alt işverenlerin değişmesine rağmen işçinin ara vermeden yine asıl işverene bağlı olarak çalışmış olması alt işverenlik uygulamasının muvazaalı olduğunu kabule yeterli değildir. Mevcut olgulara göre geçerli ve muvazaaya dayanmayan bir asıl işveren-alt işverenlik sözleşmesi bulunmaktadır. Bu gerekçe ile davalıların sözkonusu işçilik alacaklarından müştereken ve müteselsilen sorumluluğuna karar verilmesi gerekirken mahkemece asıl işveren-alt işveren ilişkisinin muvazaalı olduğu sonucuna varılarak davanın davalı ... ... Müdürlüğü açısından kabulüne karar verilip diğer davalı şirket yönünden reddine karar verilmesi doğru olmamıştır.
    SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenle BOZULMASINA, ....02.2013 tarihinde oybirliği ile karar verildi.


    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi