1. Hukuk Dairesi 2018/5593 E. , 2020/5963 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 2. HUKUK DAİRESİ
Davacı, maliki olduğu dava konusu 524 ada 256 parsel sayılı taşınmazla ilgili davalı Şirket ile kat karşılığı inşaat sözleşmesi yaptığını, okuma yazma bilmemesinden faydalanan davalı ...’ın ise iradesini sakatlayarak dava konusu taşınmazla ilgili vekaletname vermesini istediğini, bu vekaletname ile taşınmazı ipotek edip kredi kullanacağını ve oğlunu evlendireceğini söyleyerek kandırıp satış vekaleti aldığını, tapu kaydında yer alan “ kendim gelmeden satış yapılmaması” şerhini kaldırmak için de yetki aldığını, davalı vekil ...’in vekalet görevini kötüye kullanarak dava konusu taşınmazı eşi olan davalı ...’a satış yoluyla devrettiğini, davalıların el ve işbirliği içinde hareket ettiklerini, daha sonra davalı ... ile davalı Şirket arasında yeniden kat karşılığı inşaat sözleşmesi yapıldığını, kat irtifakı tesis edilen taşınmazda davalı ... ile davalı Şirketin bazı bağımsız bölümleri bedellerinin altında diğer davalılar ..., ..., ... ve ...’a muvazaalı olarak devrettiklerini ileri sürerek tapu kayıtlarının iptali ile adına tescilini, olmadığı taktirde rayiç bedelin tahsilini istemiş; bilahare, dava tarihinden sonra dava konusu taşınmazda bağımsız bölüm maliki olan ... ile ...’nin davaya dahil edilmelerini istemiştir.
Davalı Şirket, davacının okuma-yazma bildiğinin noterde yapılan sözleşmelerden ve vekaletnameden anlaşıldığını, inşaat bitmek üzere iken davacının dava konusu taşınmazı vekili davalı ... eliyle davalı ...’e sattığını, bu satıştan kendilerini de haberdar etmediğini, bilahare yapılan toplantıda davacının taşınmazı rızası ile sattığının, davacının eşinin davalı ...’e olan borcu nedeniyle teminat olarak taşınmazın davalıya satışının yapıldığının ortaya çıktığını, karşılıklı anlaşma ile yeni duruma göre kat karşılığı inşaat sözleşmesinin yenilendiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalılar ... ile ..., restorant devir sözleşmesinden dolayı davacı taraftan alacaklı oldukları için dava konusu taşınmazın devrinin taahhüt edildiğini, davacıdan hileyle vekaletname alınmadığını, aralarında borç alacak ilişkisi ve bir sözleşme bulunduğunu ve bu amaçla vekaletname verildiğini, davacının okuma yazma bildiğini, vekalet görevinin kötüye kullanılmasının söz konusu olmadığını belirterek davanın reddini savunmuşlardır.
Diğer davalılar ile dahili davalılar, tapu kaydına güvenen iyiniyetli 3. kişi olduklarını belirterek davanın reddini savunmuşlardır.
İlk derece mahkemesince, okuma-yazma bildiği anlaşılan davacının, dava konusu taşınmazı borç nedeniyle ve rızası ile vekaletname vermek suretiyle devrettiğinin anlaşıldığı, vekalet görevinin kötüye kullanılmasının söz konusu olmadığı gerekçesiyle davanın reddine dair verilen kararın davacı tarafından istinafı üzerine ... Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesince, istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Karar, davacı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla,Tetkik Hakimi ...’un raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü.
-KARAR-
Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre; davacının yerinde bulunmayan temyiz itirazının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı 18.50. TL bakiye onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 12.11.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.