Abaküs Yazılım
22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/14008
Karar No: 2019/11767
Karar Tarihi: 27.05.2019

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2016/14008 Esas 2019/11767 Karar Sayılı İlamı

22. Hukuk Dairesi         2016/14008 E.  ,  2019/11767 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : ALACAK

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı işveren yanında 1 yıldır aşçıbaşı olarak çalıştığını, 15.3.2014 tarihinde haksız olarak iş akdinin feshedildiğini, ücretinin net 4.000,00 TL olduğunu, ancak az prim ödemek için asgari ücretten gösterildiğini, kıdem ve ihbar tazminatlarının ödenmediğini, ulusal bayram ve genel tatil günlerinde çalıştığını, işe girdiği ilk 6 hafta, hafta tatili yapmadığını belirterek ve fazlaya ilişkin talep ve dava haklarını saklı tutarak; kıdem ve ihbar tazminatı, fazla mesai ücreti, ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının faizleriyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı Cevabının Özeti:
    Davalı vekili; davanın reddine karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
    Mahkeme Kararının Özeti:
    Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporu doğrultusunda, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Temyiz Başvurusu:
    Karar, davalı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir.
    Gerekçe:
    1-Dosyadaki yazılara, belgelere ve tüm dosya kapsamına göre; davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
    2-İhbar önelleri ve ihbar tazminatı yönlerinden taraflar arasında uyuşmazlık söz konusudur.
    İhbar tazminatı, belirsiz süreli iş sözleşmesini haklı bir nedeni olmaksızın ve usulüne uygun bildirim öneli tanımadan fesheden tarafın, karşı tarafa ödemesi gereken bir tazminattır. Buna göre, öncelikle iş sözleşmesinin Kanunun 24 ve 25. madde yazılı olan nedenlere dayanmaksızın feshedilmiş olması ve Kanunun 17. maddesinde belirtilen şekilde usulüne uygun olarak ihbar öneli tanınmamış olması halinde ihbar tazminatı ödenmelidir. Yine haklı fesih nedenine rağmen işçi ya da işverenin 26. maddede öngörülen hak düşürücü süre içinde fesih yoluna gitmemeleri halinde sonraki fesihlerde karşı tarafa ihbar tazminatı ödeme yükümlülüğü doğar.
    İhbar tazminatı iş sözleşmesini fesheden tarafın karşı tarafa ödemesi gereken bir tazminat olduğu için, iş sözleşmesini fesheden tarafın feshi haklı bir nedene dayansa dahi, ihbar tazminatına hak kazanması mümkün olmaz. Yine, işçinin 1475 sayılı yasanın 14. maddesi hükümleri uyarınca emeklilik, muvazzaf askerlik, evlilik gibi nedenlerle iş sözleşmesini feshetmesi durumunda ihbar tazminatı talep hakkı bulunmamaktadır. Anılan fesihlerde işveren de ihbar tazminatı talep edemez.
    İhbar tazminatının miktarı “bildirim süresine ait ücret” olarak Kanunda belirlenmiştir. Buna göre ihbar tazminatı, yasadan doğan götürü tazminat olarak nitelendirilebilir. Bu niteliği itibarıyla B.K. 125. maddesine göre 10 yıllık zamanaşımı süresine tabidir.
    İşçiye bildirim süresi içinde yeni iş arama izninin kullandırılmamış olması, tanınan ihbar önelinin geçersiz olduğu sonucunu doğurmaz.
    İhbar tazminatının hesabında Kanunun 32. maddesinde yazılı olan ücrete ek olarak işçiye sağlanmış para veya para ile ölçülebilir menfaatler de dikkate alınır. Ücret dışında kalan parasal hakların bir yılda yapılan ödemeler toplamının 365’ e bölünmesi suretiyle bir günlük ücrete eklenmesi gereken tutar belirlenir.
    Somut olayda, davacı, iş akdinin haksız olarak fesh edildiğini, davalı ise davacının işi kendisinin bıraktığını savunmuş, mahkeme ise ispat yükünün davalıda olması nedeni ile davacının ihbar tazminatı alacağına hak kazandığını kabul etmiştir. Dinlenen davacı tanıklarından ...;"14 Mart 2014 tarihinde işveren tarafından işene son verildi, sebebini bilmiyorum sabah işe geldiğimde işten çıkarıldığını duydum, " şeklinde, diğer davacı tanığı ... ise;", işveren tarafından iş akdi feshedildi, sebebini tam olarak bilmiyorum, " şeklinde, davalı tanığı ...;" işten kendisi ayrıldı, hafta sonu bir gün saat 15.00 sularında ... işyerine geldi, patron ona yardımcısının halen neden gelmediğini sordu, oda aşçı yardımcısına izin verdiğini söyledi, kendisine hem kendisinin hemde diğer çalışanların işyerine zamanında gelmesi gerektiğini söyledi, oda bişey söylemedi, patronda ya zamanında gelin yada bırakın dedi, oda aşağıya indi işi bırakıyoruz diye bi laf etti, bunun üzrine tam hatırlamıyorum ama bir kısım işçi işinden ayrıldı," şeklinde, diğer davalı tanığı ... ise;"işten kendisi ayrıldı, hafta sonu bir gün saat 15.00 sularında ... işyerine geldi, patron ona yardımcısının halen neden gelmediğini sordu, oda aşçı yardımcısına izin verdiğini söyledi, kendisine hem kendisinin hemde diğer çalışanların işyerine zamanında gelmesi gerektiğini söyledi, oda bişey söylemedi, patronda ya zamanında gelin yada bırakın dedi, oda aşağıya indi işi bırakıyoruz diye bi laf etti, bunun üzerine tam hatırlamıyorum ama bir kısım işçi işinden ayrıldı, dedi." şeklinde beyanda bulunmuştur. Dosya içinde 20.03.2014 tarihli ibraname başlıklı bir belge bulunmaktadır. 20.03.2014 tarihli belgede,"20.12.2013 tarihinden beri çalıştığım işyerinden yukarıda belirttiğim şekilde ayrıldım" şeklinde ifade yer almakta olup, işten ayrılış olarak da belirsiz süreli iş sözleşmesinin işçi tarafından feshi (istifa ) ifadesi yer alamaktadır. Davacı tarafından, 20.03.2014 tarihli belgedeki imza inkar edilmediği gibi iradesinin fesata uğratıldığı da ileri sürülmemiştir. Ayrıca davacı tarafça, 20.12.2013 tarihli ibraname başlıklı belgeyi imzalanırken maaş alacağım kalmamıştır şeklinde belgeye şerh düşülmüştür. Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, iş akdinin davacı tarafından fesh edildiğinin kabulü dosya kapsamına daha uygun düşecektir. Bu nedenlerle davacının ihbar tazminatı alacağının reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Temyiz olunan hükmün yukarıda açıklanan sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 27.05.2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi