10. Hukuk Dairesi 2012/9080 E. , 2013/5789 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi
Dava, trafik kazası sonucu yaralanan sigortalıya yapılan tedavi gideri ve geçici iş göremezlik ödeneklerinin davalı ve sigorta şirketinden rücuan tahsili istemine ilişkindir.
Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davalılardan ... tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteminin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve tetkik hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
1- Mahkemece esas alınan kusur bilirkişisinin İnşaat Mühendisi Emekli Baş İş Müfettişi olduğu gözetildiğinde konuda uzmanlığı tartışılır nitelikteki bilirkişinin düzenlediği yetersiz bilirkişi raporu hükme dayanak alınarak karar verilmiş olması, isabetsiz olup; Mahkemece, trafik konusunda uzman bilirkişilerden yeniden alınacak rapor ile kusur oran ve aidiyeti kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirlenip, sonucuna göre karar verilmesi gerekir.
2- Davanın yasal dayanağını teşkil eden 506 sayılı Kanunun 39. maddesinde "Kasdi veya suç sayılır hareketi ile sigortalının hastalanmasına sebep olan kimseye, bu Kanun gereğince hastalık sigortasından yapılan her türlü giderler tazmin ettirilir" hükmü öngörülmüştür.
Dava konusu somut olayda; 24.08.2007 tarihinde meydana gelen trafik kazası sonucu yaralanan sigortalıya Kurumca yapılan tedavi giderleri ve ödenen geçici işgöremezlik ödeneklerinin, kazaya sebep olan aracın sürücüsü davalı ve onun sigortacısından rücuan tahsili istemine ilişkin olup; kabulüne karar verilen 1891,45 TL sosyal sigorta yardımlarının 586,51 TL’si, trafik kazası sonucu yapılan tedavi giderlerinden kaynaklıdır.
Yasa Koyucu tarafından, 25.02.2011 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren, 13.02.2011 tarih 6111 sayılı Yasanın 59. maddesi ile 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 98. maddesi değiştirilmiş, anılan değişiklik ile trafik kazaları sebebiyle üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer bütün resmî ve özel sağlık kurum ve kuruluşlarının sundukları sağlık hizmet bedelleri, kazazedenin sosyal güvencesi olup olmadığına bakılmaksızın Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanacağı esası getirilmiştir.
6111 sayılı Kanunun, yayımı tarihinde yürürlüğe giren Geçici 1. maddesi ile de, bu Kanunun yayımlandığı tarihten önce meydana gelen trafik kazaları nedeniyle sunulan sağlık hizmet bedelleri, yine Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanacağı belirtilmiştir.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 85/1 maddesine göre “Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.” 91. maddesine göre de “İşletenlerin, bu Kanunun 85 inci maddesinin birinci fıkrasına göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur.”
Tedavi giderleri kapsamında, sigorta şirketinin, Güvence Hesabının, sürücünün ve işletenin, zorunlu olarak sigorta teminatına bağlanması nedeniyle yasadan ve sözleşmeden doğan bu yükümlülüğü, 6111 sayılı Yasa ile getirilen düzenlemenin yürürlüğe girmesi ile sona erdirilmiş bulunmaktadır.
Bu haktan, sigorta sözleşmesinin tarafı olan işleteni ve sürücülerin yararlanması gerekmekte olup, poliçe limiti kapsamında kalan tedavi giderleri nedeniyle sorumlulukları sona erecektir. Sigorta sözleşmesinin sağladığı teminattan yararlanmayanlar bu haktan yararlanamazlar. Ancak, zorunlu sigorta teminat tutarlarını aşan tedavi giderlerinin, zarara sebep olan veya hukuken sorumlu olanlar tarafından karşılanacağı, bu kişiler yönünden poliçe limitini aşan kısım yönünden sorumluğun devam edeceği de kabul edilmelidir.
Mahkemece, yukarıda açıklanan maddi ve hukuki olgular gözetilerek, 6111 sayılı Yasanın 59 ve Geçici 1. maddelerindeki hususlar gözönünde bulundurulmaksızın yanılgılı değerlendirme sonucu, yazılı şekilde karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O hâlde, davalının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalılardan ..."e iadesine, 25.03.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.