21. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/16040 Karar No: 2018/2107 Karar Tarihi: 12.03.2018
Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2016/16040 Esas 2018/2107 Karar Sayılı İlamı
21. Hukuk Dairesi 2016/16040 E. , 2018/2107 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
Davacı, davalılardan işverene ait işyerinde geçen çalışmalarının tespitiyle kesilen aylığın yeniden bağlanmasına, ödenmeyen aylıkların faiziyle tahsiline, davalı Kurumun borçlandırma tasarrufu isteminin iptaline karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, hak düşürücü süre nedeniyle davanın reddine karar vermiştir. Hükmün, davacı ve davalılardan Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar verildi. K A R A R
1- Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre davalı Kurum vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddine, 2- Davacı temyizine gelince; Dava; davacının, 2008/9-10-11-12. aylarda 100 gün çalıştığının tespiti ve bu sürelerdeki çalışmanın iptali sonucu başlangıçtan itibaren kesilen yaşlılık aylığının yeniden bağlanıp ay be ay yasal faizleriyle birlikte ödenmesi ile davacının davalı Kurum"a borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece; hak düşürücü süre nedeni ile davanın reddine karar verilmiştir. Dosyadaki kayıt ve belgelerden; davalı Kurum denetmeni tarafından düzenlenen 23.01.2014 tarihli raporda; ( 4692 ) sicil numaralı ... İnş. Tur. San. Tic. AŞ kayıtlarında sahte işyeri incelemesinin yapıldığının, yapılan incelemeler sonucu söz konusu işyerinden 01.03.2007 tarihinden itibaren yapılan bütün bildirimlerin sahte olduğunun anlaşıldığını, bu dönemden sonraki sigortalılıkları iptal edilen kişilerin bu dönemlerde varsa başka bir işyerindeki çalışmalarına yönelik fiili tespit yapılamayacağından çalıştıklarına yasal dayanak oluşturacak bilgi-belgeye ulaşılamadığından bunların re"sen tescillerinin de yapılamayacağının bildirildiği, davacının da 01.09.2008 – 12.12.2008 tarihleri arasında ( 4692 ) dava dışı ... İnş. Tur. San. Tic. AŞ"de geçen çalışmalarının davalı Kurum"a bildirildiği ve anılan denetmen raporu gereğince davacının bu çalışmalarının iptal edildiği anlaşılmaktadır. Davanın yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Yasa"nın 79/10. ve 5510 sayılı Yasa"nın 86/9. maddeleri bu tip hizmet tespiti davaları için özel bir ispat yöntemi öngörmemiş ise de davanın niteliği kamu düzenini ilgilendirdiği ve bu nedenle özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi gerektiği Yargıtay"ın ve giderek Dairemizin yerleşmiş içtihadı gereğidir. Somut olayda, her ne kadar mahkemece; davacı tarafından davalı işyerinde 2008/9-10-11-12. aylarda 100 gün çalıştığı iddia edilmekte ise de bu aylarda davacı için verilmiş işe giriş bildirgesi bulunmadığı, iptal edilen dönemdeki son çalışma olan 2008/12. ay ile davalı işyerindeki çalışmanın hizmet cetvelinde görünen ilk başlangıç tarihi olan 29.06.2009 tarihleri arasında çalışma kaydı ve çalışma iddiası bulunmadığı, bu nedenlerle de talebin hak düşürücü süreye uğradığı belirtilerek sonuca gidilmişse de; davacının dava dışı ... İnş. Tur. San. Tic. AŞ"ye ait işyerinden bildirilen çalışmalarına ilişkin sigorta primlerinin davalı Kurum"a ödenmiş olduğu göz ardı edilerek sonuca gidilmesi isabetsiz olmuştur. Mahkemece yapılacak iş; işin esasına girerek davacının talep ettiği dönemde davalı işyerinde fiili çalışması bulunup bulunmadığını belirleyerek varılacak sonuca göre hüküm kurmaktan ibarettir. Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular nazara alınmaksızın yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. O halde davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz edenlerden davacıya iadesine 12.03.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.