10. Hukuk Dairesi 2020/1847 E. , 2020/3795 K.
"İçtihat Metni"Bölge Adliye
Mahkemesi : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi
No : 2019/115-2020/222
İlk Derece
Mahkemesi : Ankara 17. İş Mahkemesi
No : 2016/450-2018/549
Dava, yaşamlarını yitiren sigortalı eş ve baba üzerinden hak sahibi sıfatıyla çift ölüm aylığı bağlanması gerektiğinin tespiti ile aksine kurum işleminin iptali, menfi tespit ile yapılan kesintilerin iadesi istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne dair verilen karara karşı davalı avukatınca istinaf yoluna başvurulması üzerine, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesince istinaf isteminin reddine dair karar verilmiştir.
Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesince verilen kararın temyizen incelenmesi davalı avukatı tarafından istenmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
I-İSTEM:
Davacı, eşinden ölüm aylığı aldığını, babası üzerinden de bağlanan ölüm aylığının davalı Kurum tarafından kesildiğini, 01 belirterek, aylığın tekrar bağlanması, aksine kurum işleminin iptali, menfi tespit ile yapılan kesintilerin iadesini talep etmiştir.
II-CEVAP:
Davalı Kurum vekili, kurum işlemi yerinde olduğundan bahisle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III-MAHKEME KARARI:
A-İLK DERECE MAHKEME KARARI
“1-Davanın kabulü ile,
Davacının aylığının iptaline ilişkin kurum işleminin iptaliyle,
Davacının babasından dolayı aldığı aylığın kesildiği tarihten itibaren yeniden bağlanması gerektiğinin tespitine,
Davacının kuruma borçlu olmadığının tespitine,
Kurumca yapılan yersiz ödeme altındaki varsa kesintilerin kesildiği tarihlerden itibaren yasal faiziyle davacıya iadesi gerektiğinin tespitine,,.” dair hüküm kurulmuştur.
B-BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
5510 sayılı Yasa"nın Geçici 1. maddesine göre, ölüm aylıklarının bağlanmasında yürürlükten kalkan 1479, 506, 2926, 2925 sayılı Yasa hükümleri uygulanacağından, 5510 sayılı Yasanın 54. maddesinin de somut uyuşmazlıkta uygulama yeri bulunmadığı belirtilerek mahkeme kararında hukuka aykırılık bulunmadığından bahisle, istinaf isteminin reddine karar verilmiştir.
IV-TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ:
Davalı vekili, Kurum işleminin yerinde olduğunu belirterek, söz konusu mahkeme kararının bozulmasını talep etmiştir.
V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME:
Dosya kapsamı incelendiğinde, davacıya 30.08.2014 tarihinde yaşamını yitiren sigortalı eşi üzerinden ve 14.04.2002 günü ölen babası üzerinden ölüm aylığı bağlandıktan sonra babadan bağlanan aylığın kesilerek yersiz ödeme çıkarıldığı anlaşılmaktadır.
Davanın yasal dayanağı olan 5510 sayılı Kanunun 01.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren ve “Ölüm aylığının hak sahiplerine paylaştırılması” başlığını taşıyan 34. maddesinde, sigortalının evli olmayan, boşanan, dul kalan kızlarına ölüm aylığı bağlanabilmesi, bu Kanun kapsamında veya yabancı bir ülke mevzuatı kapsamında çalışmama veya kendi sigortalılığı nedeniyle gelir veya aylık bağlanmamış olma koşullarına bağlanmış, “Aylık ve gelirlerin birleşmesi” başlıklı 54. maddede ise bu Kanuna göre bağlanacak aylık ve gelirlerin birleşmesi durumunda, hem eşinden, hem de ana ve/veya babasından ölüm aylığına hak kazananlara, tercihine göre eşinden ya da ana ve/veya babasından bağlanacak aylığının bağlanacağı hüküm altına alınmıştır.
Belirtilen açıklamalar ışığında dava dosyası incelendiğinde, babası üzerinden aylık alma açısından hakkı doğuran olay eşinin vefat ettiği tarih olacağından, söz konusu tarihteki (30.08.2014) ilgili mevzuatın yukarıda belirtilen maddeleri uyarınca davacının çift aylığa hak kazanamadığı belirgindir.
Bu maddi ve hukuki olgular göz önünde bulundurulmaksızın, yazılı şekilde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O hâlde, davalı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesinin istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin kararının kaldırılarak, İlk Derece Mahkemesince verilen hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi kararının, HMK"nın 373/1 maddesi gereğince kaldırılarak temyiz edilen ilk derece mahkemesi hükmünün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine ve kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 24.06.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.