Esas No: 2022/2104
Karar No: 2022/3883
Karar Tarihi: 25.04.2022
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2022/2104 Esas 2022/3883 Karar Sayılı İlamı
2. Hukuk Dairesi 2022/2104 E. , 2022/3883 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi .... Hukuk Dairesi
DAVA TÜRÜ : Tenfiz
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacılar tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
Davacılar vekili; ... Cumhuriyeti ... İlçe Mahkemesinin 04/07/2017 tarih ve 14 Pu 26/09 d-3 sayılı kararı ile 01/07/2016 tarihinden davacı çocukların kendi kendilerine bakma ehliyetine sahip olduğu tarihe kadar her bir çocuk için aylık 260 Avro tutarında nafakanın davalı baba tarafından ödenmesine hükmedildiğini, davalı aleyhine nafaka alacağına ilişkin olarak Türkiye'de icra takibi yapabilmek amacıyla Avusturya Cumhuriyeti ... İlçe Mahkemesinin 04/07/2017 tarih ve 14 Pu 26/09 d-3 sayılı kararının tenfizine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İlk derece mahkemesince davanın kabulüyle nafaka ilamının tenfizine hükmedilmiş, hüküm davalı tarafından istinaf edilmiştir. Bölge adliye mahkemesince “ Nafaka ilamında çocuklar kendi kendilerine bakma ehliyeti kazanana kadar, o andaki yasal vekilleri olan anneleri ...'a çocuk başına aylık 260 Avro tutarında nafaka ödemekle yükümlendirildiği; nafaka alacaklısının tanıma tenfiz davasını açan davacı çocuklar değil, yabancı mahkemedeki nafaka davasını açan anneleri ... olduğu, bu sebeple davacı çocukların taraf sıfatına sahip olmadıkları” belirtilerek davalının istinaf talebinin kabulüyle ilk derece mahkemesinin kaldırılmasına ve davanın taraf sıfatı yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiştir. Bölge adliye mahkemesi kararı davacılar tarafından temyiz edilmiştir.
Yabancı Mahkeme Kararlarının Tanınması ve Tenfizi, 5718 sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanun (MÖHUK)’un İkinci Kısmının İkinci Bölümünde düzenlenmiştir.
5718 sayılı Kanunun;
“Tenfiz Kararı” başlıklı 50.maddesinin 1.fıkrası:
“Yabancı mahkemelerden hukuk davalarına ilişkin olarak verilmiş ve o devlet kanunlarına göre kesinleşmiş bulunan ilâmların Türkiye'de icra olunabilmesi yetkili Türk mahkemesi tarafından tenfiz kararı verilmesine bağlıdır.”
“Tenfiz İstemi” başlıklı 52.maddesinin 1.fıkrasının 1.cümlesi:
“Kararın tenfiz edilmesinde hukukî yararı bulunan herkes tenfiz isteminde bulunabilir.” yasal ifadesini içermektedir.
Somut olayda; davacı ... 06.03.2001 doğumlu , diğer davacı ... ise 24.06.1999 doğumlu olup; ergin olduktan olduktan sonra 07.10.2019 tarihinde eldeki tenfiz davasını açmışlardır. Tenfizi istenen nafaka ilamında çocuklar kendi kendilerine bakma ehliyeti kazanana kadar, o andaki yasal vekilleri olan anneleri İnci Yılmaz'a çocuk başına aylık 260 Avro tutarında nafaka ödenmesine hükmedilmiştir. Söz konusu nafaka ilamında davacı çocuklar yararına olmak üzere ergin oldukları tarihe kadar nafakaya hükmolunduğu dikkate alındığında davacı ergin çocukların tenfiz istemekte hukuki yararlarının bulunduğu kabul edilmelidir. O halde bölge adliye mahkemesince işin esasına girilerek tenfiz şartlarının mevcut olup olmadığının araştırılması ve sonucu uyarınca hüküm tesis edilmesi gerekirken yazılı şekilde taraf sıfatı yokluğu nedeniyle davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştrir.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, dosyanın ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine oy birliğiyle karar verildi. 25.04.2022 (Pzt.)
1
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.