11. Hukuk Dairesi 2018/807 E. , 2019/5180 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : İSTANBUL 2.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada İstanbul 2.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi"nce verilen 30/12/2015 gün ve 2014/1- 2015/337 sayılı kararı onayan Daire"nin 14/11/2017 gün ve 2016/3925- 2017/6178 sayılı kararı aleyhinde davacılar vekili tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş ve karar düzeltme dilekçesinin süresi içinde verildiği de anlaşılmış olmakla, dosya için düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra gereği konuşulup düşünüldü:
Davacılar vekili; müvekkili ..."ün kamuoyunda bilinen "..."le Yüz Yüze" isimli televizyon programını senelerdir icra ettiğini ve 2012/88726 tescil numaralı “YÜZ YÜZE” markasının da sahibi olduğunu, diğer müvekkili adına da 2008/27506 tescil numarası ile "..."LE YÜZ YÜZE" markasının tescilli olduğunu, davalıların ise müvekkilinden hiçbir izin almaksızın açıkça müvekkillerinin marka hakkına aykırı olarak "Yüz Yüze Pazartesi Cansu Çamlıbel" ibaresini tescilsiz olarak kullandıklarını, ayrıca bu ibarenin davalılarca müvekkillerine ait markaların kapsamında yer alan sektörde kullanıldığını, davalıların kullanımının haksız rekabet ve müvekkillerine ait markalara tecavüz olduğunu, ileri sürerek haksız rekabetin ve markaya tecavüzün tespitine, durdurulmasına, önlenmesine, menine ve 50.000 TL manevi 1.000 TL maddi tazminata hükmedilmesini talep etmiştir
Davalılar vekili; davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; davacıların markalarını televizyon programında kullandığı, davalıların ise ibareyi gazetede köşe yazısında kullandığı, bu bakımdan tarafların ibareleri kullandıkları alanların birbirleri ile bağlantılı ve benzer alanlar olduğu, davacılar markaları ile davalıların kullanımında ortak unsurun "YÜZ YÜZE" ibaresi olduğu, bu ibarenin ayırt ediciliği düşük olduğu, marka olarak zayıf olduğu, bu markanın yüz yüze görüşmek anlamına geldiği, bu nedenle kimsenin tekeline verilemeyeceği, iltibas yaratılmadan farklı kişilerce kullanılabileceği, bu ibarenin ortak kullanımının tecavüzün varlığına yeterli olmayacağı gerekçesiyle davanın reddine dair verilen karar davacılar vekilinin temyizi üzerine Dairemizce onanmıştır.
Davacılar vekili bu kez karar düzeltme talep etmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkeme kararında belirtilip Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre, davacılar vekilinin HUMK 440. maddesinde sayılan hallerden hiçbirisini ihtiva etmeyen karar düzeltme isteğinin reddi gerekir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin karar düzeltme isteğinin HUMK 442. maddesi gereğince REDDİNE, aşağıda yazılı bakiye 27,10 TL karar düzeltme harcının ve 3506 sayılı Yasa ile değiştirilen HUMK 442/3. maddesi hükmü uyarınca takdiren 389,49 TL para cezasının karar düzeltilmesini isteyenden alınarak Hazine"ye gelir kaydedilmesine, 10/09/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.