Esas No: 2021/28606
Karar No: 2022/4076
Karar Tarihi: 09.02.2022
Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2021/28606 Esas 2022/4076 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık hakkında tehdit suçundan açılan dava sonucunda, sabıkasındaki hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kesinleşme tarihinin tehdit suçuyla aynı tarihe denk gelmesi nedeniyle hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına engel oluştuğu gerekçesiyle hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verildi. Ancak, sanığın tehdit suçu uzlaşmaya tabi hale geldiği ve CMK'nın 253 ve 254. maddeleri uyarınca uzlaşma hükümlerinin uygulanması gerektiği belirtildi. Bunun yanında, sanığa ek savunma hakkı verilmeden, iddianamede gösterilmeyen kanun madde ve cezasının uygulandığı ve cezanın hesap hatası yapılarak fazla belirlendiği gerekçesiyle hüküm bozuldu. Kanun maddeleri ise şöyle: 1412 sayılı CMUK'nın 310. ve 317., 5320 sayılı Kanunun 8/1, 5271 sayılı CMK'nın 231/8., 253, 254., 106/2-a, 125/1-4, 151/1, 106/1-1.cümle ve 29. maddeleri, 6763 sayılı Kanun'un 34. maddesi.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Tehdit
HÜKÜM : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
1) O Yer Cumhuriyet Savcısının temyiz isteminin incelenmesinde;
Temyiz süresi yönünden halen yürürlükte olan 1412 sayılı CMUK'nın 310. maddesi gereğince, O Yer Cumhuriyet Savcısı tarafından temyiz dilekçesinin karar tarihinden itibaren bir aylık süresi içinde verilmediği anlaşıldığından,
5320 sayılı Kanunun 8/1 ve 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddeleri uyarınca, tebliğnameye uygun olarak O Yer Cumhuriyet Savcısının TEMYİZ İSTEMİNİN REDDİNE,
2) Sanığın temyiz isteminin incelenmesinde ise;
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre, sanığın sabıkasındaki hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kesinleşme tarihinin 08/01/2013 olduğu ve bahse konu kararın 6545 sayılı Kanun'un 72. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK'nın 231/8. maddesine eklenen ek cümle uyarınca sanık hakkında atılı tehdit suçunda yeniden hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesine engel oluşturduğunun anlaşılması karşısında, tebliğnamedeki sanık hakkında yasal olmayan gerekçe ile hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verildiğine dair düşünceye katılınmayarak, yapılan incelemede;başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
a) Sanık hakkında TCK'nın 106/2-a maddesi uyarınca tehdit ve temyiz dışı TCK'nın 125/1-4 ve 151/1 maddeleri uyarınca hakaret ve mala zarar verme suçlarından kamu davaları açıldığı, her ne kadar sanığın hakaret eylemi uzlaşma kapsamında olup soruşturma aşamasında uzlaşma teklifi yapılmış ise de, bu tarihte tehdit suçunun uzlaşma kapsamında olmaması ve atılı suçların birlikte işlenmesi nedeniyle soruşturma aşamasında yapılan uzlaşma teklifinin geçersiz olduğu, 6763 sayılı Kanunun 34. maddesiyle değişik 5271 sayılı CMK’nın 253/3. maddesinde yer alan “etkin pişmanlık hükümlerine yer verilen suçlar ile” ibaresinin madde metninden çıkarılması dolayısıyla mala zarar verme suçunun da uzlaştırma kapsamına alınmış olması ve kovuşturma aşamasında sanığın tehdit eyleminin TCK'nın 106/1-1. cümlesinde düzenlenen tehdit suçunu oluşturduğu kabul edilmiş olup 6763 sayılı Kanun'un 34. maddesi ile değişik CMK'nın 253. maddesi uyarınca, TCK’nın 106. maddenin 1. fıkrasının 1. cümlesinde düzenlenen tehdit suçunun uzlaştırma kapsamına alınmış olması karşısında, sanığa yükletilen tehdit suçunun uzlaşmaya tabi hale geldiği anlaşılmakla CMK'nın 253 ve 254. maddeleri uyarınca uzlaşma hükümlerinin uygulanması ve sonucuna göre sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesi zorunluluğu,
b) Sanığa ek savunma hakkı verilmeden, iddianamede gösterilmeyen TCK'nın 106/1-1. cümlesinin uygulanması suretiyle CMK'nın 226/2. maddesine aykırı davranılması,
c) Kabule göre ise; sanık hakkında tehdit suçundan TCK’nın 106/1-1.cümle uyarınca tayin olunan 6 ay hapis cezasının TCK'nın 29. maddesi uyarınca 1/4 oranında indirilmesi ile 4 ay 15 gün hapis cezası yerine hesap hatası yapılarak 5 ay hapis cezası olarak belirlenmesi suretiyle fazla ceza tayini,
Kanuna aykırı, sanık ...'ın temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden tebliğnameye uygun olarak HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, ... tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.