Esas No: 2022/3978
Karar No: 2022/4862
Karar Tarihi: 20.04.2022
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2022/3978 Esas 2022/4862 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davacı, davalıya ait işyerinde alt işveren firmalarda temizlik işçisi olarak çalışırken iş aktinin haksız ve ihbar önellerine uyulmaksızın feshedildiğini, kıdem ve ihbar tazminatı ile yıllık ücretli izin alacaklarının ödenmediğini iddia ederek kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ve yıllık izin ücreti alacaklarını talep etmiştir. Asıl ve alt işveren arasındaki muvazaalı ilişki nedeniyle davacının başından itibaren asıl işveren olan davalının işçisi olduğu kabul edilmiş ve ücret farkı ve ilave tediye alacakları hesaplanarak hüküm altına alınması gerektiği belirtilmiştir. Kararın bozulmasına ve yukarıdaki hususların gözetilerek yeniden görülmesine karar verilmiştir.
Kanun Maddeleri: İş Kanunu madde 18, 19, 20, 21, 22, 23, 24, 25; Borçlar Kanunu madde 609, Türk Borçlar Kanunu madde 228.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili asıl davada, müvekkilinin davalıya ait işyerinde, alt işveren firmalarda 1990-12/01/2015 tarihleri arasında temizlik işçisi olarak çalıştığını ve iş aktinin haksız ve ihbar önellerine uyulmaksızın feshedildiğini, ancak kendisine kıdem ve ihbar tazminatı ile yıllık ücretli izin alacaklarının ödenmediğini, kıdem tazminatı ve yıllık ücretli izin alacağından davalının son alt işveren ile birlikte sorumlu olduğunu ileri sürerek ileri sürerek, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, yıllık izin ücreti alacaklarını talep etmiştir.
... 2. İş Mahkemesine açılan 2017/401 esas sayılı ek dava dosyasında, davacı .... Genel Müdürlüğü ile alt işverenler arasındaki asıl işveren-alt işveren ilişkisinin muvazaalı olduğunu ileri sürerek, ücret farkı, ilave tediye ücreti alacaklarını talep etmiştir. Mahkemece dosyaların birleştirilmesine karar verilmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, husumet, yetki, görev itirazlarında bulunmuş, davanın yasal zamanaşımı süresinde açılmadığını, müvekkili teşekkülün asıl işveren olduğu yönündeki iddianın tamamen hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, davacının çalıştığı dönemlere ait kıdem, ihbar, yıllık izin ücretlerinin tamamını tahsil ederek işten ayrıldığını savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti:
İlk Derece Mahkemesince, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davanın reddine karar verilmiştir.
İstinaf Başvurusu:
İlk Derece Mahkemesinin kararına karşı, davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesi Kararı ve Bozma İlamının Özeti:
Bölge Adliye Mahkemesince, İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu gerekçesiyle, istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermiştir.
Temyiz Başvurusu:
Karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Bozma Kararının Özeti: :
Dairemizin 28.04.2021 tarih ve 2021/4140 esas, 2021/8704 karar sayılı ilamı ile; davacının çalıştığı alt işverenler ile davalı ... arasındaki asıl işveren-alt işverenlik ilişkisinin muvazaalı olduğu kesinleştiğinden, davacının başından itibaren asıl işveren olan davalı ... işçisi olduğunun kabulüne karar verilmesi gerekirken davacının yaptığı temizlik işinin yardımcı iş olduğu kabul edilerek muvazaa bulunmadığı gerekçesiyle davacının ücret farkı ve ilave tediye alacaklarının reddine karar verilmesinin hatalı olduğu gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına ve dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
Bozma Kararı Sonrası İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti:
İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda topalan delillere göre ve bilirkişi raporu doğrultusunda yazılı gerekçe ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı taraf vekilleri temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davacı vekilinin tüm, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Davacı işçinin alacaklarının hesabında esas alınacak ücret konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Somut uyuşmazlıkta; Mahkemece bozmaya uyularak davacının çalıştığı alt işverenler ile davalı ... arasındaki asıl-alt işverenlik ilişkisinin muvazaalı olduğu ve davacının başından itibaren asıl işveren olan davalı ... işçisi olduğunun kabulüne karar verilmesi isabetlidir.
Hükme esas alınan bilirkişi raporunda, davalı tarafından dosyaya sunulan ücretler ve ... 3. İş Mahkemesi’nin 2015/65 Esas sayılı dosyası ile ... 2. İş Mahkemesi’nin 2015/601 Esas sayılı dosyalarına sunulan ücret bordrolarına göre davacının yaptığı işe uyan kömür temizleme-kül cüruf atma işçisinin günlük çıplak ücretinin 92,63 TL olduğu belirtilerek, dava konusu ücret farkı ve ilave tediye alacakları buna göre hesaplandığı anlaşılmıştır.
Davacının toplu iş sözleşmesinin tarafı olan sendikaya üyeliği veya dayanışma aidatı ödeyerek faydalanma talebi bulunmadığından, toplu iş sözleşmesinden yararlanması olanaklı değildir.
Davalı tarafından emsal olarak bildirilen işçinin sendika üyesi olduğu ve büro işçisi olarak çalıştığı, dolayısıyla da davacı için emsal olamayacağı açıktır. Bilirkişi tarafından esas alınan emsal dosyalara sunulan bordrolar ise dosya içerisinde bulunmadığından, davacı yönünden emsal olup olmadıkları denetlenememektedir.
Bu itibarla, davacının sendika üyesi olmadığı ve dayanışma aidatı da ödemediği gözetildiğinde; davalı işveren işyerinde davacı ile aynı işi yapan ve sendika üyesi olmayan emsal işçi olup olmadığı belirlenerek emsal işçi olması halinde ücret farkı ve ilave tediye alacakları emsal işçi ücretine göre hesaplanıp hüküm altına alınmalı; sendikalı olmayan emsal işçi bulunmadığının anlaşılması halinde ise, davalı ile ihbar olunanlar arasındaki sözleşme ve şartnamelerde işçiye ödenecek ücretin belirlenmiş olması ya da işçiyle yapılan bireysel iş sözleşmesinde ücretin gösterilmiş olması halinde bu ücrete göre ücret farkı ve ilave tediye alacağı hesaplanarak hüküm altına alınmalı, böyle bir tespit yapılamadığı takdirde ücret farkı talebi reddedilerek ilave tediye alacağı davacının almakta olduğu ücret üzerinden hesaplanarak hüküm altına alınmalıdır. Bu hususun gözetilmemesi bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan sebepten kararın BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, 20.04.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.