Esas No: 2022/4321
Karar No: 2022/4919
Karar Tarihi: 20.04.2022
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2022/4321 Esas 2022/4919 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davacı, davalının işyerinde elektrikçi ekip başı olarak çalıştığını ve iş sözleşmesinin sonlandırılması sonrasında kıdem, ihbar tazminatları ile yıllık izin ücreti, hafta tatili ücreti, ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarını talep etmiştir. İlk Derece Mahkemesi, iş bitimi sebebiyle iş sözleşmesinin feshedildiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar vermiştir. Bölge Adliye Mahkemesi, davalı vekilinin istinaf başvurusunu reddetmiştir. Ancak, davacının hafta tatilinde çalıştığını iddia etmesi üzerine yapılan bilirkişi raporu hatalı hesaplama yapıldığını tespit etmiş ve kararın bozulmasına karar verilmiştir.
4857 sayılı İş Kanunu'nun 46. maddesi, hafta tatili ücretini düzenlemektedir. İşçinin hafta tatilinde çalışması durumunda ücretinde yapılacak düzenlemeler için ise Dairemizce yüzde elli zam uygulanması gerektiği benimsenmiştir. Hafta tatili ücreti ödemelerinin ispatında ise işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları, yazılı delil niteliğindedir. İşçinin hafta tatili çalışması iddiası bordrolarda görünmemesi durumunda, tarafların dinletmiş oldukları tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekmektedir. Bu noktada işyer
"İçtihat Metni"
BÖLGE ADLİYE
MAHKEMESİ : ... 30. Hukuk Dairesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
İLK DERECE
MAHKEMESİ : ... 11. İş Mahkemesi
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, davacının davalıya ait işyerinde 28.08.2011-07.02.2012, 13.09.2012-03.08.2013, 12.08.2014-19.12.2015, 26.05.2016-17.04.2017 tarihleri arasında elektrikçi ekip başı olarak çalıştığını, iş sözleşmesinin işverence sonlandırılıp Türkiye’ye gönderildiğini ileri sürerek, kıdem, ihbar tazminatları ile yıllık izin ücreti, hafta tatili ücreti, ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, alacak taleplerinin zamanaşımına uğradığını, davacının yurt dışı çalışmalarından kendilerinin sorumlu olamayacağını, yurt dışı çalışmalarından dolayı Türkiye mevzuatının uygulanamayacağını savunarak, davanın reddini talep etmiştir.
İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti:
İlk Derece Mahkemesince, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davacının iş bitimi sebebiyle iş sözleşmesinin feshedildiği gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
İstinaf Başvurusu:
İlk Derece Mahkemesinin kararına karşı, davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesi Kararının Özeti:
Bölge Adliye Mahkemesince, ilk Derece Mahkemesinin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle, davalı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
Temyiz Başvurusu:
Bölge Adliye Mahkemesinin kararına karşı davalı vekili temyiz başvurusunda bulunmuştur.
Gerekçe:
1-Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, taraflar arasındaki sözleşmeye, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre; davalı vekilinin aşağıdaki bendin dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2-Davacı işçinin hafta tatili ücretine hak kazanıp kazanmadığı hususu taraflar arasında uyuşmazlık konusudur.
4857 sayılı İş Kanununun 46. maddesinin ikinci fıkrası gereğince, çalışılmayan hafta tatili günü için bir iş karşılığı olmaksızın işçinin ücreti tam olarak ödenir. Hafta tatilinde çalışan işçinin ücretinin nasıl hesaplanacağı yasalarda düzenlenmemiş ise de, Dairemizce hafta tatilinde yapılan çalışmanın fazla çalışma sayılacağı, buna göre ücretin yüzde elli zamlı ödenmesi gerektiği görüşü benimsenmiştir (Yargıtay 9.H.D. 23.5.1996 gün 1995/37960 E, 1996/11745 K.). Buna göre hafta tatilinde çalışılmışsa, çalışma karşılığı olmaksızın ödenmesi gereken bir yevmiye yanında, çalışmanın karşılığı da bir buçuk yevmiye olarak ödenmelidir.
Hafta tatili gününde çalıştığını iddia eden işçi, norm kuramı uyarınca bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Ücret bordrolarına ilişkin kurallar burada da geçerlidir. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça, imzalı bordroda yer alan hafta tatili ücreti ödemesinin yapıldığı varsayılır.
Hafta tatillerinde çalışıldığının ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları, yazılı delil niteliğindedir. Ancak, sözü edilen çalışmanın bu tür yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların dinletmiş oldukları tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. Hafta tatili çalışmalarının yazılı delil ya da tanıkla ispatı imkân dahilindedir. İşyerinde çalışma düzenini bilmeyen ve bilmesi mümkün olmayan tanıkların anlatımlarına değer verilemez.
İmzalı ücret bordrolarında hafta tatili ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından daha fazla çalışıldığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin hafta tatili alacağının bordroda görünenden daha fazla olduğu yönünde bir ihtirazi kaydının bulunması halinde, hafta tatili çalışmalarının ispatı her türlü delille yapılabilir. Buna karşın, bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda dahi, işçinin bordroda yazılı olanın dışında hafta tatillerinde çalışmaların yazılı delille kanıtlaması mümkündür.
İşçiye bordro imzalatılmadığı halde, hafta tatili ücreti tahakkuklarını da içeren her ay değişik miktarlarda ücret ödemelerinin banka kanalıyla yapılması durumunda, işçinin ihtirazi kayıt ileri sürmesi beklenemeyeceğinden tahakkuku aşan çalışmalar her türlü delille ispat edilebilir ve bordrolarda yer alan ödemelerin mahsubu gerekir.
Somut uyuşmazlıkta hükme esas alınan bilirkişi raporunda, davalı işverence sunulan imzalı puantaj içerir ücret bordrolarının sunulduğu dönem yönünden (23.12.2014-27.12.2016) kayıtlara itibar edilmekle birlikte çalışılan hafta tatili ücretinin iki buçuk yevmiye olarak hesaplandığı ve bordroda yer alan ödeme tutarlarının mahsup edildiği görülmüştür.
Dava dilekçesinde, davacının ayda üç pazar günü çalıştığı ve hafta tatili çalışması karşılığı ücretlerinin ödenmediği iddia edilmiştir. Davacının ücretinin imzalı puantaj içerir ücret bordrolarına göre belirlendiği ve hafta tatilinde çalışma yapılan günlerde bu çalışmaların karşılığının zamlı olarak ödendiği dikkate alındığında imzalı puantaj içerir ücret bordrolarında hafta tatili tahakkuku bulunan ayların hesaplama sırasında dışlanması gerekmektedir. Mahkemece hatalı hesaplama yapan bilirkişi raporuna göre yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ:
Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA, İlk Derece Mahkemesi kararının yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, peşin alınan temyiz karar harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 20.04.2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.