23. Hukuk Dairesi 2015/1450 E. , 2017/1535 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, yüklenici müvekkili ile arsa sahibi davalı arasında 06.06.2007 tarihinde arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi imzalandığını, müvekkilinin edimlerini yerine getirmesine rağmen arsa sahibinin müvekkiline isabet eden 1 no"lu dükkan ile 4, 8, 10 no"lu dairelerin ferağını vermediğini, davalının vekalet ile bu dairelerin satışlarını üçüncü kişilere yaptığını ve bedellerini tahsil etmesi sebebiyle müvekkiline karşı sorumlu olduğunu ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla sözleşme uyarınca müvekkiline isabet eden 4 adet bağımsız bölümün rayiç bedeli olan şimdilik 20.000,00 TL"nin satış tarihinden itibaren işleyecek faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davalı yüklenicinin davaya konu inşaatı bitirmeden ortadan kaybolduğunu ve müvekkilini zarar uğrattığını, dava konusu edilen 1 no"lu dükkan ile 4 ve 10 no"lu dairelerin satışının satışa yetkili kılınan davacı müteahhitin ortağı olarak bildirdikleri ... tarafından 09.10.2007 tarihinde Hasan Kalaycı isimli kişiye yapıldığını, 8 no"lu dairenin ise 09.11.2007 tarihinde satış işleminin bizzat davacı tarafından ... isimli kişiye yapıldığını, satış bedellerinin müvekkilinin almadığını veya iddia edildiği gibi vekalet verdiği kişi ile de paylaşmadığını, davacının haksız ve kötüniyetli olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; mahkemenin 2011/107 Esas sayılı dosyasında kesinleşen ilam gereği davacının arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan edimlerini yerine getirmeyerek inşaatı eksik bıraktığı, Çubuk Noterliği"nin 05.10.2007 tarih ve 11353 yevmiye no"lu vekaletname ile davalı adına kayıt olan 1 no"lu dükkan ile 4, 5, 8, 9 ve 10 no"lu mesken vasfındaki altı adet bağımsız bölümün satış yetkisinin davacı ile birlikte dava dışı ..."ya verildiği, tanık anlatımına göre dava dışı ..."nın davacı ortağı olduğunun anlaşıldığı, taraflar arasındaki adi ortaklık ilişkisinin tespiti için yazılı belge aranmayacağı, 1, 4 ve 10 no"lu bağımsız bölümlerin davacının bilgisi dahilinde satıldığı, kaldı ki 8 no"lu taşınmazı ise davacının bizzat aynı vekaletnameye istinaden kendisinin sattığı, davacının bu vekaletnameden haberi olmadığı yönündeki iddiasının iyiniyet ve dürüstlük kuralları ile bağdaşmayacağı gibi hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olduğu gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 22.05.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.