Abaküs Yazılım
Konya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/611
Karar No: 2022/1906
Karar Tarihi: 11.11.2022

BAM Hukuk Mahkemeleri Konya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2021/611 Esas 2022/1906 Karar Sayılı İlamı

T.C. KONYA BAM .... HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: ... - ...
T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
... HUKUK DAİRESİ


DOSYA NO : ..
KARAR NO : ...

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I


BAŞKAN : ..
ÜYE : ...
ÜYE : ...
KATİP : ...

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA ... ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 05/11/2020
NUMARASI : ... Esas ... Karar

İSTİNAF EDEN DAVACI : ...
VEKİLLERİ : Av. ... - ...
Av. ... - ...

DAVALILAR : 1- ... - (T.C. Kimlik No: ... )
2- ... - (T.C. Kimlik No:.. )
3-... - (T.C. Kimlik No:... )
4- ...
VEKİLLERİ : Av. ... - ...
Av. ... - ...
DAVA : İtrazın İptali

İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 11/11/2022
YAZIM TARİHİ : 28/11/2022
Davacı tarafından davalı aleyhine Konya ... Asliye Ticaret Mahkemesi'nin ... Esas sayılı dosyası ile açılan itirazın iptali davasında 05/11/2020 tarihinde tesis edilen davanın kısmen kabulüne ilişkin karara karşı davacının istinaf kanun yoluna başvurması üzerine, üye hakimin görüşleri alındıktan sonra dosya incelendiğinde;
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili banka ile ... A.Ş arasında 12/05/2017 tarihli Kredi Genel Sözleşmesi imzalandığını, davalıların sözleşmeyi en fazla 700.000,00 TL limitli olarak bağımsız müteselsil kefil sıfatıyla imzaladıklarını, sözleşmeden kaynaklanan yükümlülüklerin yerine getirilmemesi üzerine borçlu ve kefillere ihtarname keşide edildiğini, ihtarnamede verilen süre içerisinde borcun ödenmemesi üzerine davalılar hakkında Konya ... İcra Dairesinin ... Esas sayılı dosyası ile icra takibine başlandığını, davalıların borca ve takibe itiraz etmeleri üzerine takibin durduğunu, itirazların mesnetsiz olduğunu belirterek icra dosyasına yapılan itirazın iptali ile davalılar aleyhine %20'den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; taraflar arasında akdedilmiş geçerli bir sözleşme bulunmadığını, müvekkillerinin davacı bankaya hiçbir borçlarının bulunmadığını, müvekkilleri ... ve ...'ın söz konusu krediye, kredi sözleşmesinde imzası bulunan annesi ... ve babası ...'un imzalarına itibar ederek kefil olduklarını, fakat anne ve babalarına ait olduğu düşünülen imzaların başka şahıslara ait olduğunu, ortada geçerli bir kredi sözleşmesinin bulunmadığını savunarak haksız ve mesnetsiz davanın reddine karar verilmesini talep etmişlerdir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince;
"...Her ne kadar davalılar ... ile ... sözleşmedeki imzaların anne ve babalarına ait olmadığını iddia etmişlerse de, davalıların sözleşmedeki imzaların kendilerine ait olmadıklarına ilişkin itirazlarının bulunmadığı,
Dosya kapsamına uygun olduğundan hükme esas alınan 05.10.2020 tarihli bilirkişi ek raporunda da belirtildiği üzere; davacı banka ile davalı asıl borçlu şirket arasında 350.000,00 TL limitli genel kredi sözleşmesi imzalandığı, sözleşmeyi diğer davalıların kefil sıfatıyla imzalandıkları ve sözleşme kapsamında davalı asıl borçluya 350.000,00 TL kredi tahsisi yapıldığı, davalı şirketin kredi hesabına en son 18.01.2019 tarihli 20. Taksitin ödemesinin yapıldığı, bu ödeme neticesinde kredi hesabının 260.219,66 TL ana para bakiyesinin bulunduğu, kredinin geri ödemesinin yapılmaması nedeniyle kredi hesabının 20.05.2019 tarihinde kat edildiği, kat tarihi itibariyle ana para alacağının 274.331,11 TL olduğu, takip tarihi itibariyle davacı bankanın 274.331,11 TL asıl alacak, 7.699,56 TL işlemiş faiz, 384,98 TL BSMV ve 997,24 TL masraf olmak üzere toplam 283.412,89 TL alacaklı olduğunun anlaşıldığı,
Bilirkişi raporu ile her bir alacak kalemi yönünden yapılan hesaplama sonucunda ortaya çıkan tutar ile davacının davaya konu takip ile talep ettiği tutarlar dikkate alınarak, taleple bağlılık ilkesi gereğince takibin 274.331,11 TL asıl alacak, 6.646,88 TL işlemiş faiz, 332,34 TL BSMV ve 997,24 TL masraf olmak üzere toplam 282.307,57 TL'nin davalılardan tahsili yönüyle devamına karar vermek gerektiği,
2004 sayılı İİK'nın 67/2. Maddesi gereğince alacağın likit kabul edilmesi ve takibe itirazın yerinde olmaması nedeniyle davacı lehine icra inkar tazminatına hükmetmek gerektiğinden.." gerekçesiyle davanın kısmen kabul kısmen reddi ile; Konya ... İcra Müdürlüğü'nün ... E sayılı takibine davalılar tarafından yapılan itirazın iptali ile takibin 274.331,11 TL asıl alacak, 6.646,88 TL işlemiş faiz, 332,34 TL BSMV ve 997,24 TL masraf olmak üzere toplam 282.307,57 TL alacağın davalılardan tahsili yönüyle devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine, 2-282.307,57 TL'nin % 20'si oranında hesaplanan 56.461,51 TL icra inkar tazminatının davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; İptali istenen itiraza konu icra dosyasının takip çıkışı ve dava değerinin 296.545,50 TL olduğunu, davalıların borçlu olduğu yönündeki tespit tamamlanmakla birlikte hesaplamaların, Konya ... İcra Müdürlüğü ... E. sayılı dosyasından takip edilen ... nolu kredinin KGF kefaletli kredi olması ve kat tarihi 20.05.2019 olduğu halde, 28.05.2019 tarihinin esas alınmış olması sebebi ile hatalı olduğunu, bu sebeple bilirkişinin asıl ve ek rapora itiraz ettiklerini, istinaf başvurularının müvekkil banka aleyhine sadece reddedilen kısım için olduğunu, mahkeme tarafından, rapora itirazlarının ve borçlular ile müvekkil Banka arasında imzalanan Kredi Genel Sözleşmesinde geçen faiz ve temerrüt hükümlerinin dikkate alınmadığın belirterek; taleplerinin kabulü ile, kısmen red hükmü kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, genel kredi sözleşmesinden kaynaklı alacağın tahsiline ilişkin ilamsız takibe vaki itirazın iptali talebine ilişkindir.
İstinaf incelemesi HMK 355. madde gereğince istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle ve resen kamu düzenine aykırılık yönünden sınırlı olarak yapılmıştır.
Davalılardan ... A.Ş ile davacı banka arasında 12/05/2017 tarihinde genel kredi sözleşmesi düzenlendiği, davalıların (ve dava dışı ... ile ...'un) kredi sözleşmesine 700.000 TL limitli olarak kefil oldukları, 20.taksitten sonra kredi taksitlerinin ödenmemesi üzerine banka tarafından davalılara 20/05/2019 tarihli Noter hesap kat ihtarnamesi gönderildiği ve borcun ödenmesi için 1 gün süre verildiği, ihtarnamenin davalılara 29/05/2019 tarihinde tebliğ edildiği, ihtarnamede verilen süre içerisinde borcun ödenmemesi üzerine davalılar hakkında davacı banka tarafından ilamsız icra takibi yapıldığı, davalıların süresinde takibe itiraz etmeleri üzerine takibin durdurulduğu anlaşılmaktadır.
Mahkemece kredi sözleşmesi ile ekleri celbedilmiş, bilirkişiden hesap raporu aldırılmıştır. Bilirkişi kök raporunda, ihtarnamenin tebliğ edildiği tarihe göre temerrüt tarihini 30/05/2019 tarihi kabul ederek hesaplama yapmış, davacının rapora itiraz etmesi üzerine ek raporda hesap kat tarihi olarak 20/05/2019 tarihi esas alınarak yeniden hesaplama yapılmıştır. Taraflar arasındaki kredi sözleşmesinin eki niteliğindeki ödeme planında temerrüt faizinin %39 olarak kararlaştırıldığı, bilirkişi ek raporunun usule uygun olarak düzenlendiği, mahkemece bilirkişi ek raporu hükme esas alınarak karar verilmesinin yerinde olduğu, ilk derece mahkemesi kararında usul ve esas yönünden aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından davacının istinaf başvuru talebinin HMK'nın 353/1.b.1 maddesi gereğince esastan reddine ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- Davacının istinaf başvuru talebinin ESASTAN REDDİNE,
2- Alınması gereken 80,70 TL harçtan peşin alınan 54,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 26,30 TL karar ve ilam harcının davacıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3- İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından ücret-i vekalet ile ilgili hüküm kurulmasına yer olmadığına,
4- İstinaf başvurusunda bulunan davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5- Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 359/4. maddesi gereğince; kararın tebliği işlemlerinin ilk derece mahkemesi tarafından yapılmasına,
6- Dava dosyasının ilk derece mahkemesine gönderilmesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 11/11/2022 tarihinde oybirliği ile HMK'nın 353/1.b.1maddesi gereğince kesin olarak karar verildi.


Başkan ...
e-imzalıdır

Üye ...
e-imzalıdır

Üye ...
e-imzalıdır

Katip ...
e-imzalıdır


D.A.Ç


Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi