8. Hukuk Dairesi 2017/11501 E. , 2017/9727 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : İstihkak
Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup, hükmün duruşma yapılması suretiyle Yargıtay"ca incelenmesi davalı alacaklı vekili tarafından istenilmiştir. Dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 21.02.2017 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü temyiz eden davalı vekili Avukat ... ve karşı taraftan davacı vekili Avukat .... geldiler. Duruşmaya başlanarak temyiz isteğinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan ve hazır bulunanların sözlü açıklaması dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek; dosyanın incelenmesi sonucu görülen eksikliklerin ikmali için dosyanın mahal mahkemesine iadesine karar verilmesini takiben eksiklik tamamlanmış olmakla dosya yeniden incelendi gereği düşünüldü:
KARAR
Davacı 3. kişi vekili, müvekkili şirket ile dava dışı... arasında finansal kiralama sözleşmesi yapıldığını, malın kiracıya teslim edildiğini, sözleşmeye konu borçların ödenmemesi üzerine finansal kiralama sözleşmesinin müvekkili şirket tarafından fesh edildiğini, akabinde söz konusu makine ve ekipmanların müvekkili şirket tarafından geri alındığını, söz konusu makine ve ekipmanların 07/11/2013 tarihli sözleşmeye istinaden takip borçlusu şirkete satış ve devrinin yapılacağının müvekkili şirket tarafından beyan ve taahhüt edildiğini ve sözleşmeyi finansal kiracının yetkilisi Ufuk Mangırcı"nın müteselsil kefil sıfatı ile imzaladığını, işbu sözleşme konusu ekipmanın müvekkili şirket tarafından 250.000,00 USD bedel ile satışının taahhüt edildiğini ve peşinat olarak 50.000,00 USD peşin alındığını, kalan bakiye bedelin ise aylık 479,34 USD olmak üzere 35 aylık vadede ödenmesinin kararlaştırıldığını, iş bu protokole konu taksitlerin borçlu şirket tarafından ilk 9 ay boyunca ödenmiş olduğunu, fakat son 3 aylık ödenmesi gereken (Eylül-Ekim-Kasım) bedellerin ödenmediğini, bu nedenle imzalanan sözleşme gereğince mülkiyetin hala müvekkili şirkette olduğunu, söz konusu makinenin ise ... 2. İcra Müdürlüğünün 2014/3623 Talimat sayılı dosyasında davalı alacaklı tarafından haczedildiğini, mülkiyeti müvekkiline ait ekipmanların üzerinde görünür vaziyette "Halk Leasinge Aittir" yazısı bulunmasına rağmen alacaklı vekili tarafından haciz işleminin kötüniyetli olarak yapıldığını iddia ederek istihkak davasının kabulü ile haczin kaldırılmasını talep ve dava etmiştir.
Davalı alacaklı vekili, menkulün mülkiyetinin hala borçlu şirkette olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, alınan bilirkişi raporu uyarınca davanın kabulü ile haczin kaldırılmasına karar verilmiştir. Kararı davalı alacaklı vekili temyiz etmiştir.
Dava, üçüncü kişinin İİK"nun 96. vd. maddelerine dayalı istihkak iddiasına ilişkindir.
07.11.2013 tarihinde, satıcı sıfatıyla davacı 3. kişi ... ile alıcı sıfatıyla takip borçlusu .... arasında imzalanan "Satış Protokolü" başlıklı sözleşmenin içeriğinin incelenmesinde; satıcının dava konusu yapılan menkulü satmayı taahhüt ettiği, sözleşmenin 2. maddesine göre taraflar arasında bir ödeme planının benimsendiği görülmekte olup, bu sözleşme hükümleri çerçevesinde malın borçluya teslim edildiği noktasında taraflara arasında bir uyuşmazlık yoktur.
Bu bilgilere göre, somut olayda anılan sözleşmeye Türk Medeni Kanunu"nun 763. maddesinde düzenlenen taşınır mülkiyetinin nakline ilişkin hükmün uygulanması gerekir. Buna göre taşınır mülkiyetinin nakli için zilyetliğin devri gerekir. Somut olayda ise takip borçlusuna dava konusu malın zilyetliğinin devredildiğine dair çekişme yoktur. Bu sebeple dava konusu malın mülkiyetinin zilyetliğin devri ile takip borçlusuna geçtiğinin, malın mülkiyetinin takip borçlusuna ait olduğunun kabulü ile 3. kişi tarafından açılan davanın reddine karar verilmesi gerekirken, taksitle satım hükümlerinin uygulanması gerektiğine dair kanaat bildiren bilirkişi raporuna itibar edilerek davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün İİK"nun 366 ve HUMK"nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, Yargıtay duruşmasının yapıldığı tarihte yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümleri uyarınca 1.480,00 TL Avukatlık Ücreti"nin davacıdan alınarak Yargıtay duruşmasında avukat marifetiyle temsil olunan davalıya verilmesine, taraflarca İİK"nun 366/3. maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine
03.07.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.