Esas No: 2007/2822
Karar No: 2008/4487
Karar Tarihi: 28.05.2008
Danıştay 13. Daire 2007/2822 Esas 2008/4487 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Dava, İstanbul Defterdarlığı'na ait 21.440,50 m² yüzölçümlü bağ vasıflı taşınmazın kat karşılığı inşaat yaptırılması amacıyla ihale edilmesine yönelik. İhaleye konu taşınmazın İl Müdürlüğü hizmetlerinde kullanılmak üzere Tarım ve Köyişleri Bakanlığı'na tahsisli iken Maliye Bakanlığı'nın oluruyla Hazineye ait taşınmazın kat karşılığı inşaat yapılması amacıyla ihale edilmiş. İhaleye ilişkin şartnamede, istekliler tarafından tüm teklif projelerinin düzenleneceği, teklife konu olan plan ve projelere göre Hazineye ait taşınmazların imar planı tadilatlarının yüklenici tarafından yaptırılacağı belirtilmiş. Davacılar, sosyal donatı alanının yetersizliği gerekçesiyle imar planının iptaline karar verilmesi talebiyle dava açmışlar ancak İdare Mahkemesi davanın reddine karar vermiş. Ancak karar, yargısal kararların doğru, haklı, yasal, makul ve denetlenmesine olanak verecek şekilde yeterli açıklıkta gerekçelendirilmemiş olduğu gerekçesiyle Danıştay tarafından bozulmuştur.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2007/2822
Karar No: 2008/4487
Temyiz Eden : 1- …
2- …
3- ...
4- …
5- …
6- …
7- …
8- …
9- ..
Vekili : …
Karşı Taraf : İstanbul Defterdarlığı- İSTANBUL
İstemin Özeti : … İdare Mahkemesi'nin … tarih ve E: …, K: … sayılı kararının; ihale konusu taşınmazı da kapsayan 1/5000 ölçekli nazım imar planına karşı açılan davada ... İdare Mahkemesince; sosyal donatı alanının yetersizliği gerekçesiyle imar planının iptaline karar verildiği, yeni imar planında söz konusu alanın Mahkeme kararı uyarınca yeşil alan olarak düzenlenmesi gerektiği, yapılan ihale sonucu anılan yerde yapılacak inşaat nedeniyle yoğunluğun daha da artacağı ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : Hukuki dayanağı bulunmadığı ileri sürülen temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.
Danıştay Tetkik Hâkimi …'un Düşüncesi : Dava konusu işlemin hukuka uygunluğu, ilgili mevzuat ve maddi olay değerlendirilerek incelenmeksizin verilen Mahkeme kararında hukuki isabet bulunmadığından, Mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı …'nun Düşüncesi : İdare ve vergi mahkemelerince verilen kararların temyizen incelenerek bozulabilmesi için, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49 uncu maddesinin birinci fıkrasında belirtilen nedenlerin bulunması gerekmektedir.
Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, söz konusu maddede yazılı nedenlerden hiçbirisine uymadığından, istemin reddi ile temyiz edilen Mahkeme kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesince Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten, dosyadaki bilgi ve belgeler incelendikten sonra, işin gereği görüşüldü:
Dava, … İli, … İlçesi, … Mahallesi, … Caddesi'nde bulunan hazine adına kayıtlı … pafta, … ada, … parsel sayılı 21.440,50 m² yüzölçümlü bağ vasıflı taşınmazın, kat karşılığı inşaat yaptırılması amacıyla ihale edilmesine ilişkin 23.08.2004 tarihli işlemin iptali istemiyle açılmış, İdare Mahkemesince; 178 sayılı Maliye Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin Milli Emlak Genel Müdürlüğü'nün görevlerini belirleyen 13. maddesinin (a) fıkrasında, Hazinenin özel mülkiyetinde ve Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki taşınmaz malların yönetimine ilişkin hizmetlerin, gerektiğinde diğer kamu kurum ve kuruluşları ile işbirliği yaparak yürütmenin, (b) fıkrasında, Hazinenin özel mülkiyetindeki taşınmazların satışı, kiralanması, trampası ve üzerinde sınırlı ayni hak tesisi ilşşlemlerini yapmanın, (m) fıkrasında ise, kamu mallarına ilişkin politikaları tespit etmenin Milli Emlak Genel Müdürlüğünün görevleri arasında sayıldığı, dava dosyasının incelenmesinden, ihaleye konu bağ vasıflı taşınmazın İl Müdürlüğü hizmetlerinde kullanılmak üzere Tarım ve Köyişleri Bakanlığı'na tahsisli iken Maliye Bakanlığı'nın … tarih ve … sayılı Olur'u ile taşınmaz üzerinde yapılacak konut ve ticari bürolardan Hazinece pay alınmak suretiyle kat karşılığı inşaat yapılması amacıyla ihale edilmesi ve bu taşınmaza karşılık Tarım Köyişleri Bakanlığı İl Müdürlüğü'ne …, … Mahallesinde bulunan mülkiyeti Hazineye ait … pafta, … parsel sayılı taşınmaz üzerinde yeni hizmet binası yapılması teklife konu plan ve projesine göre Hazineye ait taşınmazların imar planı tadilatlarının yüklenici tarafından yaptırılmasının uygun görülmesi üzerine taşınmazın pazarlık ihalesinin 23.08.2004 tarihinde yapıldığı ve verilen tekliflerin tercihe layık görülmediğinin anlaşıldığı, öte yandan, ihaleye ilişkin şartnamede, istekliler tarafından tüm teklif projelerinin düzenleneceği, teklife konu olan plan ve projelere göre Hazineye ait taşınmazların imar planı tadilatlarının yüklenici tarafından yaptırılacağı, yaptırılmaması halinde Hazineden herhangi bir tazminat talep edilmeyeceğinin kurala bağlandığı, anılan mevzuat hükümleri ile dosyada bulunan tüm bilgi ve belgeler birlikte incelendiğinde, 178 sayılı Kanun Hükmünde Karanamenin davalı idareye verdiği yetki uyarınca Hazineye ait taşınmazın kat karşılığı inşaat yapılması amacıyla ihale edilmesine ilişkin işlemde kamu yararı ve hizmet gereklerine aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, bu karar davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Anayasanın 141. maddesine göre mahkemelerin her türlü kararlarının gerekçeli olması zorunludur. 2577 sayılı İdari Yagılama Usulü Kanunu'nun 24. maddesinin (e) bendinde de, kararın dayandığı hukuki sebepler ile gerekçenin kararlarda belirtileceği hükme bağlanmıştır. Kararın gerekçesinin, maddi olayın hukuki açıdan değerlendirilmesine ilişkin olacağı da açıktır.
Mahkeme kararlarının hüküm fıkrası ile birlikte esas unsurlarından olan gerekçe, yargı mercilerinin yargısal kararlarının doğru, haklı, yasal, makul ve denetlenmesine olanak verecek şekilde temellendirilmesi olarak tanımlanabilir.
Yargı kararlarının denetlenmesine olanak verecek şekilde temellendirildiğinden sözedilebilmesi için de davanın sonucuna etkili iddia, olay ve olguların açık bir şekilde ortaya konulması, temyiz başvuru hakkının etkili bir şekilde kullanılabilmesine olanak sağlayacak yeterlikte ve açıklıkta olması gerekmektedir.
Temyizen incelenen Mahkeme kararında, konuyla ilgili mevzuat hükümlerine yer verildikten sonra, dosyadaki bilgi ve belgelerin incelenmesi sonucu tesis edilen işlemde kamu yararı ve hizmet gereklerine aykırılık bulunmadığından bahisle davanın reddine karar verilmiş, ancak yargısal incelemeyle varılan sonucun hukuki dayanakları ortaya konulmamış, karar yukarıda belirtilen anlamda denetlenmesine ve temyiz hakkının kullanılmasına yeterli açıklıkta gerekçelendirilmemiştir.
Belirtilen bu duruma göre, Anayasanın ve 2577 sayılı Yasa'nın açık ve bağlayıcı hükmü karşısında yukarıda değinilen anlamda gerekçe içermeyen mahkeme kararının bozulması gerekmektedir.
Açıklanan nedenlerle, … İdare Mahkemesi'nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesi uyarınca bozulmasına, dava dosyasının yeniden bir karar verilmek üzere adı geçen Mahkeme'ye gönderilmesine 28.05.2008 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.