Abaküs Yazılım
11. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/2847
Karar No: 2019/2155
Karar Tarihi: 04.03.2019

Resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/2847 Esas 2019/2155 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Mahkeme, sanığın resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan suçundan mahkumiyet hükmünün yazılı şekilde bozulmasına karar vermiştir. Yapılan yargılamada, resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan suçunun oluşması için kişinin açıklamaları üzerine yetkili bir kamu görevlisi tarafından resmi bir belgenin düzenlenmesi gerektiği, yalan beyanın tek başına kanıtlama gücünün bulunmadığı, belgeye dayanak oluşturan bilginin yalan beyan olmayıp görevlinin araştırması sonucu ulaştığı bilgi olduğu belirtilmiştir. Kararda, sanığın kimlik bilgilerini gerçeğe aykırı beyan etmesi nedeniyle 5326 sayılı Kabahatler Kanunu'nun 40/1. maddesi gereği İDARİ PARA CEZASI VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA karar verilmiştir. Kanun maddeleri: 5326 sayılı Kabahatler Kanunu'nun 40/1. maddesi, 5237 sayılı TCK'nin 206. maddesi, 5271 sayılı CMK'nin 225. maddesi.
11. Ceza Dairesi         2017/2847 E.  ,  2019/2155 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Yargıtay 9. Ceza Dairesi‘nin 05.02.2014 tarihli 2013/12086 Esas ve 2014/1152 Karar sayılı bozma ilamına uyularak yapılan yargılamada; Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 01.04.2014 tarihli 2013/9-542 Esas ve 2014/153 Karar sayılı kararında ayrıntılı olarak açıklandığı ve Dairemizin yerleşik içtihatlarında da kabul edildiği üzere; resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan suçunun oluşması için, kişinin açıklamaları üzerine yetkili bir kamu görevlisi tarafından resmi bir belgenin düzenlenmesi ve düzenlenen resmi belgenin, beyanın doğruluğunu ispat edici bir güce sahip olması gerekir. Yalan beyanın tek başına kanıtlama gücünün bulunmadığı, bu beyana rağmen görevlinin, beyan edilen hususların doğruluğunu araştırıp da belgeyi sonra düzenlemesinin gerekli olduğu takdirde, belgeye dayanak oluşturan bilgi yalan beyan olmayıp görevlinin araştırması sonucu ulaştığı bilgi olduğundan, yine beyan olunan bilgiler ilgili memur ya da makamın başkaca araştırma yapmasını, belge incelemesini gerektirirse veya yalan beyan üzerine memurun kandırılamaması neticesinde doğru şekilde belge oluşturulması durumunda anılan suçun oluşmayacağı açıktır.
    5326 sayılı Kabahatler Kanunu’nun “Kimliği bildirmeme” başlığını taşıyan 40. maddesinin birinci fıkrasının ise “Görevle bağlantılı olarak sorulması halinde kamu görevlisine kimliği veya adresiyle ilgili bilgi vermekten kaçınan veya gerçeğe aykırı beyanda bulunan kişiye, bu görevli tarafından elli Türk Lirası idari para cezası verilir.” hükmüne haiz olup, bu kabahat fiili ile 5237 sayılı TCK’nin 206. maddesinde düzenlenen suç arasındaki farkın, beyanın resmi belge düzenlenmesi sırasında yapılıp yapılmadığıdır. Kamu görevlisinin, görevi nedeniyle resmi belge düzenlediği sırada yalan beyanda bulunulması halinde, TCK’nin 206. maddesi uygulanacaktır. Resmi belge düzenlenmesi sırasında olmayıp da kamu görevinin gereği gibi yerine getirilebilmesi için, kamu görevlisinin göreviyle bağlantılı olarak sorması durumunda, kimlik hakkında gerçeğe aykırı beyanda bulunulması halinde Kabahatler Kanunu"nun 40/1. maddesi uyarınca idari para cezası verilmesi gereklidir.
    Somut olayda,...plaka sayılı araçla seyir halinde iken kolluk görevlilerince durdurulan ve hakkında yakalama kararı olabileceğini düşünen sanığın, görevlilere ...‘a ait gerçek sürücü belgesini ibraz ettiği, görevlilerin belgedeki fotoğrafın sanığa benzemediğini fark etmeleri üzerine bu kez sanığın kendisini... kimlik bilgileri ile tanıttığı ve bu kimlik bilgilerine istinaden 29.03.2011 tarihli tutanak ve aynı tarihli adli vaka rapor formunun düzenlendiği, bunun dışında sanık hakkındaki bütün adli işlemlerin gerçek kimlik bilgileriyle yapıldığı ve ... adına düzenlenmiş dosya içerisinde mevcut herhangi bir belgenin bulunmadığı,
    5271 sayılı CMK’nin 225. maddesi uyarınca hükmün konusu, duruşmanın neticesine göre iddianamede gösterilen fiil ve failden ibaret olup, Kartal Cumhuriyet Başsavcılığı"nın 15.04.2011 tarihli 2011/13194 Soruşturma ve 2011/7177 Esas sayılı iddianamesi ile sanık hakkında kolluk görevlilerine ...‘a ait gerçek sürücü belgesini ibraz etmek suretiyle başkalarına ait kimlik veya kimlik bilgilerini kullanma suçundan cezalandırılması talebiyle kamu davası açıldığı, iddianame kapsamında sanığın ...‘e ait kimlik bilgilerini kullanması şeklinde gerçekleşen ve TCK‘nin 206. maddesindeki suçu oluşturan eyleminden bahsedilmediği, ... kimlik bilgileri ile görevlilerce düzenlenen herhangi bir belge bulunmaması nedeniyle de, TCK"nin 206/1. maddesinde tanımlanan suçun unsurlarının somut olayda oluşmadığı, sanığın dava konusu edilen eyleminin 5326 sayılı Kabahatler Kanunu"nun 40/1. maddesinde düzenlenen "kimliği hakkında gerçeğe aykırı beyanda bulunmak" kabahatini oluşturduğu gözetilmeden, sanık hakkında resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan suçundan yazılı şekilde mahkûmiyet hükmü kurulması,
    Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA; ancak sanığın eylemine uyan 5326 sayılı Yasanın 40/1. maddesinde öngörülen idari para cezasının miktarına göre, 5326 sayılı Kabahatler Kanunu"nun 20/2-c maddesinde yazılı zamanaşımının, eylemin gerçekleştiği 29.03.2011 tarihinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşıldığından ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususta CMUK"nin 322 ve Kabahatler Kanunu"nun 24. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak karar verilmesi mümkün bulunduğundan, Kabahatler Kanunu"nun 20/1. maddesi uyarınca sanık hakkında İDARİ PARA CEZASI VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA, 04.03.2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi.




    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi