5. Ceza Dairesi Esas No: 2013/8081 Karar No: 2015/11567 Karar Tarihi: 13.05.2015
Görevi kötüye kullanma - Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2013/8081 Esas 2015/11567 Karar Sayılı İlamı
Özet:
İstanbul 1. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen bir davada, şirket yetkilisi sanık hakkında \"görevi kötüye kullanma\" suçuyla dava açılmıştır. Ancak mahkeme, sanığın kamu görevlisi olmadığı gerekçesiyle suçun faili olamayacağına karar vermiştir. Ancak katılanın alacaklı olduğu bir icra dosyasında, borçlu olan şirket çalışanının maaşından kesinti yapılmaması şeklindeki eylemi \"emre aykırı davranış\" kabahatini oluşturduğu gerekçesiyle sanık beraat etmiştir. Ancak bu karar temyiz edilmiş ve Yargıtay 5. Ceza Dairesi, sanığın bu eyleminin idari para cezasına sebep olabileceğini ve 3 yıllık zamanaşımı süresinin gerçekleştiğini belirtmiştir. Bu nedenle karar bozulmuş ve sanık hakkında idari para cezası verilmemesine karar verilmiştir. Kanun maddeleri ise şu şekildedir: 5326 sayılı Yasanın 20/2-c maddesi, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi, ve 1412 sayılı CMUK'un 321 ve 322. maddeleri.
5. Ceza Dairesi 2013/8081 E. , 2015/11567 K.
"İçtihat Metni"
Tebliğname No : 4 - 2011/173730 MAHKEMESİ : İstanbul 1. Asliye Ceza Mahkemesi TARİHİ : 26/11/2010 NUMARASI : 2009/623 Esas, 2010/628 Karar SUÇ : Görevi kötüye kullanma
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: Şirket yetkilisi sanığın kamu görevlisi tarafından işlenebilen özgü suç niteliğindeki görevi kötüye kullanma suçunun faili olamayacağının anlaşılması karşısında; katılanın alacaklısı olduğu icra dosyasında İcra Dairesinin maaş haczine ilişkin yazılarına rağmen şirket çalışanı olan borçlunun maaşından kesinti yapmaması şeklindeki eyleminin Kabahatler Kanunun 32. maddesinde düzenlenen "emre aykırı davranış" kabahatini oluşturacağı gözetilmeden yazılı gerekçelerle beraat kararı verilmiş ise de, anılan maddede öngörülen idari para cezasının miktarına göre 28/12/2008 olan eylem tarihi ile inceleme günü arasında 5326 sayılı Yasanın 20/2-c maddesinde öngörülen 3 yıllık zamanaşımı süresinin gerçekleştiği anlaşılmış ve katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi de gözetilerek 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, aynı Kanunun 322. maddesi uyarınca bu hususta karar verilmesi mümkün olduğundan gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 5326 sayılı Kanunun 20. maddesi gereğince sanık hakkında İDARİ PARA CEZASI VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA, 13/05/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.