9. Hukuk Dairesi 2018/5476 E. , 2021/2909 K.
"İçtihat Metni"BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ : ... 25. Hukuk Dairesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 32. İş Mahkemesi
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalılar vekilleri tarafından istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, davacının 09.03.2009 tarihinden itibaren arıza bakım onarım işçisi olarak davalılar ile taşeron şirketler arasındaki ilişkinin muvazaalı olduğunu, bu hususun ... 1. İş Mahkemesi"nin 07.02.2013 tarihli 2011/681 E- 2013/16 K. sayılı kararı ile tespit edildiğini ve Yargıtay (Kapatılan) 22. Hukuk Dairesinin 2013/8020 E, 2013/9274 K sayılı karan ile onanarak kesinleştiğini, anılan karara göre davalılar arasındaki asıl işveren- alt işveren ilişkisinin muvazaalı olduğunun ve davacının baştan itibaren asıl işverenin işçisi olduğunun kesinleştiğini, davalı ile üyesi olduğu Tes- İş sendikası arasında bağıtlanmış 17.10.2011 tarihli 14.dönem (01.003.2011-28.02.2013 yürürlülük süresi) ve 11.10.2013 tarihli 15.dönem (01.03.2013-28.02.2015 yürürlülük süresi) toplu iş sözleşmesi hükümlerinden yararlandırmadığını, müvekkilinin davacı asıl işverenin işçisi sayılması gerektiğinden aradaki ücret farklarının, ikramiyelerinin ve diğer sosyal hakların müvekkile ödenmesi gerektiğini, müvekkilinin yıllık izin alacağının olduğunu, müvekkilinin ..."taki iş akdinin başlangıcından fesih tarihine kadar olan tüm dönem ile ilgili 6772 sayılı yasadan kaynaklı ilave tediye alacağının kendisine ödenmediğini ileri sürerek fark ücret, ilave tediye, ikramiye, sosyal yardım, iş güçlüğü tazmiatı (iş riski primi), gıda yardımı, elektrik yardımı, bakım tazminatı, cumartesi çalışma zammı alacaklarının davalılardan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalıların Cevabının Özeti:
Davalılar vekili, davacının alacak taleplerinin zamanaşımına uğradığını, TEDAŞ’ın 2004 yılında özelleştirme kapsam ve programına alındığını, davalı ...’ın %100 hissesinin TEDAŞ’a ait olduğunu, gelişen süreçte 07/03/2013 tarihli 2013/20 sayılı Özelleştirme Yüksek Kurulu kararı ile davalı ...’ın (...) %100 oranındaki hissesinin Cengiz-Kolin-Limak Ortak Girişim Grubuna satılmasına karar verildiğini, sonrasında ise özelleştirme usulleri gereği bu ortak girişim grubunun şirketi olan davalı ... Şirketi ile 28/05/2013 tarihli “hizmet satış sözleşmesi” imzalanarak davalı ...’ın özelleştirme sürecinin tamamlandığını, halihazırda davalı ...’ın %100 oranındaki hissesinin davalı ... Şirketi’ne ait olduğunu, her 2 davalı şirketin de %100 özel sektör şirketleri olduğunu, davalı ...’ın 07/03/2013 tarihinden itibaren bir kamu kuruluşu olmadığını, davalı ...’ın özelleştirme öncesinde istisna akti ile yüklenici firmalar ile çalıştığını, özelleştirme sonrasında davalı ...’ın yüklenici firmalarda çalışan işçilerin büyük kısmının işten ayrıldığını, bir kısım işçilerinin ise davalı ... Şirketinde çalışmaya devam ettiğini, davalılar kamu kuruluşu olmadıklarından ilave tediye, iş güçlüğü (iş riski primi) talep edilemeyeceğini, ... 1. İş Mahkemesi’nin 2011 / 681 Esas sayılı muvazaaya dair kararının yanlış olduğu, kaldı ki davalı ... Şirketi Mayıs/2013 ayında kurulduğu için davalı ... Şirketine uygulanamaaycağını, sosyal yardım, bakım tazminatı, gıda yardımı, cumartesi çalımşa ücreti alacağı, ikramiye alacaklarının sözeleşmede yer almadığını, her iki müvekkil firmanın özel sektör şirketi olduğunu, yüklenici firma ile müvekkili şirket ... arasında alt işveren-asıl işveren ilişkisi olmadığını, işbu sebeple davacının Toplu İş Sözleşmesi hükümlerinden kaynaklı hak ve alacak taleplerinin hukuki dayanağı bulunmadığını, iddia ve taleplerin yersiz olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre yazılı gerekçe ile davanın kısmen kabulüne karar vermiştir.
İstinaf Başvurusu:
İlk Derece Mahkemesinin kararına karşı davalılar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesi Kararının Özeti:
Bölge Adliye Mahkemesince, davalıların yerinde görülmeyen istinaf talebinin esastan reddine karar verilmiştir.
Temyiz Başvurusu:
Kararı yasal süresi içerisinde davalılar vekili temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1- Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalıların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Davalılar vekili temyizinde, davacıya bordrolar ile sosyal yardım ve ikramiye alacaklarının tahakkuk ettirilerek ödendiğini, davacının ... Enerji Şirketi’nde geçerli olan toplu iş sözleşmesinden faydalandırıldığını, bordrolardaki tahakkukların mahsup edilmediğini ileri sürmüştür.
Dava dilekçesinde davacı vekili, davalılar arasında muvazaa olduğunu, gerçek işverenin davalı ...Ş. olduğunu, Tes İş Sendikası ile olan 01/03/2011 - 28/02/2013 arası geçerli 14. dönem toplu iş sözleşmesi ile 01/03/2013 - 28/02/2015 yürürlük süreli 15. dönem toplu iş sözleşmelerinden yaralandırılmadığı ileri sürmüştür. Bu hali ile dava dilekçesinde Tes İş Snedikası ile davalı ...Ş. arasındaki toplu iş sözleşmelerinden kaynaklanan alacakların dava dilekçesinde ileri sürüldüğü, davalı ... Enerji Şirketi’nin tarafı olduğu toplu iş sözleşmesine dayanan bir talebin dava dilekçesinde yer almadığı anlaşılmaktadır.
Dosyada, ... Noterliği’nce düzenlenmiş 18454 yevmiye , 20.072011 tarihli davacının sendika üyeliğine kabulüne ilişkin talebi üzerine 12.09.2011 tarih ve 17-C sayılı Yönetim Kurulu kararı ile üyeliğe kabul edildiğine dair ... Sendikası’na üye olduğuna dair sendika üye kayıt fişi mevcuttur.
Dairemizce dosyadaki bordrolarda örnekleme olarak yapılan incelemede örneğin 11-12/2013 ayları bordrolarında sendika aidatı ve dayanışma aidatı kısımlarının boş olduğu yani bu kesintilerin yapılmadığı, bununla birlikte ikramiye ve sosyal yardım tahakkuklarının yapıldığı görülmektedir. Ancak, örneğin 1/2015 ayı bordrosunda sendika aidatı kesintisi yapıldığı, ikramiye ve sosyal yardım tahakkuklarının da yapıldığı görülmektedir. Bu bordrolar imzasızdır.
Bilirkişi raporunda atıfta bulunulan toplu iş sözleşmesi dosyada bulunmamaktadır. Her iki davalının hesaplamalara esas dönemde geçerli olan toplu iş sözleşmeleri dosyaya celbedilmeli,davacının davalı ... Enerji Şirketi’nde çalıştığı dönemde toplu iş sözleşmesinden yararlanıp yaralanmadığı taraflardan sorulup varsa eksik bilgi ve belgeler tamamlanarak tespit edilmelidir.
Davacının, davalı ... Enerji Şirketi’ndeki çalışma dönemi içinde davalı ... Enerji Şirketi’nin tarafı olduğu toplu iş sözleşmesinden yararlanıp yararlanmadığı, yararlanmış ise hangi tarih aralıklarında yararlandığı tespit edilmelidir.
Davacının her iki davalıda aynı anda geçerli olan 2 ayrı toplu iş sözleşmesinden yararlanması mümkün değildir. Bir diğer deyişle, davacı bir dönem için sadece bir toplu iş sözleşmesinden yararlanır, iki toplu iş sözleşmesinin karma bir şekilde uygulanması ya da aynı anda uygulanması mümkün değildir.
Bu nedenle, davacıya, davalı ...nin tarafı olduğu toplu iş sözleşmesi uygulanmalı, davalı ... Enerji Şirketi’nin taraf olduğu toplu iş sözleşmesi uyarınca ödendiği anlaşılan miktarlar hesaplanan alacak kalemlerinden mahsup edilerek sonuca gidilmelidir.
Bordrolardaki tahakkukların ödenip ödenmediğinin tespiti noktasında davacıya ait banka hesap hareketlerinde eksik olan dönemler var ise celbedilerek irdelenmelidir.
Yukarıdaki hususlar, bilirkişi raporunda, uygulanan /irdelenen toplu iş sözleşmelerinin hangi tarihler arasında geçerli olan hangi davalıya ait toplu iş sözleşmesi olduğu da belirtilerek, hesaplamalar ve tüm açıklamalar denetime elverişli ve net bir şekilde ortaya konarak sonuca gidilmelidir.
Hesaplamalar esnasında dava dilekçesindeki ve davacı vekilinin diğer dilekçelerindeki taleplerle bağlılık kuralı gözetilmelidir.
Yukarıdaki hususlar bakımından inceleme ve araştırma gerekirken, yazılı şekilde eksik inceleme ile davalıların istinaf talebinin reddine karar verilmesi hatalıdır.
SONUÇ: Temyiz olunan İlk Derece Mahkemesi kararının ve bu karara karşı istinaf başvurusunu esastan reddeden Bölge Adliye Mahkemesi kararının, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesi’ne, bozma kararının bir örneğinin ise kararı veren Bölge Adliye Mahkemesi’ne gönderilmesine, peşin alınan temyiz karar harcının istek halinde ilgililere iadesine 01.02.2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.