Esas No: 2020/3226
Karar No: 2022/4860
Karar Tarihi: 15.02.2022
Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2020/3226 Esas 2022/4860 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen kararda, tehdit suçu nedeniyle mahkumiyet hükmü verildiği belirtilmiştir. Ancak temyiz isteğinin reddi nedenlerinin bulunmaması üzerine dosya görüşüldüğü ve yapılan incelemeye göre, vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriği doğrultusunda hüküm kurulduğu ifade edilmektedir.
Kararda ayrıca, 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 10/2. maddesi ve fıkrası hatırlatılarak, gerçek kişilere yapılacak tebligat ile ilgili olarak iki aşamalı bir yöntem benimsendiği belirtilmektedir. Buna göre, önce bilinen en son adres esas alınarak normal tebligat çıkarılması gerektiği ve bu tebligatın bila tebliğ iade edilmesi durumunda ise adres kayıt sistemindeki adresin bilinen en son adres olarak kabul edileceği ifade edilmiştir.
Ancak somut olayda, katılan ve sanığa usulüne uygun şekilde tebligat yapılmadığı belirtilerek, hüküm kurulduğu ifade edilmiştir. Bu nedenle, mahkeme kararı kanuna aykırı bulunarak bozulmuş ve yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayıp sürdürülüp sonuçlandırılması için dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
Kararda geçen kan
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Tehdit
HÜKÜM : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece bozma üzerine verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre, dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre, yapılan incelemede; başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
7201 sayılı Tebligat Kanununun 10/2. madde ve fıkrasının, "Bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması halinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat buraya yapılır." hükmü ile gerçek kişilere yapılacak tebligat ile ilgili olarak iki aşamalı bir yöntem benimsenmiş olması karşısında, önce bilinen en son adres (bilinen bir adres yoksa ya da bilinen en son adres ile adres kayıt sistemindeki adres aynı ise MERNİS adresi olduğu belirtilmeksizin adres kayıt sistemindeki adres) esas alınarak, Tebligat Kanununun 21/1. maddesine göre normal tebligat çıkarılıp, çıkarılan tebligatın bila tebliğ iade edilmesi halinde, aynı Kanunun 21/2. maddesi uyarınca adres kayıt sistemindeki adres bilinen en son adres olarak kabul edilerek, merci tarafından, Tebligat Kanununun 23/1-8 ve Tebligat Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 16/2. maddesi hükümlerine göre tebligat yapılması gerekir.
Somut olayda, katılan ve sanığa uzlaşma bürosu tarafından gönderilen uzlaştırma teklifini içeren tebligatın, katılan ve sanığın adreslerinin sürekli olarak kapalı olmasından bahisle iade edildiğinin anlaşılması karşısında, katılan ve sanığa usulüne uygun şekilde tebligat yapılmadığı gözetilmeden, yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kanuna aykırı, sanık ... müdafisinin temyiz sebepleri yerinde görülmekle, tebliğnameye aykırı olarak, HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayıp sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 15/02/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.