Esas No: 2022/4747
Karar No: 2022/5579
Karar Tarihi: 28.04.2022
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2022/4747 Esas 2022/5579 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davalı Bakanlık ile davacı alt işveren arasında imzalanan hizmet alım sözleşmesi kapsamında, davacının alt işveren işçisi olarak çalışırken sürekli işçi kadrosuna geçirildiği, fakat ücretinin eksik ödendiği gerekçesiyle davacı tarafından ücret farkı talep edildiği belirtilmektedir. Mahkeme davacının talebini kabul etmiş, fakat davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. Bölge Adliye Mahkemesi, istinaf başvurusunu esastan reddetmiştir. Davalı vekili tarafından temyiz edilen kararın incelenmesinde, arabulucuya başvurulmaksızın dava açılan durumlarda dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilmesi gerektiği vurgulanmış ve bu nedenle davanın bir kısmının usulden reddine karar verilmesi gerektiği belirtilmiştir. Yasanın 7036 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu'nun 3. maddesi uyarınca, iş sözleşmelerine dayanan alacaklar için arabulucuya başvurulması gerektiği belirtilmiştir.
Kanun Maddeleri:
1. 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'nin 127. maddesi
2. 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’ye eklenen geçici 23. madde
3. 7036 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu'nun 3. maddesi
"İçtihat Metni"
BÖLGE ADLİYE
MAHKEMESİ : ... 3. Hukuk Dairesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
İLK DERECE
MAHKEMESİ : ... 1. İş Mahkemesi
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı Bakanlık ile dava dışı alt işverenler arasında imzalanan hizmet alım sözleşmesi kapsamında, davacının alt işveren işçisi olarak davalı Bakanlığa ait işyerinde belirsiz süreli iş sözleşmesi ile çalışırken 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname kapsamında sürekli işçi kadrosuna geçirildiğini, sürekli işçi kadrosuna geçirildikten sonra ücretinin eksik ödendiğini ileri sürerek ücret farkı alacağının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili cevap dilekçesinde; 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’nin 127 inci maddesiyle 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’ye eklenen geçici 23 üncü madde kapsamında sürekli işçi kadrosuna geçişlerin yapıldığını, davacının sürekli işçi kadrosunda istihdam edildiğini, ücretlerin eksik ödenmediğini savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanılan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak davanın kabulüne karar verilmiştir.
İstinaf Başvurusu:
İlk Derece Mahkemesinin kararına karşı, davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesi Kararının Özeti:
Bölge Adliye Mahkemesince, davalı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
Temyiz:
Karar süresi içerisinde davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
1-Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, taraflar arasındaki sözleşmeye, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davalı vekilinin aşağıdaki bentlerin dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2- 7036 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu'nun 3 üncü maddenin birinci fıkrası uyarınca "Kanuna, bireysel veya toplu iş sözleşmesine dayanan işçi veya işveren alacağı ve tazminatı ile işe iade talebiyle açılan davalarda, arabulucuya başvurulmuş olması dava şartı" olarak düzenlenmiş olup maddenin ikinci fıkrasında ise "Arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması hâlinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir." denilmiştir.
Somut olayda; davacı vekili tarafından, davalı ... Bakanlığına bağlı işyerinde ihale ile hizmet alımı yapılan alt işveren şirketler nezdinde çalışmakta iken, 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’nin 127 nci maddesi ile 375 sayılı Kanun Hükmün Kararname’ye eklenen geçici 23 üncü maddesi kapsamında, sürekli işçi kadrosuna geçirilmiş olan davacı işçinin, geçiş esnasında tanzim edilen belirsiz süreli iş sözleşmesinin aylık ücretin düzenlendiği 7 nci maddesinde yazılı bulunan oran dikkate alınmaksızın temel ücretinin hatalı belirlenmesi nedeniyle ücret alacağının eksik ödendiği iddiasıyla arabulucuya başvurulmuş, sürecin anlaşamama ile sonuçlanması üzerine 20.12.2019 tarihli son tutanak dava dilekçesine eklenerek dava açılmıştır. Bununla birlikte mahkemece hükme esas alınan ve davacının ıslahına dayanak oluşturan bilirkişi raporundaki hesaplamalar ise dava tarihi olan 23.12.2019 şeklindeki son tarih esas alınarak yapılmıştır. Arabuluculuk faaliyeti ise, tarafların anlaşamadığına ilişkin düzenlenen son tutanak tarihinden önce muaccel olan alacaklar için gerçekleştirilmiştir.
Arabuluculuk son tutanak tarihinden sonra ihtilaf konusu olan, son tutanak tarihi ile hesaplamaya esas alınan dava tarihi arasında kalan talep dönemi için arabuluculuk dava şartının yerine getirilmediği dikkate alındığında, bu dönem yönünden davanın dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilmesi gerekir iken yazılı şekilde hüküm kurulması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ:
Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA, İlk Derece Mahkemesi kararının yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 28/04/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.