Adalet Bakanlığının, kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan sanık ... hakkındaki ... 24. Asliye Ceza Mahkemesinin 06/10/2020 tarihli ve 2019/710 esas, 2020/498 sayılı kararının kanun yararına bozulması istemi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca 16/03/2021 tarihli ihbar yazısı ekinde dosyanın Dairemize gönderildiği anlaşıldı.
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
A-) Konuyla İlgili Bilgiler:
1- Şüpheli ... hakkında, 22/02/2007 tarihli kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan ... Cumhuriyet Başsavcılığının 31/05/2007 tarihli, 2007/46257 soruşturma, 2007/18178 esas ve 2007/7275 sayılı iddianamesi ile, 5237 sayılı TCK’nın 191/1 ve 53. maddeleri uyarınca cezalandırılması istemiyle ... 3. Sulh Ceza Mahkemesine kamu davası açıldığı,
2- ... 3.Sulh Ceza Mahkemesinin, 22/01/2008 tarihli ve 2007/1102 esas, 2008/53 sayılı kararı ile sanığın 5560 sayılı Kanun ile değişik TCK’nın 191/2. maddesi gereğince 1 yıl süre ile denetimli serbestlik tedbirine tabi tutulmasına karar verildiği, kararın 30/01/2008 tarihinde temyiz edilmeden kesinleştiği,
3- ... Denetimli Serbestlik Müdürlüğünün 25/02/2008 tarihli ve 2008/2862 DS sayılı çağrı yazısının sanığa 12/03/2008 tarihinde 7201 sayılı Tebligat Kanununun 21/1. maddesine göre tebliğ edildiği, müdürlüğe başvurmaması nedeniyle dosyanın kapatılarak 21/04/2008 tarihinde ... Cumhuriyet Başsavcılığına gönderildiği,
4- Dosyanın ... 3. Sulh Ceza Mahkemesinin 2008/278 esasına kaydedildiği, ... 3. Sulh Ceza Mahkemesinin 11/11/2009 tarihli ve 2008/278 esas, 2009/1739 sayılı kararı ile sanığın TCK’nın 191/1, 62, 50/1-a ve 52. maddeleri gereğince 6.000,00 Türk lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, sanığın kararı temyiz ettiği,
5- Yargıtay 9. Ceza Dairesinin 07/06/2016 tarihli ve 2015/5533 esas, 2016/5727 sayılı kararı ile 6545 sayılı Kanun ile getirilen değişiklikler gereğince araştırma yapılması gerekliliği nedeniyle hükmün bozulmasına karar verildiği,
6- Hükmün bozulmasından sonra ... 24. Asliye Ceza Mahkemesinin 22/11/2016 tarihli ve 2016/642 esas, 2016/811 sayılı kararı ile sanığın TCK’nın 191/1. ve 62. maddeleri gereğince 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve 6545 sayılı Kanunun 68. maddesi ile değişik TCK’nın 191/9. ve 5320 sayılı Kanunun geçici 7/2. maddesi uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına, CMK’nın 231/8. maddesi gereğince beş yıl denetim süresine tabi tutulmasına, CMK’nın 231/8-c. maddesi gereğince bir yıl süre ile denetimli serbestlik tedbirine tabi tutulmasına karar verildiği, kararın 31/03/2017 tarihinde itiraz edilmeden kesinleştiği ve denetimli serbestlik tedbirinin infazı için Batman Denetimli Serbestlik Müdürlüğüne gönderildiği,
7- Batman Denetimli Serbestlik Müdürlüğünün 12/10/2017 tarihli ve 2017/733 DS sayılı çağrı yazısının 23/10/2017 tarihinde tebliğ edildiği, müdürlüğe başvurmaması nedeniyle dosyanın kapatılarak ... Cumhuriyet Başsavcılığına gönderildiği,
8- ... 24. Asliye Ceza Mahkemesinin 11/09/2018 tarihli ve 2018/349 esas, 2018/772 sayılı kararı ile müdürlükçe 23/10/2017 tarihinde bir kez tebligat yapıldığı, ikinci kez tebligat yapılmadığı, ısrar koşulunun oluşmadığı gerekçesiyle denetimli serbestlik tedbirinin devamına karar verildiği, kararın 05/10/2018 tarihinde itiraz edilmeden kesinleşerek infaza gönderildiği,
9- Batman Denetimli Serbestlik Müdürlüğünce infaz işlemlerine başlandığı, uyarılmasına rağmen yükümlülük ihlalinde bulunduğu gerekçesiyle dosyanın kapatılmasına karar verildiği,
10- ... 24.Asliye Ceza Mahkemesinin kanun yararına bozma istemine konu 06/10/2020 tarihli ve 2019/710 esas, 2020/498 sayılı kararı ile hükmün aynen açıklanmasına, sanığın TCK’nın 191/1. ve 62. maddeleri gereğince 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, kararın temyiz edilmeden kesinleştiği,
Anlaşılmıştır.
B-) Kanun Yararına Bozma İstemi:
Kanun yararına bozma istemi ve ihbar yazısında;
“Kullanmak için uyuşturucu ve uyarıcı madde bulundurmak suçundan sanık ..."nun, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 191/2. maddesi uyarınca 1 yıl süre ile denetimli serbestlik tedbirine tabi tutulmasına dair ... 3. Sulh Ceza Mahkemesinin 22/01/2008 tarihli ve 2007/1102 esas, 2008/53 sayılı kararını müteakip, sanığın yasal süre içerisinde denetimli serbestlik müdürlüğüne başvurmadığı gerekçesiyle, 5237 sayılı Kanun"un 191/1, 62 /1, 50/1-a ve 52. maddeleri uyarınca 6.000,00 Türk lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına dair ... 3. Sulh Ceza Mahkemesinin 11/11/2019 tarihli ve 2008/278 esas, 2009/1739 sayılı kararının, Yargıtay 9. Ceza Dairesinin 07/06/2016 tarihli ve 2015/5533 esas, 2016/5727 karar sayılı ilamı ile bozulmasını müteakip, yeniden yapılan yargılama sonucu sanığın 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 191/1 ve 62. maddeleri uyarınca 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, 5320 sayılı Kanun"un geçici 7/2. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 231/8. maddesi uyarınca 5 yıl süre ile denetimli süresi belirlenerek anılan Kanun"un 231/8-c maddesi gereğince 1 yıl süre ile rehber görevlendirilmesi suretiyle denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına dair ... 24. Asliye Ceza Mahkemesinin 22/11/2016 tarihli ve 2016/642 esas, 2016/811 sayılı kararını müteakip, sanığın denetim serbestlik müdürlüğüne başvurmadığı gerekçesiyle, yeniden yapılan yargılama neticesinde anılan hükmün açıklanmasına ve sanığın 5237 sayılı Kanun"un 191/1 ve 62. maddeleri uyarınca 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına dair ... 24. Asliye Ceza Mahkemesinin 06/10/2020 tarihli ve 2019/710 esas, 2020/498 sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
Dosya kapsamına göre, sanık hakkında ... 3. Sulh Ceza Mahkemesinin 11/11/2019 tarihli ve 2008/278 esas, 2009/1739 sayılı kararı ile 6.000,00 Türk lirası adli para cezasına hükmedildiği, anılan kararın Yargıtay 9. Ceza Dairesinin 07/06/2016 tarihli ve 2015/5533 esas, 2016/5727 karar sayılı ilamı ile bozulmasını müteakip yeniden yapılan yargılama sonucunda sanığın ... 24. Asliye Ceza Mahkemesinin 22/11/2016 tarihli ve 2016/642 esas, 2016/811 sayılı kararı ile 10 ay hapis ile cezalandırılmasına karar verildiği, 6545 sayılı Kanun’un 65. maddesi ile 5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun"a eklenen geçici 7. maddenin 2. fıkrasında yer alan, “Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla Türk Ceza Kanununun 191 inci maddesinde tanımlanan suç nedeniyle yürütülen kovuşturmalarda, hakkında daha önce denetimli serbestlik veya tedavi tedbiri uygulanmayan kişilerle ilgili olarak 191 inci madde hükümleri çerçevesinde hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilir.” şeklindeki düzenleme uyarınca, 5271 sayılı Kanun"un 231. maddesindeki şartlar aranmaksızın hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verileceği, bu durumda sanık hakkında hükmolunan 10 ay hapis cezasının, Yargıtay bozma ilamı öncesinde sanığın 6.000,00 Türk lirası adli para cezası ile
cezalandırıldığı ve sanık lehine kazanılmış hak oluşturduğu anlaşıldığından, yukarıda anılan maddeler uyarınca hükmolunan 10 ay hapis cezasının paraya çevrilmeden, yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmemiştir.” denilerek ... 24. Asliye Ceza Mahkemesinin 06/10/2020 tarihli ve 2019/710 esas, 2020/498 sayılı kararının 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca bozulması istenilmiştir.
C-) Konunun Değerlendirilmesi:
Sanık ... hakkında, 22/02/2007 tarihinde işlediği kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan yapılan yargılama sonucunda, ... 3. Sulh Ceza Mahkemesinin 22/01/2008 tarihli ve 2007/1102 esas, 2008/53 sayılı kararı ile 5560 sayılı Kanun ile değişik 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 191/2. maddesi uyarınca 1 yıl süre ile denetimli serbestlik tedbirine tabi tutulmasına karar verildiği, sanığın kanuni süresi içerisinde denetimli serbestlik müdürlüğüne başvurmadığı gerekçesiyle, ... 3. Sulh Ceza Mahkemesinin 11/11/2019 tarihli ve 2008/278 esas, 2009/1739 sayılı kararı ile, 5237 sayılı TCK’nın 191/1, 62 /1, 50/1-a ve 52. maddeleri uyarınca 6.000,00 Türk lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, sanığın temyizi üzerine Yargıtay 9. Ceza Dairesinin 07/06/2016 tarihli ve 2015/5533 esas, 2016/5727 karar sayılı ilamı ile hükmün bozulmasını takiben yeniden yapılan yargılama sonucunda ... 24. Asliye Ceza Mahkemesinin 22/11/2016 tarihli ve 2016/642 esas, 2016/811 sayılı kararı ile sanığın 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 191/1. ve 62. maddeleri uyarınca 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, 5320 sayılı Kanunun geçici 7/2. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 231/8. maddesi uyarınca 5 yıl süre ile denetimli süresi belirlenerek CMK’nın 231/8-c. maddesi gereğince 1 yıl süre ile rehber görevlendirilmesi suretiyle denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına karar verildiği, sanığın denetim serbestlik müdürlüğüne başvurmadığı gerekçesiyle, yeniden yapılan yargılama sonucunda ise, ... 24. Asliye Ceza Mahkemesinin 06/10/2020 tarihli ve 2019/710 esas, 2020/498 sayılı kararı ile hükmün açıklanmasına ve sanığın 5237 sayılı Kanunun 191/1 ve 62. maddeleri uyarınca 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Sanık hakkında ... 3. Sulh Ceza Mahkemesinin 11/11/2009 tarihli ve 2008/278 esas, 2009/1739 sayılı kararı ile 6.000,00 Türk lirası adli para cezasına hükmedildiği, kararın Yargıtay 9. Ceza Dairesinin 07/06/2016 tarihli ve 2015/5533 esas, 2016/5727 karar sayılı ilamı ile bozulmasını takiben yeniden yapılan yargılama sonucunda sanığın ... 24. Asliye Ceza Mahkemesinin 22/11/2016 tarihli ve 2016/642 esas, 2016/811 sayılı kararı ile 10 ay hapis ile cezalandırılmasına karar verildiği, Yargıtay bozma ilamı öncesinde sanığın 6.000,00 Türk lirası adli para cezası ile cezalandırıldığı ve sanık lehine kazanılmış hak oluşturduğu gözetilmeden sanığın 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve yükümlülüklerine uymaması üzerine de bu hükmün açıklanmasına karar verilmesi kanuna aykırı olup kanun yararına bozma istemi yerinde görülmüştür.
D-) Karar:
Yukarıda açıklanan nedenlerle kanun yararına bozma istemi yerinde görüldüğünden; ... 24. Asliye Ceza Mahkemesinin 06/10/2020 tarihli ve 2019/710 esas, 2020/498 sayılı kararının 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesinin 3. fıkrası gereğince kanun yararına BOZULMASINA, CMK’nın 309. maddesinin 4. fıkrasının (a) bendi uyarınca gerekli işlemin yapılması için, dosyanın Adalet Bakanlığına iletilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesine, 24/11/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.