14. Hukuk Dairesi Esas No: 2019/3972 Karar No: 2019/7872
Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2019/3972 Esas 2019/7872 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davalılar aleyhine satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil talebiyle açılan davada, tebligatın usulsüz yapıldığı gerekçesiyle dosyanın mahalline iadesine karar verildi. Tebligat Kanunu'nun 10/2 ve 21/2. maddeleri gereği, muhatapların adres kayıt sistemindeki adresine doğrudan tebligat yapılamaz. İlk olarak bilinen veya gösterilen en son adresine normal şekilde tebligat yapılmalı, muhatap bulunamazsa araştırmalar yapılarak tebligatın kendisine ulaşması gerekir. Yeni adresi de tespit edilemeyen muhatabın tebligatı çıkartılan mercie geri gönderilmeli, ancak bu aşamadan sonra adresin muhatabın adres kayıt sistemindeki yerleşim yeri adresi olduğu belirtilerek açık mavi zarf kullanılarak tebligat yapılabilir.
14. Hukuk Dairesi 2019/3972 E. , 2019/7872 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesi
Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 05.01.2017 gününde verilen dilekçe ile satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 10.05.2018 tarihli hükmün istinaf yoluyla incelenmesi davalılar vekili tarafından talep edilmiştir. Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesince istinaf talebinin esastan reddine dair verilen kararın Yargıtayca, duruşmalı olarak incelenmesi davalılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
-K A R A R-
7201 sayılı Tebligat Kanunu, 19/01/2011 tarihinde yürürlüğe giren 6099 sayılı Kanununla değiştirildikten sonra, gerçek kişilere yapılacak tebligatla ilgili olarak iki aşamalı bir yol benimsenmiştir. 1)Bu kanun değişikliğine göre, muhattabın adres kayıt sistemindeki adresine, Kanunun 21/2. maddesi uyarınca doğrudan tebligat yapılması mümkün değildir. Muhataba çıkarılan ilk tebligat, öncelikle bilinen veya gösterilen en son adresine, mavi renkli zarf kullanılmaksızın ve adres kayıt sistemindeki adres olduğuna ilişkin şerh verilmeksizin Kanunun 10. maddesine göre normal bir şekilde çıkarılmalıdır. Muhatabın bu adreste bulunmaması durumunda, tebliğ memurunca Kanunun 20 ve 21. maddesinin birinci fıkrası ile Tebligat Yönetmeliğinin 29. maddesi uyarınca, muhatap lehine olan araştırmalar yapılarak tebligatın kendisine ulaşması ve bilgilendirme işlemlerinin yerine getirilmesi gerekir. 2)Muhatabın gösterilen adresten sürekli olarak ayrılması ve yeni adresinin de tebliğ memurunca tespit edilmemesi durumunda, tebliğ evrakının tebligatı çıkaran mercie geri gönderilmesi gerekir. Ancak bu aşamadan sonra, Kanunun 10/2 ve Yönetmeliğin 16/2. maddeleri nazara alınarak tebliğ evrakının açık mavi renkli zarfla, adresin muhatabın adres kayıt sistemindeki yerleşim yeri adresi olduğu belirtilerek, Kanunun 21/2. maddesine göre tebliği mümkün olabilecektir. Tebligat Kunununun 10/2 ve 21/2. maddeleri farklı şekilde yorumlanarak, başka adresi bilinmediği gerekçesiyle muhatabın adres kayıt sistemindeki yerleşim yeri adresine doğrudan doğruya 21/2. maddesine göre tebligat çıkartılması ve bu hükme göre tebliğ edilmesi, yukarıda belirtilen hükümlere aykırı olduğundan ve muhatabın savunma hakkını kısıtlayacağından usulüne uygun değildir. Yukarıda açıklanan ilkeler ışığında somut olaya gelince; dahili davalılardan ..."e yargılamanın tüm aşamalarındaki tebligatların ve gerekçeli karar tebligatının yukarıda açıklanan ilke ve kurallara aykırı olarak TK"nin 10/2. maddesi gözardı edilmek suretiyle, adına önceden hiçbir tebligat çıkarılmadan ve yasal şartları oluşmadan doğrudan doğruya TK"nin 21/2. maddesine göre yapıldığı ve usulsüz olduğu görülmüştür. Bu nedenle adı geçen davalıya 7201 sayılı Tebligat Kanunu ve Tebligat Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmelik hükümlerine uygun şekilde gerekçeli kararın tebliği sağlanarak ve yasal temyiz süresi beklendikten sonra temyiz incelemesi yapılmak suretiyle Dairemize gönderilmesi için dosyanın MAHALLİNE İADESİNE, 19/11/2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi.