Esas No: 2022/4878
Karar No: 2022/5679
Karar Tarihi: 09.05.2022
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2022/4878 Esas 2022/5679 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davacı, Bakanlığa bağlı bir merkezde çalışırken 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile kadroya geçtiğini ve ücretinin kadroya geçmeden önce belirlendiği halde daha sonra düşürüldüğünü ileri sürerek fark ücret, prim, ikramiye, fazla çalışma ücreti, yol-yemek ücreti vb. alacaklarını talep etmiştir. İlk Derece Mahkemesi, davanın kısmen kabulüne karar vermiştir. Ancak, Bölge Adliye Mahkemesi önceki kararı kaldırmış, Daire de davacının taleplerinin kısmen reddedilmesi gerektiği kararı vermiştir. Dosyadaki belgelere göre, davacının temel ücreti her dönem açıkça belirlenmemiştir ve kadroya geçiş sonrasında ücretinde düşüş gerçekleştirilmiştir. İşçi aleyhine yapılan bu düzenleme, yazılı olarak işçiye bildirilmeden ve onayı alınmadan yapıldığından geçerli değildir. Bu nedenle, Mahkeme fark ücretlerindeki düşüşü dikkate alarak karar vermelidir. İlgili kanun maddeleri: 696 sayılı KHK, 375 sayılı KHK, 4857 sayılı İş Kanunu'nun 22. ve 62. maddeleri.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen tespit-alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararı taraflarca temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; davacının 2008 yılında davalı Bakanlığı ait ... Çocuk Evleri Koordinasyon Merkezi Müdürlüğünde bakım elemanı olarak alt işverenler nezdinde çalışmaya başladığını, 2014 yılından itibaren bakım koordinatörü olarak çalışmaya devam ettiğini, 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname (696 sayılı KHK) ile özel hizmet alımı personelinin kadroya geçiş işlemlerinin yapılması üzerine davacının da 02.04.2018 tarihinde kadroya geçtiğini, kadroya geçmeden önce aylık ücretinin asgari ücretin %65 fazlası olarak belirlendiği ve bu ücretle geçişinin yapıldığını, ancak geçişten 3 ay sonra ücretinin davalının tek taraflı işlemi ile asgari ücretin %55 fazlasına düşürüldüğü gibi devam eden zamanlarda da asgari ücretin %65 fazlası üzerinden ödemeler yapılmadığından fark alacakları oluştuğunu ileri sürerek fark ücret, prim, ikramiye, fazla çalışma, hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil, yol-yemek ücreti, gece vardiyası zammı ve ilave tediye ücretinin tahsilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının sürekli işçi kadrosuna atandıktan sonra sözleşmeye göre ödemelerin yapıldığını ve fark alacağı bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 22.10.2020 tarihli ve 2020/90 Esas, 2020/464 Karar sayılı kararıyla; davacının temel ücretinin asgari ücretin %65 fazlası olduğu, ancak ödemeler buna uygun yapılmadığından fark alacakları bulunduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin 14.04.2021 tarihli ve 2021/624 Esas, 2021/939 Karar sayılı kararıyla; İlk Derece Mahkemesince yapılan değerlendirme ile İlk Derece Mahkemesi kararı yerinde bulunarak istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1.Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairemizin 13.09.2021 tarihli ve 2021/7247 Esas, 2021/11612 Karar sayılı ilâm ile davalı tarafın diğer itirazları yerinde görülmeyerek kadroya geçişte taraflar arasında sözleşme yapıldığı ve temel ücretin asgari ücretin %65 fazlası olduğuna ilişkin belirleme yapılmadığı, buna göre fark ücret, ikramiye ve ilave tediye istemlerinin reddi gerektiği, fazla çalışma, yol yardımı, ulusal bayram ve genel tatil ücreti ile gece zammı alacaklarının ise taraflar arasında imzalanan 01.04.2018 tarihli sözleşmede belirlenen ücrete göre hesaplanması gerektiği gerekçesiyle karar bozulmuştur.
B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile bozma ilâmına uyulmuş, bilirkişiden ek rapor alındıktan sonra, bozma ilâmı gereği fark ücret, ikramiye ve ilave tediye istemlerinin reddine karar verilmiştir. Fazla çalışma, yol yardımı, ulusal bayram ve genel tatil ücreti ile gece zammı alacakları ise bozma ilâmı gereği taraflar arasındaki sözleşme ile belirlenen ücretten hesaplanmış ve bu kalemlerde fark alacak bulunduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı ve davalı vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1.Davacı vekili temyiz dilekçesinde; davanın sadece temel ücret tespitinde yüzdelik dilime yönelik bir dava olmadığını, bu talepleri yanında kadroya geçiş sonrası ücretin ilk 3 ay asgari ücretin %65 fazlası olarak ödendikten sonra davacı rızası olmadan oranın %55'e düşürüldüğünü, kadroya geçerken davacının önceki hakları saklı tutulduğundan temel ücretin asgari cüretin %65' i oranında tespiti gerektiği gibi geçişten 3 ay sonra ücretin davacı onayı olmadan düşürülmesinin de hatalı olduğunu ileri sürmüştür.
2. Davalı vekili temyiz dilekçesinde; davacının çalıştığı yerin ev tipi sosyal hizmet birimi olduğunu ve bu nedenle Mahkeme'nin görevli olmadığını, esasa yönelik ise davacıya ücretlerinin mevzuata uygun şekilde ödendiğini ve davacının fark alacağı bulunmadığını belirterek kararın bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davacının temel ücretinin belirlenmesi ve fark alacakları bulunup bulunmadığı hususlarında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
696 sayılı KHK ile 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname hükümleri, 4857 sayılı İş Kanunu'nun (4857 sayılı Kanun) 22 nci ve 62 nci madde hükümleri.
3. Değerlendirme
1.Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davalı vekilinin tüm, davacı vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2. İş sözleşmesinin esaslı unsurlarından olan ücret unsurunda işçi aleyhine yapılacak bir değişikliğin geçerli olabilmesi için bunun 4857 sayılı Kanun'un 22 nci maddesinde belirtilen koşullar çerçvesinde gerçekleştirilmesi gerekmektedir. Ücrette yapılacak indirimin yazılı olarak işçiye bildirilmesi üzerine işçinin de bu değişikliği altı iş günü içerisinde yazılı olarak kabul etmesi durumunda ücrette yapılacak değişiklik geçerli hâle gelir.
3. Somut uyuşmazlıkta, davacının 696 sayılı KHK sonrası davalı nezdinde sürekli işçi kadrosuna geçirildiği ve geçiş sırasında taraflarca imzalanan 01.04.2018 tarihli iş sözleşmesi imzalandığı, sözleşmede ücret miktarı yazılmayıp ilgili mevzuat hükümlerine göre belirlenen toplu iş sözleşmesi hükümlerinin uygulanacağının belirtildiği anlaşılmıştır. Buna göre ve yukarıda belirtilen bozma ilâmında açıklandığı üzere iş sözleşmesinde açıkça her dönem geçerli asgari ücretin belli bir oranı seviyesinde ücret ödeneceği öngörülmediğinden davacının buna ilişkin istemi yerinde değildir.
4. Dosyada mevcut bordrolarda, kadroya geçiş sonrası 2018 yılı Nisan, Mayıs ve Haziran aylarında ücret açıkça "As. Ücr. %65+%4 " olarak gösterilmiş ve yevmiye de 116,08 TL olarak belirlenmiştir. Ancak Temmuz ayına gelindiğinde ücret "As. Ücr. %55+%4 " şeklinde belirlenerek yevmiye de 113,41 TL' ye düşürülmüştür. Bu işleme davacının onayının da alınmadığı anlaşılmaktadır.
5. Yukarıda açıklandığı üzere 4857 sayılı Kanun'un 22 nci maddesi gereği işçi aleyhine yapılan bu değişiklik onayı alınmadığından davacıyı bağlamaz. Her ne kadar yukarıda yazılı bozma ilâmında bu hususa değinilmemiş ise de bu durum maddi hatadan kaynaklanmakta olup maddi hataya dayalı bozma ilâmı taraflar lehine usuli kazanılmış hak oluşturmaz.
6. Açıklanan nedenlerle Mahkemece, 2018 yılı Temmuz ayından itibaren davacı aleyhine yapılan ücretteki düşüş gözetilip bu yönde fark alacakları belirlenerek sonuca gidilmelidir.
VII. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,
Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,
Peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde davacıya iadesine,
09.05.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.