Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/17037 Esas 2019/2123 Karar Sayılı İlamı

11. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/17037
Karar No: 2019/2123
Karar Tarihi: 28.02.2019

Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/17037 Esas 2019/2123 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Asliye Ceza Mahkemesi tarafından yapılan yargılamada, sanık resmi belgede sahtecilik suçundan mahkum edilmiştir. Mağdur adına düzenlenen sürücü belgesi için verilen cezada isabetsizlik olmadığına karar verilmiştir. Ancak mağdur adına düzenlenen nüfus cüzdanı ve pasaport yönünden ise iki ayrı sahtecilik suçunun işlendiği ve tek hüküm kurulması aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır. TCK'nin 53. maddesi uygulanırken Anayasa Mahkemesi kararının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür. Yargılama sürecindeki işlemler hukuka uygun yapılmış, deliller ve dosyadaki bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırılmıştır. Kurulan hükümlerde eleştiri dışında bir aykırılık bulunmamıştır ve sanık müdafi'inin temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir. TCK'nin 53. maddesi, Anayasa Mahkemesi'nin 08.10.2015 tarihli, 2014/140 esas ve 2015/85 karar sayılı iptal kararının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Kanun Maddeleri:
- 5237 sayılı TCK'nin 53. maddesi

11. Ceza Dairesi 2017/17037 E. , 2019/2123 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : Mahkumiyet

Mağdur ... adına düzenlenen sürücü belgesinin düzenleme ve en son kullanım tarihine kadar geçen süre gözetildiğinde, sürücü belgesi nedeniyle kurulan mahkûmiyet hükmüne yönelik mahkemenin takdir ve uygulanmasında bir isabetsizlik görülmemiş; mağdur ... adına düzenlenmiş nüfus cüzdanı ve pasaport yönünden düzenleme tarihlerine göre eylemin iki ayrı sahtecilik suçunu oluşturduğu gözetilmeyerek, tek hüküm kurulmuş olması aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
5237 sayılı TCK’nin 53. maddesinin uygulanmasında, Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli, 2014/140 esas ve 2015/85 karar sayılı iptal kararının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Yargılama sürecindeki işlemlerin hukuka uygun olarak yapıldığı, iddia ve savunmada ileri sürülen görüşler ile delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışılarak değerlendirildiği, vicdanî kanının deliller ve dosyadaki bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, fiillerin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, fiillere uyan suç tipi ile yaptırımların doğru biçimde belirlenip uygulandığı, kurulan hükümlerde eleştiri dışında bir aykırılık bulunmadığı anlaşılmış; sanık müdafiinin temyiz nedenleri yerinde görülmemiş olduğundan, hükümlerin ONANMASINA, 28.02.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.