Esas No: 2018/5053
Karar No: 2021/6438
Karar Tarihi: 23.12.2021
Danıştay 3. Daire 2018/5053 Esas 2021/6438 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
ÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2018/5053
Karar No : 2021/6438
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : … Tekstil Sanayi İç ve Dış Ticaret Limited Şirketi
VEKİLLERİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVALI) : … Vergi Dairesi Müdürlüğü/…
İSTEMİN KONUSU : … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararına yöneltilen istinaf başvurusuna ilişkin … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı şirketin, 2015 yılı işlemlerinin incelenmesi sonucu düzenlenen 01/03/2017 tarihli vergi inceleme raporu uyarınca adına salınan vergi ve cezalardan oluşan kamu alacağının güvence altına alınması amacıyla 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun'un 13. maddesinin 3. bendi uyarınca alınan 21/03/2017 tarihli ihtiyati haciz kararı uyarınca … tarih ve … sayılı haciz bildirisiyle banka hesabı üzerine uygulanan ihtiyati haczin kaldırılması istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Davalı idarece yapılan ve dosyaya ibraz edilen tespitler nedeniyle borçları karşılıksız bırakmak amacıyla mal varlıklarını ve mevcutlarını elden çıkardığından bahisle hakkında … Asliye Hukuk Mahkemesi nezdinde E:… sayısı ile tasarrufun iptali davası açılan davacının mallarını kaçırma ve el değiştirme ihtimali bulunduğundan bahisle muhtelif banka hesaplarına ihtiyati haciz uygulanmasında hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle dava reddedilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: İstinaf başvurusunun, usul ve hukuka uygun olduğu sonucuna varılan Vergi Mahkemesi kararının kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği gerekçesiyle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Henüz tahakkuk etmemiş vergi ve cezalar hakkında kamu alacağının güvenceye bağlanması amacıyla ihtiyati haciz uygulanabileceği, tarh ve tebliğ üzerine davaya konu edilmekle tahsili duran vergi ve cezalar hakkında bu yola başvurulamayacağı, hakkında düzenlenen ödeme emirlerinin vergi mahkemesi kararlarıyla iptal edildiği, davalı idarece adına 01/03/2017 tarihli vergi inceleme raporu düzenlendikten sonra ihtiyati haciz kararı alındığı, bu nedenlen banka hesapları ve gayrimenkulleri üzerine ihtiyati haciz uygulanamayacağı ileri sürülerek kararın bozulması istenilmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davacı adına Temmuz ve Ağustos 2015 dönemindeki ihracat kaynaklı yüksek tutarlı katma değer vergisi iadesi dolayısıyla tanzim edilen katma değer vergisi tasdik raporu üzerine Gelir İdaresi Başkanlığı ve davalı idarece iktisadi, ticari ve teknik icaplara uymayan bir takım olumsuzluklar tespit edilerek 19/11/2015 tarihli yazı ile ayrıntılı bir vergi incelemesi sonucu tespit edilecek tutarın iadesinin yapılması, söz konusu rapor öncesinde yapılacak iade taleplerinin de yine yaptırılacak incelemeye göre sonuçlandırılması gerektiğinin belirtildiği, bu kapsamda 2016 yılında başlatılan takip işlemleri sırasında davacı, kanuni temsilcisi ve ortakları elden çıkarttıkları malvarlıklarının önemli bir kısmını kullanmaya devam ettiğinden muvazaalı tasarrufların iptaline yönelik açılan davanın halen derdest olduğu, davacı ile kanuni temsilcisi ve ortakları adına uygulanan e-hacizlere karşı açılan davaların haciz işlemine dayanak teşkil eden ödeme emirlerinin iptal edildiği gerekçesiyle kaldırıldığı, haksız alınan iadenin iadesi yönünde düzenlenen 01/03/2017 tarihli vergi inceleme raporunun davalı idareye ulaşmasının ardından dava konusu ihtiyati haciz kararının alınarak uygulandığı belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmaktadır.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ … 'IN DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin reddi gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Üçüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Temyiz isteminin reddine,
2. … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararının ONANMASINA,
3. Davacıdan 492 sayılı Harçlar Kanununa bağlı (3) sayılı Tarife uyarınca … -TL maktu harç alınmasına,
4. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 50. maddesi uyarınca, kararın taraflara tebliğini ve bir örneğinin de belirtilen Vergi Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine, 23/12/2021 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.