Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/3595
Karar No: 2019/5116

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2018/3595 Esas 2019/5116 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2018/3595 E.  ,  2019/5116 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : BURSA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 5. HUKUK DAİRESİ

    TÜRK MİLLETİ ADINA


    Taraflar arasında görülen davada Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 14/11/2017 tarih ve 2015/1501 E- 2017/1237 K. sayılı kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi"nce verilen 27/04/2018 tarih ve 2018/264 E- 2018/338 K. sayılı kararın Yargıtay"ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, müvekkilinin davalı şirket ortaklarından ...’nın sözleşme ve iş garantisi vermesi üzerine sadece davalı şirkete hizmet vermek amacıyla Kavalcı Nakliyat isimli şirketi kurduğunu ve müvekkili ile davalı şirket arasında 2014 yılında taşıma sözleşmesi yapıldığını, bu sözleşmenin 2015 sonuna kadar devam edeceğinin zımnen kararlaştırıldığını, bu sözleşmeye istinaden davacı şirkete ait emtiaların 2014 yılı boyunca taşınarak 821.667,73 TL’lik taşıma işi yapıldığını, 2015 yılı Ocak ayından itibaren mazot litre fiyatlarının değişme ihtimaline istinaden sözleşmenin belirlenen şartlarda yenilendiğini ve her ay belirlenen şartlarda sözleşmeyi devam ettirdiklerini, 2015 yılı Ağustos ayından itibaren hiçbir gerekçe gösterilmeden müvekkiline iş verilmemeye başlandığını, müvekkilinin şifahi uyarıları ve akabinde yazılı ihtarnamesinin sonuç vermemesi üzerine sözleşmeyi feshetmek durumunda kaldığını, sözleşmenin feshi nedeniyle menfi ve müsbet zararlarının oluştuğunu ileri sürerek sözleşmeye güvenilerek yapılan araç kiralama işleminin bedeli olarak 123.900 TL ve sözleşmenin ifa edilmemesi nedeniyle mahrum kalınan kazanç kaybı olarak 25.000.- TL de dahil olmak üzere toplamda 150.000.- TL"nin temerrüt tarihi olan sözleşmenin feshinden itibaren işleyecek ticari reeskont faizi ile birlikte tahsilini istemiştir.
    Davalı vekili; taraflar arasında belirli süreli yazılı taşıma sözleşmesi bulunmadığını, var olduğu iddia edilen taşıma sözleşmesinin müvekkiline 2015 yılı sonuna kadar taşıma işinin davacı tarafa yaptırılacağına dair bir edim yüklemediğini, sözleşmenin 2015 yılı sonuna kadar geçerli olduğuna dair müvekkilinin bir beyanının bulunmadığını, davacı tarafın bu yönde bir taahhüt olmamasına rağmen araç kiralamasının basiretli bir tacir davranışı olmadığını, müvekkilinin davacının yaptığı iş karşılığı olan borcunu ödediğini, müvekkiline yüklenecek bir kusurun bulunmadığını ve davacının müsbet zarar talebinde bulunamayacağını savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece tüm dosya kapsamına göre, davacı ile davalı şirket arasında belirli bir süre için davalıyı tüm nakliye işlerini davacıya yaptırma mecburiyetine sokan bir sözleşme bulunmadığı, davalının nakliye işleri ile ilgili olarak başka nakliye firmalarıyla da çalışmasının taraflar arasındaki ilişkiye aykırılık teşkil etmeyeceği, davacı tarafından dosyaya sunulan belgenin fiyat teklifi niteliğinde olup teklifin kabulüne dair herhangi bir belge de bulunmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
    Karara karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
    Bursa Bölge Adliye Mahkemesince, tüm dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebeplerine göre ilk derece mahkemesinin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı ve taraflar arasındaki sözleşme feshedilmiş olduğundan davacının müsbet zarar talebinde bulunması mümkün değilse de menfi zarar talep edilebileceği, ancak taraflar arasında belirli süreli ve bağlayıcı nitelikte bir sözleşme ilişkisi kurulduğunun dahi ispatlanamadığı, yine incelenen ticari defter kayıtlarından da davalı yanın uzun süredir davalı dışında başka nakliye firmaları ile de çalıştığı, taraflar arasındaki ticari ilişkinin dayanağını teşkil eden belgenin fiyat teklifi niteliğinde olup teklife 2015 yılı sonuna kadar bağlı kalınacağına dair bir delil ibraz edilmediği, davacı tarafça sözleşmenin 2015 yılı sonuna kadar devam edeceği inancıyla kiralanan kamyon ve römorklara 123.900,00 TL kira bedelinin nakden ödendiği iddia edilmiş ise de ticari defter kayıtlarında nakit ödemeye dair bir kayda rastlanmadığı, davacının zarar kalemi olarak belirttiği kira bedelleri nedeniyle davalının sorumluluğunun bulunmadığı, taraflar arasındaki ticari ilişkinin devam ettiği döneme yönelik olarak davacının borcunun bulunmadığının da tarafların kabulünde olduğu gerekçesiyle, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
    Bölge Adliye Mahkemesi kararı, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK"nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK"nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK"nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 8,50 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 09/09/2019 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi