22. Hukuk Dairesi Esas No: 2012/10473 Karar No: 2013/1672
Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2012/10473 Esas 2013/1672 Karar Sayılı İlamı
22. Hukuk Dairesi 2012/10473 E. , 2013/1672 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA : Davacı, icra takibine yapılan itirazın iptali, icra-inkar tazminatının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme, isteğin reddine karar vermiştir. Hüküm süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı işveren, davalının istifa ederek işten ayrıldığını, bu nedenle iş sözleşmesinde belirtilen cezai şartın tahsili için icra takibi yaptıklarını ancak davalının itiraz ettiğini belirterek itirazın iptaline karar verilmesini talep etmiştir Davalı, 14.09.2007 tarihli ve bir yıl süreli sözleşme devam ederken 23.05.2008 tarihli sözleşmenin kendisine imzalatıldığını, okumadığını, işini kaybetme korkusu ile imzaladığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece davalının çalışmaya zorlanmak kastı ile ikinci iş sözleşmesinin yapıldığını, ikinci iş sözleşmesinin fiilen uygulanmadığını belirterek davanın reddine karar verilmiştir Karar davacı tarafından temyiz edilmiştir. Somut olayda taraflar arasında 14.09.2007 tarihinden itibaren bir yıl süre ile geçerli olan iş sözleşmesi devam etmekte iken bu sözleşmenin süresi sona ermeden 23.05.2008 tarihinde yine bir yıl süreli ve karşılıklı feshe bağlı cezai şart hükmü içeren ikinci bir iş sözleşmesi yapıldığı, davalınında 05.08.2008 tarihli dilekçe ile ilk iş sözleşmesinin sona erdiği 14.09.2008 tarihi itibariyle istifa ettiğini bildirdiği, davalının davacı işyerinde fen ve teknoloji öğretmeni olarak çalıştığı sabittir. Buna göre Milli Eğitim Müdürlüğünce onaylanması işlemlerinin 2008-2009 yılı eğitim dönemi başına yetişmesi amacıyla tarafların karşılıklı anlaşmaya vararak ve cezai şart hükmü de içeren 23.05.2008 tarihli iş sözleşmesini imzaladıkları, davalının iradesinin sakatlandığına ilişkin delilde bulunmadığı dikkate alındığında mahkemece BK 161. maddeside dikkate alınarak davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken reddine karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 04.02.2013 tarihinde oyçokluğu ile karar verildi. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, kararın onanması gerekir görüşünde olduğumdan sayın çoğunluğun bozma kararına katılamıyorum. 04.02.2013