
Esas No: 2022/3311
Karar No: 2022/5736
Karar Tarihi: 10.05.2022
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2022/3311 Esas 2022/5736 Karar Sayılı İlamı
9. Hukuk Dairesi 2022/3311 E. , 2022/5736 K."İçtihat Metni"
BÖLGE ADLİYE
MAHKEMESİ : ... 47. Hukuk Dairesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
İLK DERECE
MAHKEMESİ : ... 24. İş Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre ve diğer temyiz şartları yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verilmiştir.
Davalı vekilince temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılmasının istenilmesi üzerine, işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 10.05.2022 günü tayin edilerek taraflara tebligat gönderilmiştir.
Duruşma günü davalı vekili Avukat Melis Genç ile davacı vekili Avukat... geldiler.
Duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmaya son verildi.
Dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalı Şirketin Türkmenistan Aşkabat projelerinde 24.09.2014-09.09.2016 tarihleri arasında çalıştığını, ücretinin net 2.600,00 USD olduğunu, 650,00 USD tutarındaki kısmının elden avans olarak ödendiğini, bakiyesinin ise banka hesabına yatırıldığını, çalışma saatlerinin hafta içi altı gün 07.00 - 21.00 arasında olduğunu, ayda iki pazar da 07.00 -17.00 saatleri arasında çalıştığını, resmî ve dini bayram tatillerinde çalışmasının devam ettiğini, iş sözleşmesinin herhangi bir ihbar öneli verilmeden sonlandırıldığını, ihbar tazminatının 2.301,00 USD kısmının ödendiğini, geriye 1.340,00 USD bakiye ihbar tazminatı alacağının mevcut olduğunu, işverenden ödenmeyen toplam 615,00 USD ücret alacağının bulunduğunu belirterek ihbar tazminatı ile birlikte bir kısım işçilik alacaklarının davalıdan tahsilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının müvekkili Şirkette 24.09.2014-09.09.2016 tarihleri arasında çalıştığını, ücretinin 1.444,00 USD olarak belirlendiğini, davacıya 2.301,46 USD ihbar tazminatı ödendiğini, davacının fazla çalışma hak edişlerinin her ay ücreti ile birlikte ödendiğini, bazı aylarda ödemenin eksik olduğunun tespit edilmesi üzerine 614,60 USD ve 2.340,00 USD fazla çalışma alacağının ödendiğini, tüm hak ve alacaklarının banka kanalıyla ödendiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dosyada yer alan bilgi ve belgeler ile tanık beyanları birlikte değerlendirildiğinde; fesih tarihindeki aylık ücretin net 2.600,00 USD olduğu, iş sözleşmesinin sona ermesi ile ilgili herhangi bir kayıt, delil sunulmadığı, dosya kapsamından davacının iş sözleşmesine davalı tarafından son verildiğinin anlaşıldığı, davacının kıdemi de dikkate alınarak altı haftalık ihbar tazminatına hak kazandığı, tanık beyanlarından davacının 27,75 saat fazla çalışma yaptığı, Ramazan Bayramlarında bir gün, Kurban Bayramlarında iki gün izin kullanıp diğer tatil günlerinde çalıştığı, pazar çalışmasını kanıtladığı, davacının gerçek ücretinin 2.600,00 USD olarak belirlendiği bu sebeple davacının toplam 615,00 USD eksik ücreti alacağı bulunduğu, hüküm kurulurken işverence yapılan ödemelerin de dikkate alındığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle davacı tarafından dosyaya sunulan delillerin kabulünün mümkün olmadığını, belgelerin davalı şirketin kaşesini içermediğini ve belgelerde imza bulunmadığını, ücretin 2.600,00 USD olarak kabul edilmesinin hatalı olduğunu, davacının ücret alacağı bulunmadığını, davacının gerçek ücreti üzerinden hesaplanan ihbar tazminatının ödendiğini, davacı tarafından fazla çalışma, hafta tatili ile ulusal bayram ve genel tatil çalışması yapıldığına ve ücretlerin ödenmediğine dair herhangi bir yazılı delil sunulmadığını, davacı tarafın iddialarını ispatlayamadığını, davacıya fazla çalışmasının karşılığının ödendiğini, bilirkişi raporunda 54 hafta tatili gününde çalışma yapıldığı değerlendirilmiş olmakla birlikte hesaplama yapıldığında çıkması gereken meblağın 7.020,00 USD olduğunu, raporda açık bir işlem hatası bulunduğunu, tüm yıllar için 2.600,00 USD üzerinden fazla çalışma, ulusal bayram ve genel tatil hesaplaması yapılmasının hatalı olduğunu, önceki dönem ücretleri hesaplanırken son ücreti üzerinden geriye doğru asgari ücrete oranlanarak hesaplama yapılması gerektiğini, fazla çalışma hesaplamasından ulusal bayram ve genel tatil günlerinin dışlanması gerektiğini, davalı Şirkete karşı davası bulunan ve davacının çalışmasına dair birebir görgüsü bulunmayan husumetli tanıkların beyanlarının hükme esas alınmasının hatalı olduğunu, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, bu talep kabul görmeyecek ise en az %60 indirim yapılmasını beyan ederek İlk Derece Mahkemesi kararının bozularak kaldırılmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacı tanıklarının beyanları ile diğer delillerin birbirini tamamlaması sebebiyle davacının ücretinin bankaya yatırılan 1.950,00 USD ile elden ödenen 650,00 USD toplamı olan 2.600,00 USD olarak kabul edilmesi ve buna göre hesaplama yapılmış olmasının doğru olduğu, aynı tanıkların işverene karşı davaları olmasının tanıklığı başlı başına geçersiz kılmayacağı gibi tanık anlatımlarını değerden düşürücü bir sebep de sayılamayacağı, davacı ... hakkında gerçek dışı beyanda bulunduğu yönünde ciddi ve inandırıcı delil ileriye sürülüp ispatlanmamış olmakla işin ve işyerinin özellikleri de değerlendirilerek davacı tanık beyanına itibar edilemeyeceği yönündeki davalı vekilinin istinaf itirazlarının yerinde olmadığı, davacı iddialarından tanıkların beyanları ile örtüşen kısım alınmak suretiyle haftada 27,75 saat fazla çalışıldığının kabulünün yerinde olduğu, ayrıca dosyaya sunulan yurtdışı giriş çıkış kayıtlarındaki bilgiler ile yıllık izin formları dikkate alınarak davacının Türkiye'de bulunduğu süreler düşülmek suretiyle fazla çalışma saatinin belirlendiği, işyerinin Türkmenistan'da olması sebebiyle ulusal bayram ve genel tatil günlerinin bu ülkedeki tarihlere göre tespit edilip davacının Ramazan Bayramında bir gün, Kurban Bayramında ise iki gün izin kullandığı varsayılarak hesaplama yapılmasının doğru olduğu, davacının 42 günlük izin alacağının karşılığı 3.640,00 USD olduğu halde sadece 2.021,46 USD ödendiği, yani fazla yıllık izin ödemesi tahsil etmediği, ödemenin eksik olduğu ve yıllık izin alacağının halen bulunduğu yolunda açıklama yaptığı, bu durumda da davalı tarafın 2.021,46 USD fazla ödeme yapıldığı gerekçesine dayalı takas mahsup iddiasını kanıtlayamadığı, bilirkişi raporunda hesaba esas alınan 54 hafta tatili karşılığı alacağın raporda saat ücreti olarak hesaplandığı ve Mahkemece bu hesaba göre karar oluşturulduğu, davalı tarafın bu yöndeki istinafının yerinde olduğu, davacı vekili dava dilekçesinde ihbar tazminatı alacağının 1.340,00 USD olduğunu beyan etmiş olduğundan talep aşılarak ihbar tazminatına hükmedildiği anlaşılmakla, bu yöndeki istinafın yerinde olduğu gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddenin birinci fıkrasının (b) bendinin (2) nci alt bendi gereğince İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili, somut uyuşmazlıkta Türkmenistan hukukunun uygulanması gerektiğini, belirsiz alacak davası şartlarının bulunmadığını, davacının ücretinin hatalı tespit edildiğini, davacı tanıklarının husumetli olduklarını, davacı ile farklı işyerlerinde çalıştıklarını ve davacının çalışma düzenini bilemeyeceklerini, hesaplanan fazla çalışma ücreti, hafta tatili ücreti ile ulusal bayram ve genel tatil ücretinden yapılan indiriminin yetersiz olduğunu belirterek kararı temyiz etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, aylık ücretin ve fazla çalışma, hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil çalışmasının ispatı ile bu alacaklardan yapılan indirimin oranı ile ilgilidir.
2. İlgili Hukuk
4857 sayılı İş Kanunu'nun (4857 sayılı Kanun) 32, 41, 44, 46, 47, 63 ncü maddeleri.
3. Değerlendirme
1. 4857 sayılı Kanun'un 63 üncü maddesinde çalışma süresi haftada en çok 45 saat olarak belirtilmiştir. Ancak tarafların anlaşması ile bu normal çalışma süresinin, haftanın çalışılan günlerine günde onbir saati aşmamak koşulu ile farklı şekilde dağıtılabileceği ilkesi benimsenmiştir. Kanun'un 41 inci maddesine göre fazla çalışma, kanunda yazılı koşullar çerçevesinde haftalık 45 saati aşan çalışmalardır.
2. Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp ispatlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
3. Fazla çalışmanın ispatı konusunda iş yeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın bu tür yazılı belgelerle ispatlanamaması durumunda tarafların dinletmiş oldukları tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada gözönüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır. Fazla çalışmanın yazılı delil ya da tanıkla ispatı imkan dahilindedir. İşyerinde çalışma düzenini bilmeyen ve bilmesi mümkün olmayan tanıkların anlatımlarına değer verilemez.
4. Fazla çalışmaların uzun bir süre için hesaplanması ve miktarın yüksek çıkması hâlinde Yargıtayca son yıllarda uygun bir indirim yapılması gerektiği istikrarlı uygulama hâlini almıştır.
5. Aynı ilkeler, hafta tatili ile ulusal bayram ve genel tatil günlerindeki çalışmanın ispatı bakımından da geçerlidir.
6. Çalışma yaşamında daha az vergi ya da sigorta primi ödenmesi amacıyla zaman zaman, iş sözleşmesi veya ücret bordrolarında gösterilen ücretlerin gerçeği yansıtmadığı görülmektedir. Bu durumda gerçek ücretin tespiti önem kazanır. İşçinin kıdemi, meslek unvanı, fiilen yaptığı iş, işyerinin özellikleri ve emsal işçilere ödenen ücretler gibi hususlar dikkate alındığında imzalı bordrolarda yer alan ücretin gerçeği yansıtmadığı şüphesi ortaya çıktığında, bu konuda tanık beyanları gözetilmeli ve işçinin meslekte geçirdiği süre, işyerinde çalıştığı tarihler, meslek unvanı ve fiilen yaptığı iş bildirilerek sendikalarla, ilgili işçi ve işveren kuruluşlarından emsal ücretin ne olabileceği araştırılmalı ve tüm deliller birlikte değerlendirilerek bir sonuca gidilmelidir.
7. Yukarıda yapılan açıklamalar ile dosya kapsamındaki deliller bütün olarak değerlendirildiğinde; temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının ve kararın gerekçesinin dosya kapsamına uygun olduğu görülmüştür.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davalı vekilinin yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
Davacı yararına takdir edilen 3.815,00 TL duruşma vekalet ücreti ile aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz eden davalıya yükletilmesine,
10.05.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.