Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/40
Karar No: 2019/7843
Karar Tarihi: 19.11.2019

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2019/40 Esas 2019/7843 Karar Sayılı İlamı

14. Hukuk Dairesi         2019/40 E.  ,  2019/7843 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


    Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 04.07.2014 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil talebi üzerine yapılan muhakeme sonunda; davalı şirket aleyhine açılan davanın pasif husumet yokluğundan reddine, davalı ... aleyhine açılan davanın kabulüne dair verilen 21.06.2017 günlü hükmün Yargıtayca, duruşmalı olarak incelenmesi davalılar vekili tarafından istenilmekle, tayin olunan 19.11.2019 günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davalılar vekili Av. ... ile karşı taraftan davacı vekili Av. ... geldiler. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelenlerin sözlü açıklamaları dinlendi. Duruşmanın bittiği bildirildi. İş karara bırakıldı. Bilahare dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:

    KA R A R

    Dava, yükleniciden temlik alınan şahsi hakka dayalı tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir.
    Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tapuda ...,... ada 2 parselde kayıtlı 6. Kat, 23 numaralı mesken niteliğindeki bağımsız bölümün İzmir 25. Noterliğinin 04/10/2012 tarih, ... yevmiye numaralı gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ile, davalı müteahhit şirketi temsile yetkili müdürü ... "ın arsa sahiplerine vekaleten 156.180 TL bedelle sattığını, satış bedelinin de nakden ödendiğini, satış vaadi sözleşmesi imzadan hemen sonra 09/10/2012 tarih ... yevmiye ile tapu siciline müvekkili tarafından şerh ettirildiğini gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi konu, ... ada, ... parsele kayıtlı 6. kat, 23 No"lu bağımsız bölüm mesken niteliğinde olan taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının iptali ile tapu kaydının davacı müvekkili adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı ... vekili, dava konusu gayrimenkulün ...,... ’de bulunması sebebiyle Karşıyaka Mahkemelerinin yetkili olduğunu, davanın yetkisiz mahkemede açıldığını, yüklenicinin edimini tam ve eksiksiz yerine getirmediğini, davacı ile davalı şirket arasında adi ortaklık ilişkisinin bulunduğunu, davayı açmakta haksız olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
    İzmir 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/312 Esas, 2014/519 Karar sayılı ilamında mahkemenin görevsizliğine, İzmir Tüketici Mahkemesinin görevli ve yetkili olduğuna karar verilmiştir.
    İzmir 5. Tüketici Mahkemesinde yargılama devam ederken davalı ... vekilinin verdiği cevap dilekçesinde; dava konusu satış vaadi sözleşmesinin vekalet yoluyla yapılmış olduğunu, vekalet yoluyla yapılan satış vaadi sözleşmesinden doğacak uyumsuzluklarda husumetin vekile değil vekil edilen kişiye yöneltilmesi gerektiğini, bu nedenle husumet itirazında bulunduklarını, esas yönünden ise müvekkili ile davacı arasındaki hukuki ilişkinin dava dilekçesinde beyan edildiği şekilde olmadığını, davacının beyanlarının gerçeği yansıtmadığını, taraflar arasındaki hukuki ilişkinin 04/10/2012 tarihli Gayrimenkul Satış Vaadi Sözleşmesinden önce başladığını, diğer arsa sahipleri ile müvekkili şirket arasında İzmir 30. Noterliğinin ... yevmiye No"lu 29/09/2009 tarihli Düzenleme Şeklinde Gayrimenkul Satış Vaadi ve Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmesinin akdedildiğini, bu tarihten sonra davacının iş bu sözleşmeden kaynaklı elde edilecek kardan pay almak amacıyla arsa sahipleri ile müvekkil şirket arasındaki sözleşmede yer alan müvekkili şirket edimlerine maddi destek sağladığını, bu maddi desteğin teminatı olarak da müvekkil şirketçe davacıya dava konusu edilmiş taşınmazlar dışında bir çok bağımsız bölümle ilişkili olarak satış vaadi sözleşmesi yapılarak tapuya şerh ettirildiğini, gerçek bir satış vaadi sözleşmesi olmadığını tescil talebinin konu edilemeyeceğini, açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    İzmir 5. Tüketici Mahkemesinin 03.11.2015 tarihli, 2015/1404 Esas, 2015/1567 Karar sayılı ilamıyla dava dilekçesinin görev nedeni ile reddi ile mahkemenin görevsizliğine, kararın kesinleşmesinden itibaren dosyanın görev uyuşmazlığının giderilmesi için, Yargıtay 20. Hukuk Dairesine gönderilmesine karar verilmiştir.
    Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 16.03.2016 tarihli, 2016/687-3326 E. K. sayılı ilamıyla İzmir 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin yargı yeri olarak belirlenmesine karar verilmiştir.
    İzmir 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 16.06.2016 tarihli, 2016/180-250 E. K. sayılı ilamıyla mahkememizin yetkisizliğine, yetkisizlik nedeniyle davanın reddine, karar kesinleştiğinde ve istem halinde dosyanın yetkili Karşıyaka Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir
    Karşıyaka 2. Asliye Hukuk Mahkemesince, davalı ... Ltd. Şti. yönünden açılan dava dilekçesinin pasif husumet yokluğu nedeniyle usulden reddine, davanın kabulü ile, gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi nedeniyle ...,... ilçesi, ... mahallesi, 22454 ada, 2 parsel, 6. kat ... No"lu bağımsız bölüm tapu kaydının iptali ile davacı adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir.
    Hükmü, davalılar vekili temyiz etmiştir.
    Dosya içerisinde bulunan Denizli 2. Sulh Ceza Hakimliğinin 26.09.2016 tarih, 2016/2979 D. İş sayılı mahkeme kararıyla davacı ..."in tüm taşınmaz ve haklarına el konulduğu, söz konusu kararın 05.10.2016 tarihinde dava konusu taşınmazın tapu kaydına şerh edildiği anlaşıldığından davacı ..."in aktif dava husumeti öncelikle araştırılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekir.
    Davacı ..."in aktif dava ehliyetinin olduğunun anlaşılması halinde; davalılar arasında resmi şekilde düzenlenen 29.09.2009 tarihli arsa payı karşılığı inşaat yapım sözleşmesi uyarınca, davalı yüklenicinin diğer davalıların maliki olduğu ... ada 2 parsel sayılı arsa üzerine bir bina yapım işini yüklendiği sözleşmede tek katların mal sahiplerine çift katların arsa sahiplerine ait olduğu kararlaştırılmıştır. Davacı ile davalı arsa sahiplerine vekaleten yüklenici şirketin yetkili müdürü arasında yapılan ve dava konusu 23 numaralı bağımsız bölüm ile birlikte on adet taşınmazın satışının vaat edildiği 04.10.2012 tarihli satış vaadi sözleşmesinin düzenlendiği anlaşılmıştır.
    Mahkemece, dava konusu dairenin yükleniciye mi yoksa arsa sahiplerine mi düştüğü araştırılarak, dava konusu dairenin arsa sahiplerine düştüğünün anlaşılması halinde satış vaadi sözleşmesi arsa sahiplerine vekaleten yapıldığından şimdiki gibi davanın kabulüne karar verilmelidir.
    Dava konusu dairenin yükleniciye düştüğünün tespit edilmesi halinde dava yükleniciden temlik alınan şahsi hakka dayalı tapu iptal ve tescil davası olarak nitelendirileceğinden bu tür davalarda mahkemece öncelikle yüklenicinin edimini (eseri meydana getirme ve teslim borcunu) yerine getirip getirmediğinin, ardından sözleşme hükümlerindeki iskan koşulu (oturma izni) v.s. diğer borçlarını ifa edip etmediğinin açıklığa kavuşturulması zorunludur. Bunun için de davaya konu temlik işleminin geçerli olup olmadığı, arsa maliki ile yüklenici arasında düzenlenen arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince yüklenicinin borçlarının neler olduğunun sözleşme hükümleri çerçevesinde incelenip değerlendirilmesi gerekmektedir.
    Davacının arsa sahibi ile yüklenici arasında düzenlenen arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince yükleniciye bırakılması kararlaştırılan bağımsız bölümü yükleniciden temlik alması halinde arsa sahibini ifaya zorlayabilmesi için bazı koşulların varlığı gerekir. Türk Borçlar Kanununun 188. maddesi gereğince; “Borçlu, devri öğrendiği sırada devredene karşı sahip olduğu savunmaları, devralana karşı da ileri sürebilir.” Buna göre temliki öğrenen arsa sahibi, temlik olmasaydı önceki alacaklıya (yükleniciye) karşı ne tür defiler ileri sürebilecekse, aynı defileri yeni alacaklıya (temlik alan davacıya) karşı da ileri sürebilir. Temlikin konusu, yüklenicinin arsa sahibi ile yaptığı sözleşme uyarınca hak kazandığı gerçek alacak ne ise o olacağından, temlik eden yüklenicinin arsa sahibinden kazanmadığı hakkı üçüncü kişiye temlik etmesinin arsa sahibi bakımından bir önemi bulunmamaktadır. Diğer taraftan, yüklenici arsa sahibine karşı edimini tamamen veya kısmen yerine getirmeden kazanacağı şahsi hakkı üçüncü kişiye (davacıya) temlik etmişse, üçüncü kişi (davacı) Türk Borçlar Kanununun 97. maddesi hükmünden yararlanma hakkı bulunan arsa sahibini ifaya zorlayamaz.
    Yapılan bu genel açıklamalardan sonra, mahkemece, sözleşmeye göre dava konusu dairenin, yüklenici şirkete ait olduğu anlaşılması halinde mahallinde keşif yapılarak, 29.09.2009 tarihli eser sözleşmesi uyarınca inşaatın fiziki seviyesi saptanmalı, bu konuda teknik bilirkişilerden denetime elverişli rapor alınmalı, eksik iş varsa bu işlerin bedeli saptanmalı, ayrıca sözleşme uyarınca yüklenicinin yükümlülükleri arasında bulunan inşaat ile ilgili olarak ödenmesi gerekli belediye hissesi, SGK primleri, Maliyeye yapılacak ödemeler ve sair ödemelerin bulunup bulunmadığı Belediye, SGK ve Maliyeden yazışma yapılarak saptanmalı, eksik iş bedeli ve varsa borçlarını depo etmesi için davacıya mehil verilmeli, bu bedeller depo edildiğinde sözleşme ifa ile sonuçlanmış olacağından istemi hüküm altına almalı, aksi takdirde arsa sahipleri yönünden dava reddedilmelidir.
    SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 2.037 TL Yargıtay duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine, peşin yatırılan temyiz harcının istek halinde yatıranlara iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 19.11.2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi.











    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi