Esas No: 2022/5522
Karar No: 2022/5840
Karar Tarihi: 11.05.2022
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2022/5522 Esas 2022/5840 Karar Sayılı İlamı
9. Hukuk Dairesi 2022/5522 E. , 2022/5840 K."İçtihat Metni"
BÖLGE ADLİYE
MAHKEMESİ : ... 25. Hukuk Dairesi
DAVA TÜRÜ : İŞLETME DÜZEYİNDEKİ OLUMLU YETKİ TESPİTİNE İTİRAZ
İLK DERECE
MAHKEMESİ : ... 23. İş Mahkemesi
Taraflar arasındaki yetki tespiti davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili vekili dava dilekçesinde; davalı Bakanlıkça tanzim edilen yetki tespit belgesi içeriğinde “işletme” tanımlamasının yapıldığını, belgenin ise “işletme yetki tespiti olarak değil” hukuka aykırı surette “işyeri yetki tespiti” olarak oluşturulduğunu, bahse konu yetki tespit belgesi içeriğinde aynı işkolunda müvekkili Şirket ve bağlı işyerleri yönünden “işyeri Yetki Belgesi” tanzim edildiğinin belirtildiğini, bu işyerlerinin, davalı Şirket merkezi (...) ve davalı Şirket ...Şubesi olarak gösterildiğini, oysa 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu'nun ( 6356 sayılı Kanun) “Tanımlar” kenar başlıklı 2 nci maddesinin birinci fıkrasının (d) bendinde “Bir gerçek veya tüzel kişiye ya da bir kamu kurum veya kuruluşuna ait aynı işkolundaki birden çok işyerini kapsayan sözleşme”nin, işyeri toplu iş sözleşmesi olarak değil, işletme toplu iş sözleşmesi olarak tanımlandığını, davalı Bakanlığın dava konusu belgeyi, hatalı surette “işyeri açısından yetki tespit belgesi olarak” tanzim ettiğini, 6356 sayılı Kanun'un 34 üncü maddesinin ikinci fıkrasında yer alan “Bir gerçek ve tüzel kişiye veya bir kamu kurum ve kuruluşuna ait aynı işkolunda birden çok işyerinin bulunduğu işyerlerinde, toplu iş sözleşmesi ancak işletme düzeyinde yapılabilir.” hükmünün sunulu açıklamaları teyit ettiğini, Bakanlığın tanzim ettiği "Yetki Tespit Belgesi" evrakının hatalı olduğunu ortaya koyduğunu, davalı Bakanlığın yetki tespiti belgesini “aynı işkolunda müvekkil şirket ve bağlı işyerlerine” yönelik düzenlediği yazılı olmasına karşın, belgenin bu tespite rağmen “işyeri Tespit Belgesi” olarak nitelendirilmesinin sunulacak itirazlardan arî olarak mevzuattaki tanımlamaları yok sayan ve kendi içinde çelişen bir aykırılık olduğunu, bu hususta davanın esasına girilmeksizin yetki tespiti belgesinin iptalinin gerektiğini, davalı Şirket üretim kompleksinin; ...Cam ve Metal Sanayi A.Ş., ...Cam ve Metal Sanayi A.Ş., ...Metal Şube ve ...Cam ve Metal Sanayi A.Ş. ...Şube’den oluştuğunu, burada ana faaliyet kolunun metal işleri olduğunu, adı geçen fabrika kompleksinde çeşitli metal üretimleri ile metal üretimine bağlı cam üretimi yapıldığını, davalı Şirket merkezinin ise ... ... Kavaklı Mahallesi ... Caddesi No:10/1 adresinde olduğunu, bu yönüyle müstakil bir işy eri olmadığını, kül halinde bir işletme söz konusu olduğundan, yetki tespitinin işletme düzeyinde yapılması gerektiğini, başvuru esaslarına göre davalı işçi sendikasının, davalı Bakanlığa müracaat ederken kendisinde bulunan üyelik fişlerini, yetki için başvurduğu tarihten itibaren 3 iş günü içerisinde işverene vermek zorunda olduğunu, davalı Sendika tarafından davalı Kuruma belirtilen liste veya herhangi bir belge ve bilginin de verilmediğini, davalı Sendikanın, yetki müracaatında bulunduğu işkolunda yasa ve yönetmelikler ile öngörülen %1 işkolu barajını aşıp aşmadığının belirsiz olduğunu, davalı ...-İş Sendikasının, davalı Şirkette metale bağlı cam çalışanlarını dikkate alarak yetki tespiti müracaatında bulunduğunu, davacının ana faaliyet alanının metal olduğu, bu müracaatın kabulünün mümkün olmadığını, bilindiği üzere %1’lik oranın, Bakanlığın her sene ocak ve temmuz aylarında yayımladığı istatistiklere göre belirlendiğini, davalı Sendikanın da yetki belgesi başvurusunda bulunduğu ve yetki belgesi aldığı 2021 yılı Ocak ayına ilişkin olarak cam veya metal işkollarında bu koşulu sağlayıp sağlamadığının tespit edilmesi gerektiğini, davalı Şirkette ana faaliyet cam olmadığından, davalı Sendikanın cam alanında %1 asgari eşiğini geçtiği düşünülse dahi, ana faaliyeti metal olan davacı bünyesinde zaten işkolu bakımından faaliyette bulunması imkânı bulunmadığını, davalı Bakanlıkça davacı Şirkete gönderilen “Yetki Tespiti Yazısı” içeriğinde davalı Sendikanın davalı Bakanlığa başvuruda bulunduğu 18.01.2021 tarihinde davacı Şirket işyerlerinde mevcut işçi sayısının 55 olduğu, davalı Sendikaya üye işçi sayısının ise 32 olduğunun belirtildiğini, davalı Bakanlığın “Yetki Tespiti Yazısı” içeriğinde yaptığı nitelendirmelerin hem işyeri/işletme ayrımı bakımından, hem davacı işyerleri/işletmesinde çalışan işçi sayısı bakımından, hem işyerinin/işletmenin faaliyet kolu bakımından hem de davalı Sendikanın müvekkil işyeri/işletmenin faaliyet kolu kapsamında yer almayan bir sendika olması bakımından hatalı ve hukuka aykırı olduğunu, davacı Şirketin ana faaliyet alanının metal olduğunu, 1206134 sicil numaralı davacı Şirket ana üretim merkezinin, yalnızca metal ürünleri üretimi ile iştigal ettiğini, davacı Şirketin ana sözleşmesinin değiştiğinin de 23.01.2020 tarihli Ticaret Sicil Gazetesi’nde yayınlandığını, davacı Şirketin unvanının ...Cam Sanayi Anonim Şirketi iken, 13.01.2020 tarihli Yönetim Kurulu kararı ve 15.01.2020 tarihli Genel Kurul kararı ile ... olarak değiştiğini, 17.01.2020 tarihinde Ticaret Siciline ... olarak tescil edildiğini, 23.01.2020 tarihli ve 10000 sayılı Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi’nin 555, 556, 557, 558 inci sayfalarında ilan olunduğunu, davacı Şirketin sadece cam değil metal işlerini, üretimlerini, satış ve pazarlamalarını ve bilumum işleri faaliyet alanına ana konu olarak soktuğunu, 31.01.2020 tarihinde Ticaret Sicili'ne ... Metal Şube'nin tescil edildiğini, 05.02.2020 tarihli ve 10009 sayılı Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi’nin 407 nci sayfasında ilan olunduğunu, davacı Şirketin, metal alanında ve metale bağlı olarak kısmen cam alanında kombine çalışan ve üretim yapan bir şirket olduğunu, hâlihazırda bünyesinde 205 çalışan bulunduğunu, yetki tespit belgesi içeriğine 1206134 sicil nolu ana üretim merkezi ve burada çalışan personellerin dâhil edilmediğini, davacı şirketin ağırlıklı meşgalesinin;
“g) Profillerden yapılan her türlü (havlupan, banyopan borulu radyatör) Rulo sacdan yapılan her türlü panel radyatör alüminyum bu mamullerin imalatında kullanılan hammadde ve yardımcı maddelerin alım satımı ithalatı ve ihracatını yapmak,
h) Plastik hammadde ve Yardımcı Hammaddeden yapılan her türlü Plastik Boru ve türevleri ile bağlantı parçaları Plastik enjeksiyon ürünleri ile plastik mamul ve yarı mamuller ile bunların imalatında kullanılan Hammadde ve yardımcı maddelerin alımı, satım ve dahili ticaretini yapmak,
ı) Her türlü kalorifer radyatörü ve bina ısıtılmasında kullanılması cihazları aparatları ve malzemesi rulo saç demir profil alüminyum profil lama köşebent boru sıhhi tesisat ve inşaat malzemelerin üretimi ithalini ihracını ve dahili ticaretini yapmak,
i) Her türlü demir çimento kiremit tuğla alçı boya fayans seramik nalburiye ve kalorifer malzemesi saç profil lama köşebent boru elektrot ve sıhhi tesisat ve inşaat malzemelerinin imalini ve ithalatını ihracatını ve dahili ticaretini yapmak bunları işleyerek çeşitli mamuller üretecek atölye ve tesisler kurmak ve işletmek,
l) Her türlü radyatör ısıtma cihazı su buharı klima tesisatı kalorifer tesisatının üretimi alımı satımı ihracatı ve ithalatını yapmak,
Yukarıda belirtilen işlerin yürürlükteki ve yürürlüğe girecek mevzuat hükümleri çerçevesinde hukuka uygun olarak gerçekleştirilebilmesi” şeklinde düzenlendiğini, metal bölümünün iş yaptığı taşınmaz alanının mülkiyeti ve de metal üretiminin yapıldığı tüm teknoloji, makineler ve know-how, bizzat davacı Şirkete ait olduğunu, cam üretiminin yapıldığı taşınmaz, teknoloji, know-how ve makinelerin davacı Şirkete ait olmayıp, cam bölümünün varlığının metal bölümünün varlığına bağlı olduğunu, davacı Şirket bünyesinde ağırlıklı faaliyetin 12 No.lu işkolu olan metal alanında cereyan ettiğini, bu nedenle 11 No.lu işkolunda faaliyet gösteren davalı Sendikaya verilen yetkinin iptalinin gerektiğini, bu sebeple; 6356 sayılı Kanun'un 41 nci maddesi hükmü mucibince, davalı Sendikaya yetki belgesi düzenlenmesi hususunda alınacak olan sayı kriterinin, diğer bölümlerde (cam) istihdam olunan 55 kişi ile sınırlı olmadığını, tüm işletme nezdinde yani ana faaliyet alanı olan metal bölümünde ve buna bağlı diğer bölümlerde istihdam olunan toplam 205 kişi olduğunu, ana iş olan metale yardımcı iş olan camın da yine ana işkolu olan metal kapsamında telakki edilmesi gerektiğinden, davalı Sendikaya yetkisi dâhilinde olmayan bir alanda yetki verilmesinin doğru olmadığını, davacı Şirket varlığı ve devamlılığının 1206134 sicil numaralı üretim merkezi olan metal birimi üzerinden yürütüldüğünü, satış ve cirolarının, istihdam ve sermaye gücünün metal üzerinden gerçekleştiğini, bu nedenlerle haklı davanın kabulüne, T.C. Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı Çalışma Genel Müdürlüğünce tanzim edilen 20.01.2021 tarihli ve E-10864794-103.02-132530 sayılı “Yetki Tespit Belgesi”nin iptaline, davalı ... Sendikasının 6356 sayılı Kanun hükümleri çerçevesinde müvekkil Şirket ile toplu iş sözleşmesi yapmaya yetkili olmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
1.Davalı ... vekili cevap dilekçesinde; Bakanlık tarafından düzenlenen yetki tespit yazısının mevzuata uygun olarak işletme düzeyinde düzenlendiğini, davalı sendikanın 18.01.2021 tarihli yazı ile davacıya ait 1194090-045 Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) Sicil No.lu işyerinde çoğunluğu sağladığına ilişkin yetki tespiti belgesi düzenlenmesini talep ettiğini, Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı Çalışma Genel Müdürlüğü tarafından da 20.01.2021 tarihli ve E-10864794-103.02-132530 sayılı tespit yazısının düzenlendiğini, bu yazıda işverene ait işyerinde 55 kişinin çalıştığı ve sendikanın üye sayısının 32 olduğunun belirtildiğini, yetki tespit yazısında 1553213.034 ve 1194090.045 SGK sicil No.lu 11 No.lu işkolunda faaliyet gösteren işyerlerinin dikkate alındığını davalı Sendikanın işyeri düzeyinde de işletme düzeyinde de çoğunluğu sağladığını, davalı Sendikanın, davalı işveren Şirket nezdinde çalışan ve sendika üyesi olan işçilerin listesini davalı işverene bildirme zorunluluğu bulunmadığını, davalı Sendikanın 11 No.lu işkolunda %1’in çok üzerinde üyeye sahip olduğunu, T....-İş Sendikasının yurt genelinde örgütlü olan, bağlı bulunduğu 11 No.lu işkolunda 26 binin üzerinde üyeye sahip olduğunu, davalı Sendikanın davacı işletmede toplu iş sözleşmesi (TİS) imzalamak için Kanun'un aradığı gerekli çoğunluğu sağladığını, davacı Şirkete ait 1553213.034 ve 1194090.045 SGK sicil No.lu işyerlerinin, 11 No.lu işkolunda faaliyet gösterdiğini, bu iki işyerinin, 6356 sayılı Kanun anlamında işletme olduklarını, bir gerçek veya tüzel kişiye ait aynı işkolunda ancak işletme toplu iş sözleşmesi yapılabildiğini, çoğunluk tespitinin başvuru tarihinde davacı işverene ait iki işyerinde fiilen çalışan işçi sayısının 55 olduğunu, dilekçe ekinde 18.01.2021 yetki tespiti talep tarihinde, davacı Şirket işyerinde çalışan işçilerden, T.... İş Sendikasına üye 32 işçinin T.C. kimlik numarası, ad- soyad, üye başlangıç tarihi, işyeri SGK numarası ve işyeri unvanlarının yer aldığını, bu listeden de anlaşılacağı üzere davalı Sendikanın, davacı işverenin ...’de bulunan işyerlerinde işletme düzeyinde çoğunluğu sağladığını, Bakanlık tarafından iki işyeri için yetki tespit belgesi düzenlendiğini, davacı vekilinin dava dilekçesinde; “... davacı şirketin bir işyeri değil işletme olduğunu, asıl faaliyette bulunulan işin 12 nolu metal işkoluna dahil olduğunu, işyerinde çalışan 205 kişiden 150’sinin metal, 55’inin cam alanında çalıştığını, davalı sendikanın çoğunluğu sağlayamadığını ...” iddia ettiğini, 6356 sayılı Kanun'un ikinci maddesinin (d) bendinde işletme toplu iş sözleşmesinin; bir gerçek veya tüzel kişiye ya da bir kamu kurum veya kuruluşuna ait aynı işkolundaki birden çok işyerini kapsayan sözleşme olarak tanımlandığını, davacı işverene ait 12 No.lu işkoluna dâhil metal alanında faaliyet gösteren bir işyeri varsa, bu işyerinin farklı bir işkoluna dâhil, cam faaliyet konusu dışında ayrı bir işyeri olduğunu, cam faaliyet alanında üretim yapan işyerinin, davacı işveren tarafından ayrı işyeri olarak bildirildiğini, Bakanlığın da bu bildirime dayanarak yetki tespit yazısı düzenlediğini, ayrı işyeri olarak bildirilen cam ve metal alanında faaliyet gösteren iki işyerinin işletme olarak değerlendirilmesinin mümkün olmadığını, üretim faaliyetinin büyük kısmının metal ürünler olmasının da, iki işyerinin işletme olduğu anlamına gelmediğini, her şeyden önce bir işverene ait birden çok işyerinde işletme toplu iş sözleşmesi yapılabilmesi için işyerinin aynı işkolunda olması gerektiğini, davacı işverenin iddia ettiği metal ürün faaliyetinin ayrı bir işkolu olan metal işkoluna dâhil olduğunu, bu sebeple bu metal işkoluna dâhil işyerinde çalışan işçilerin yetki tespitinde dikkate alınmasının mümkün olmadığını, farklı işkollarında yer alan işyerlerinin tek bir işyeri yahut işletme olduğu iddiasının işkolu itirazı niteliğinde olduğunu, Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı Çalışma Genel Müdürlüğü tarafından davacı ...Cam ve Metal Sanayi A.Ş. işyerlerinde yeterli çoğunluğa sahip bulunduğuna ilişkin olumlu yetki tespitinin yapıldığını, işyerlerinde çalışan işçi sayısının 55, davalı Sendikaya üye olan işçi sayısının 32 olduğunun ve Kanun'un aradığı gerekli çoğunluğun sağlandığının tespit edildiğine ilişkin yetki belgesinin düzenlendiğini, 6356 sayılı Kanun'un 5 inci maddesinin ikinci fıkrasında; “Yeni bir toplu iş sözleşmesi için yetki süreci başlamış ise işkolu değişikliği tespiti bir sonraki dönem için geçerli olacağı, işkolu tespit talebi ve buna ilişkin açılan davaların, yetki işlemlerinde ve yetki tespit davalarında bekletici neden sayılmayacağı...” hükümlerine yer verildiğini, dava dilekçesinde metal alanında faaliyette bulunduğu iddia edilen işyerinin 12 No.lu metal işkoluna dâhil olduğunu, Bakanlık tarafından yetki tespiti yapılan ve cam alanında faaliyette bulunan işyerinin ise 11 No.lu çimento, toprak ve cam işkoluna dâhil olduğunu, işverenler tarafından SGK nezdinde yapılan işyeri tescil işlemleri ile sigortalı işe giriş ve çıkış bildirimleri, ... ile ilgili Bölge Müdürlüğüne ve Türkiye İş Kurumuna da yapılmış kabul edildiğini, davacı Şirketin bünyesinde bulunan işyeri için SGK’na yapılan bildirimlerde yapılan işin tanımını belirttiğini, buna göre de Kurum tarafından işkolunun belirlendiğini, belirlenen işkoluna karşı Bakanlıktan işkolu tespiti talep edilmediğini, davacı işverenin Kayalıoğlu 3. Caddesi, Akhisar/... adreslerinde faaliyette bulunan işyerleri dışındaki diğer işyerinin ise 11 No.lu toprak, çimento ve cam işkoluna dâhil olmayıp farklı işkoluna girdiğini, bu işyerlerinde yapılan işlerin işveren tarafından yardımcı iş olarak bildirilmediğini, farklı işkollarında bildirim/tescil yapıldığını, bu tescile karşı da işveren tarafından bir itiraz yapılmadığını, işkolu tespit davası da açılmadığını, bu işkolu tespitlerinin kesinleşmiş durumda olduğunu, 6356 sayılıKanun'un 2 nci maddesinin (d) fıkrası uyarınca; işletme toplu iş sözleşmesinin, bir gerçek veya tüzel kişiye ya da bir kamu kurum veya kuruluşa ait aynı işkolundaki birden çok işyerini kapsayabileceğini, bir işverene ait farklı işkollarına dâhil işyerlerinin ve bu işyerlerinde çalışan işçi sayılarının işletme toplu iş sözleşmesinde dikkate alınmasının mümkün olmadığını, davacı işverenin idare faaliyetlerinin yürütüldüğü birimin de yetki tespitinde nazara alınması gerektiği iddiasının esas itibariyle işkolu itirazı niteliğinde olduğunu, davalı Sendikanın davacı işveren işyerinde, işletme düzeyinde yetki için çoğunluğu sağladığını savunarak davanın reddini talep etmiştir.
2. Davalı ... cevap dilekçesinde; davacının ...Cam ve Metal San. A.Ş.’ye ait işyerinde,... İş Sendikasının toplu iş sözleşmesi yapmak üzere Kanun'un aradığı çoğunluğu sağladığına ilişkin davalı Bakanlıkça taraflara gönderilen 20.01.2021 tarihli ve E.10864794 -103.02-132530 sayılı yetki tespitinde, toplu iş sözleşmesi düzeyinin yanlış belirtildiğini, işçi sayısının doğru hesaplanmadığını, sendika üyesi işçi sayısının doğru olmadığını, diğer davalı Sendika ile aynı işkolunda bulunmadıklarının iddia edildiğini, ayrıca Sendika tarafından davacıya sendika üyesi işçilerin listesinin gönderilmediğinin öne sürüldüğünü, 6356 sayılı Kanun'un “Sendika Üyeliği ve Üyeliğin Kazanılması” başlıklı 17 nci maddesinin beşinci bendinde “Sendikaya üyelik, Bakanlıkça sağlanacak elektronik başvuru sistemine e-Devlet kapısı üzerinde üyelik başvurusunda bulunulması ve sendika tüzüğünde belirlenen yetkili organın kabulü ile e-Devlet kapısı üzerinden kazanılır.” ve aynı Kanun'un “Sendika Üyeliğinin Sona Ermesi ve Askıya Alınması” başlıklı 19. maddesinin ikinci bendinde “Her üye, e-Devlet kapısı üzerinden çekilme bildiriminde bulunmak suretiyle üyelikten çekilebilir.” hükümlerinin yer aldığını, 6356 sayılı Kanun'un 41 inci maddesinin yedinci fıkrasında “Bakanlık, yetkili sendikanın belirlenmesinde ve istatistiklerin düzenlenmesinde kendisine gönderilen üyelik ve üyelikten çekilme bildirimleri ile Sosyal Güvenlik Kurumuna yapılan işçi bildirimlerini esas alır.” denildiğini, ayrıca 6356 sayılı Kanun'un 42 nci maddesi gereğince işçi sendikası, işveren sendikası veya sendika üyesi olmayan işveren tarafından yapılan yetki tespit başvuruları karşılanırken, işverenler tarafından SGK'ya yapılan işyerlerine ilişkin tescil ve işçi bildirimlerinin esas alındığını, sendika yetki sisteminde SGK kayıtlarından otomasyon sistemiyle yansıyan bilgiler doğrultusunda işlem yapıldığını, 6356 sayılı Kanun'un 34 üncü maddesinin birinci fıkrasında “Bir toplu iş sözleşmesi aynı işkolunda bir veya birden çok işyerini kapsayabilir.”, ikinci fıkrasında ise “Bir gerçek ve tüzel kişiye veya bir kamu kurum ve kuruluşuna ait aynı işkolunda birden çok işyerinin bulunduğu işyerlerinde, toplu iş sözleşmesi ancak işletme düzeyinde yapılabilir.” düzenlemesinin bulunduğunu; bu itibarla ilgili Kanun maddeleri uyarınca davalı Bakanlığın yapılan yetki tespit başvuruları değerlendirilirken işverenler tarafından SGK'ya yapılan işyeri ve işçi bildirimleri ile Bakanlığa yapılan sendika üyelik ve istifa bildirimlerinin esas alınarak değerlendirildiğini ve aynı işverene ait aynı işkolunda birden fazla işyerinin bulunması hâlinde işletme olarak tespit yapıldığını, 20.01.2021 tarihli ve 132530 sayılı yetki tespit yazısında birden fazla işyeri olduğu ve dolayısıyla işletme düzeyinde yetki tespit işleminin yapıldığının belirtildiğini, belirtilen Kanun hükümleri gereğince 07.11.2013 tarihinden itibaren üyelik ve üyelikten çekilme işlemlerinin artık e-Devlet kapısı üzerinden gerçekleştiğini, bu tarihten itibaren sendikalar tarafından davalı Bakanlığa gönderilen sendikaya üyelik ve üyelikten çekilme formlarının gönderilmesi işlemine 6356 sayılı Kanun ile birlikte son verildiğini, bu nedenle üye kayıt fişlerinin gönderilemediğini, bu uygulamanın mülga kanun döneminde bulunduğunu, 6356 sayılı Kanun'un 41 nci maddesinin beşinci fıkrasında, bir işkolunda çalışan işçilerin %1’inin tespitinde Bakanlıkça her yıl ocak ve temmuz aylarında yayımlanan istatistiklerin esas alındığını, bu istatistiklerde her bir işkolundaki toplam işçi sayısı ile işkollarındaki sendikaların üye sayılarının yer aldığı, yayımlanan istatistikin, toplu iş sözleşmesi ve diğer işlemler için yeni istatistik yayımlanıncaya kadar geçerli olduğunu, yetki belgesi almak üzere başvuran veya yetki belgesi alan işçi sendikasının yetkisini daha sonra yayımlanacak istatistiklerin etkilemediğinin belirtildiğini, 31 Ocak 2021 tarihli ve 31381 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan işkolu tebliğine göre 11 No.lu çimento, toprak ve cam işkolunda faaliyette bulunan T....-İş Sendikası 14.68 işkolu oranı ile, aranan %1’lik işkolu baraj şartını sağladığını, işkolları Yönetmeliği’nin 4 üncü maddesinde “Bir işyerinin hangi işkoluna girdiği konusunda anlaşmazlık çıkması halinde ilgililerin başvurusu üzerine, işkolu o işyerinde yürütülen işin niteliğine göre Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca belirlenir. Bakanlık tespit ile ilgili kararını Resmi Gazete’de yayımlar. Bu tespite karşı ilgililer, 6356 sayılı Kanunun 5. maddesine göre kararın yayımından itibaren onbeş gün içinde dava açabilir.” denildiğini, 6356 sayılı Kanun’un 5 inci maddesi gereği de Bakanlığa işkolu tespiti konusunda başvuru yapılması hâlinde, işyerinin girdiği işkolu konusunda tespit yapılarak Resmî Gazete’de yayımlandığını, ancak yukarıda belirtilen Yönetmelik ve Kanun hükmü gereği işkolu tespiti konusunda herhangi bir başvuru yapılmamış olduğunu, davalı Bakanlığa ulaşan SGK'ya yapılan tescil bilgilerinde işyerinin 11 No.lu çimento, toprak ve cam işkolundan bildirildiğini, 1206134.045 SGK sicil numaralı işyerinin metal işkolunda bulunmakta olduğunu, yetki tespiti için başvuran T....-İş Sendikası ile aynı işkolunda bulunduğunu, bu işyerinde metal işkoluna bağlı sendikalara üye işçiler bulunduğunu, sendikalar sadece kurulu bulunduğu işkolunda faaliyet göstereceğinden, metal işkolunda bulunan sendika üyesi işçiler için T....-İş Sendikasının toplu iş sözleşmesini bağıtlayamadığını, belirtilen gerekçelerden dolayı dava dilekçesinde ileri sürülen iddialara katılma imkânı bulunmadığını, davalı Bakanlığın vermiş olduğu yetki tespiti yazısının mevzuata ve hukuka uygun olarak düzenlendiğini, bu nedenlerle davanın haksız ve mesnetsiz olduğunu savunarak davanın reddini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacı Şirketin davalı Bakanlıkça yapılan yetki tespiti tarihinde ... ...da üretim yapan 2 ayrı şubesinin bulunduğu, metal ve cam şube olarak adlandırabilecek işyerlerinden cam şubenin üretim ve depolama alanlarının toplamının 2.000 m² alan üzerine kurulu olduğu, yetki tespiti tarihinde bordrolu çalışan sayısının 55 olduğu, tesiste cam rodaj işlemi yapıldığı, metal şubenin ise üretim ve depolama alanlarının toplamının 10.000 m² alan üzerine kurulu olduğu, yetki tespiti tarihinde bordrolu çalışan sayısının 159 olduğu, tesiste dekoratif havlupan üretimi yapıldığı, bilirkişi heyet raporu ile yerinde inceleme ile tespit edilen hususlar dikkate alındığında davalı Şirkette metal şubenin daha büyük hacme sahip olduğu, 6356 sayılı Kanun'un 34 üncü maddesi dikkate alınarak tarafların iddia ve beyanları değerlendirildiğinde; işyerinin ... ile ...işyerlerinde toplamda 55 personel bulunduğu ve bu işyerlerinin ikisinin de aynı işkolunda ve davalı Sendika ile aynı işkolunda oldukları, bu 55 personelin yetki tespiti tarihi itibarı ile 32'sinin sendika üyesi olduğu, davacı Şirkete ait havlupan üretimi yapılan ...adresinde bulunan işyerinin ise metal işkolunda olduğu, bu nedenle davalı Sendikaca bahse konu şubede yetki tespiti talep edilemeyeceği ve işkollarının farklı olması nedeni ile bu 2 şubede tüm personel birleştirilmek yolu ile yetki tespiti yapılamayacağı anlaşılmış olmakla Bakanlık tarafından yapılan 20.01.2021 tarihli yetki tespiti işleminin usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili istinaf dilekçesinde; davalı Bakanlığın tanzim ettiği yetki tespit belgesi içeriğinde "işletme" tanımlaması yapmış olmasına karşın belgeyi hukuka aykırı suretle "işyeri yetki tespiti" olarak oluşturduğunu, Mahkemenin bu noktada hiç bir inceleme yapmadığını toplu iş sözleşmesinin birden çok işyerinin bulunduğu işyerlerinde ancak işletme düzeyinde yapılabileceğini, bunun da Bakanlığın tanzim ettiği yetki tespit belgesinin hatalı olduğunu ortaya koyduğunu, bilirkişi görevlendirmesinin hatalı olduğunu, konudan uzak bir rapor düzenlendiğini ve müvekkili Şirketin faaliyet konusunun cam olmayıp panel radyatör ve duşa kabin olduğunu ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması ile davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile ;
"...
Davanın delilleri; davacı şirketin sicil bilgileri, ticaret sicil kayıtları, yetki tespit başvurusu yetki tespit yazısı tarafların sundukları her türlü delil ve belge ile 3 kişilik uzman bilirkişi heyetinin yerinde inceleme yetkisi ile inceleme yaparak düzenlemiş olduğu heyet raporudur.
Bilirkişi heyet raporunun yerinde inceleme ile düzenlendiği davacı işyeinin iki ayrı şubesinin metal ve cam şubesi olarak incelenerek çalışan sayılarının tespit edilip buna göre değerlendirme yapıldığı rapor düzenleyen heyetin dosya kapsamına göre yeterliliğe sahip olduğu ve düzenledikleri raporun dosya kapsamındaki delillerin değerlendirmesi ile denetime imkan sağlar nitelikte olduğu ilk derece Mahkemesi kararının objektif değerlendirmeye dayalı istinaf sebeplerini karşılar yeterli yasal gerekçeye sahip olduğu..." gerekçesiyle davacı tarafın istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde; davalı Bakanlığın tanzim ettiği yetki tespit belgesi içeriğinde "işletme" tanımlaması yapmış olmasına karşın belgeyi hukuka aykırı suretle " işyeri yetki tespiti" olarak oluşturduğunu, Mahkemenin bu noktada hiç bir inceleme yapmadığını, toplu iş sözleşmesi birden çok işyerinin bulunduğu işyerlerinde ancak işletme düzeyinde yapılabileceğinden, bu durumun Bakanlığın tanzim ettiği yetki tespit belgesinin hatalı olduğunu ortaya koyduğunu, bilirkişi görevlendirmesinin hatalı olduğunu, dosyanın aydınlatılması açısından seçilen bilirkişi heyetinin ''hayret verici" olduğu, gerçek mahiyette iştigal alanının tespiti ve davanın esastan çözüme bağlanması için, öncelikle "Cam ve Metal Üretimi" ve "Duşakabin Üretimi" konularında uzman bir bilirkişi tespitine ihtiyaç bulunduğunu, bu konuda da makine, çevre-kimya, elektrik-elektronik konularında uzman bilirkişi incelemeleri ile davanın esası hakkındaki tüm gerçeği ortaya çıkaracağını, konudan uzak bir rapor düzenlendiğini, müvekkili Firmanın faaliyet konusunun cam olmayıp panel radyatör ve duşa kabin olduğunu, sendika üye sayısının tespiti ve savunma hakkını kullanabilmesi için gönderilmesi gereken sendika üyelik fişleri, yetki tespiti ekinde veya sair surette müvekkiline tebliğ edilmediği gibi herhangi bir listenin de gönderilmediğini, müvekkil Şirketin, metal alanında ve metala bağlı olarak kısmen cam alanında kombine çalışan ve üretim yapan bir şirket olup halihazırda bünyesinde 205 çalışan bulunduğu, ancak yetki tespit belgesi içeriğine müvekkil Şirkete ait 1206134 Sicil No.lu ana üretim merkezi ve burada çalışan personelin dâhil edilmediği ileri sürerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davalı Bakanlıkça işletme düzeyinde yapılan olumlu yetki tespitine itiraza ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunun "Toplu İş Sözleşmesinin Yapılması" başlıklı sekizinci bölümünde yer alan 41 inci maddesi ve müteakip maddeleridir.
3. Değerlendirme
Yetki tespitinin davalı Sendikanın başvuru tarihi itibariyle Bakanlık kayıtları esas alınarak yapıldığı, somut uyuşmazlığın hâkimlik mesleğinin gerektirdiği hukukî bilgiyle çözümlenmesi gereken nitelikte olduğu gibi temyizde ileri sürülen itirazların işkolu tespitine ilişkin olup eldeki davaya etkisi bulunmadığından bilirkişilerin vasfına ve raporun içeriğine ilişkin yapılan itirazların sonuca etkisinin bulunmadığı, yine yetki tespiti kararının iki işyeri için yapıldığı ve davalı Bakanlığın kararında bu işyerlerinin SGK sicil numaralarının açıkça gösterilip "işyerlerinde" ibaresinin kullanıldığı ve gerekli nisapların buna göre belirlendiği dikkate alındığında, davalı Bakanlıkça işletme yerine işyeri şeklinde bir nitelendirme yapılmasının, aynı şekilde sendika üyelik fişlerinin davacıya tebliğ edilmemesinin yetki tespitini sakatlayacak esaslı unsurlar olmadığının anlaşılmasına göre bu yönleri hedefleyen temyiz itirazları yerinde görülmemiş ve dosya içeriğine uygun olan Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davacı vekilinin yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
11.05.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.