
Esas No: 2017/13294
Karar No: 2020/1258
Karar Tarihi: 03.02.2020
Nitelikli dolandırıcılık - resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2017/13294 Esas 2020/1258 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : 1- Sanık ... hakkında; nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik suçundan beraat
2- Sanık ... hakkında;
a- TCK"nın 158/1-f-son, 52/2, 62/1, 53 maddeleri gereğince mahkumiyet
b- TCK"nın 204/1, 62/1, 53 maddeleri gereğince mahkumiyet
Nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçundan sanık ...’ın mahkumiyetine ilişkin hükümler, sanık ... tarafından, sanık ...’ın beraatine ilişkin hükümler, O yer C.Savcısı tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanık ..."ın, katılana ait akaryakıt istasyonundan 17.08.2011 tarihine kadar satın almış oldukları akaryakıtın bedeline istinaden, keşidecisinin babası sanık ...’ın olduğu 36.519 TL. bedelli keşideci imzası sahte olarak oluşturulmuş çeki verdiği, çekin tahsil amacıyla bankaya ibrazında karşılığının olmadığının anlaşıldığı, sanık ... tarafından imza inkarında bulunulduğu, bu şekilde sanıkların nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçunu işlediği iddia edilen olayda;
1- Nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçundan sanık ...’ın beraat hükümlerine ilişkin O yer C.Savcısının temyiz talebinin incelenmesinde;
Sanık ...’ın savunmalarında; katılanı tanımadığını ve herhangi bir ilişkisinin olmadığını, 36.519 TL" miktarlı bir çeki kimseye vermediğini belirtmesi, katılan ve dinlenen tanıkların beyanlarında; suça konu çeki sanık ... olduğunu beyan etmeleri, dosya kapsamına göre; sanık ...’ın diğer sanık ...’ın eylemine iştirak ettiğine dair mahkumiyete yeter derecede kesin ve inandırıcı delilin de bulunmadığı anlaşıldığından; aynı gerekçeye dayanan mahkemenin beraat hükümlerinde herhangi bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılama sonunda, yüklenen suçların sanık tarafından işledniğine dair mahkuiyete yeter derecede delil bulunmadığı gerekçe gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan, O yer C.Savcısının sanığın nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarını işlediğinden, mahkumiyet hükümlerinin verilmesi gerektiğine ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin ONANMASINA,
2- Nitelikli dolandırıcılık suçundan sanık ..."ın mahkumiyet hükümüne ilişkin sanık ..."ın, temyiz taleplerinin incelenmesinde;
Sanık ... kovuşturma aşamasında katılanın sahibi olduğu akaryakıt istasyonundan 68.000 TL. değerinde akaryakıt aldığını, almış olduğu akaryakıt karşılığında
Vakıf Bankası’na ait boş çeki teminat olarak verdiğini, çeki verirken üzerinde kendi imzasının olmadığını, fakat akaryakıt bedeli olan 68.000 TL"yi T.C.Ziraat Bankası A.Ş. aracılığıyla havale yaptığını, buna rağmen katılanın çeki doldurarak icra takibi başlattığını ifade eden savunması, katılan beyanları, tanık anlatımları, savcılık kayıtları uyap ortamında incelendiğinde sanık ...’ın kaybettiğini iddia ettiği çekle ilgili bir müracaatının bulunmadığının bildirilmesi, T.C.Ziraat Bankası A.Ş.’ye yazılan müzekkere cevabı ve dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; sanığın satın almış olduğu akaryatkıt karşılığında, bedeline istinaden suça konu çeki verdiğinin anlaşılması karşısında; tebliğnamedeki nitelikli dolandırıcılık suçunun önceden doğan borç kapsamında unsurlarının oluşmadığı yönündeki bozma görüşüne iştirak edilmeksizin, sanık ...’ın eylemi sonucu nitelikli dolandırıcılık suçunun sübut bulduğu gerekçesine dayanan mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanığın sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
5237 sayılı TCK"nun 158. maddesinin 1. fıkrasının (e), (f) (j) ve (k )bentlerinde sayılan hallerde adli para cezasının tayininde tespit olunacak temel gün adli para cezası, suçtan elde olunan haksız menfaatin iki katından az olmayacak şekilde belirlenecek gün sayısı üzerinden arttırma ve eksiltmeler yapıldıktan sonra ortaya çıkacak sonuç gün sayısı ile bir gün karşılığı aynı kanunun 52. maddesi uyarınca, 20-100 TL arasında takdir olunacak miktarın çarpılarak belirlenmesi gerektiği gözetilmeksizin, suçtan elde edilen menfaat miktarının 36.519 TL olduğu dikkate alınarak, sanık hakkında 3.651 gün adli para cezası yerine; önce 150 gün adli para cezası belirlenip, daha sonra 5237 sayılı TCK"nın 158/1-f.son maddesi gereğince doğrudan suçtan elde olunan haksız menfaatin iki katı olan 73.038 TL adli para cezasına çıkartılarak indirimlerin TL cinsinden belirlenerek, 60.865 TL. adli para cezası üzerinden fazla adli para cezasının tayini,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususun aynı kanunun 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan; adli para cezasına mahkumiyete ilişkin uygulamanın hükümden çıkartılarak yerine, “Sanığın, 5237 sayılı TCK"nın 158/1-f, son maddesi gereğince 3.651 gün adli para cezası ile cezalandırılmasına, aynı Kanun"un 62. maddesi gereğince cezasından 1/6 oranında indirim yapılarak 3.042 gün adli para cezası ile cezalandırılmasına, aynı Kanun"un 52/2 maddeleri gereğince günlüğü 20.00 TL"den hesap edilmek üzere sonuç olarak 60.840. TL adli para cezası ile cezalandırılmasına” ibarelerinin eklenmesi suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
2- Resmi belgede sahtecilik suçundan sanık ..."ın mahkumiyet hükümüne ilişkin sanık ..."ın temyiz talebinin incelenmesinde;
Sanığın aşamalardaki çelişkili savunmaları, T.C.Ziraat Bankası A.Ş. müzekkere cevabı, savcılık kayıtları uyap ortamında incelendiğinde sanık ...’ın kaybettiğini iddia ettiği çekle ilgili bir müracaatının bulunmadığının anlaşılması, ekspertiz raporları, katılan beyanları, tanık anlatımları ve dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; sanık ...’ın eylemi sonucu resmi belgede sahtecilik suçunun sübut bulduğu gerekçesine dayanan mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanığın sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Sanık hakkında "duruşma sürecine yansıyan iyi hali” gerekçesiyle 5237 sayılı TCK"nın 62. maddesi uyarınca takdiri indirim uygulandığı halde, herhangi bir gerekçe gösterilmeksizin, 5271 sayılı CMK"nın 51 ve 231 maddelerinin uygulanmasının tartışılmaması karşısında; hükmolunan cezanın tür ve süresine göre, sabıkası bulunmayan sanık hakkında erteleme ya da 08.02.2008 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 5728 sayılı Kanunun 562. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK’nun 231. maddesi uyarınca; hükmün açıklanmasının geri bırakılıp bırakılmayacağı hususlarının değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 03/02/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.