16. Ceza Dairesi Esas No: 2018/6401 Karar No: 2019/1895 Karar Tarihi: 20.03.2019
Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/6401 Esas 2019/1895 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, sanığın silahlı terör örgütüne üye olma suçundan mahkumiyetine ilişkin yapılan istinaf başvurusunu esastan reddetmiştir. Temyiz edenin sıfatı, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelenmiştir. Dosyada hukuka aykırı bir durum bulunmadığı için işin esasına geçilmiştir. Ancak mahkeme, sanığın kullanıp kullanmadığına ilişkin yetersiz belgeye dayanarak hüküm kurulduğunu ve netice hapis cezasının yanlış tayin edildiğini belirtmiştir. Bu nedenle, hükmün bozulmasına ve dosyanın Şanlıurfa 6. Ağır Ceza Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir. Kanun maddeleri ise şu şekildedir: TCK’nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK’nın 62, 53/1, 58/9 ve 63. maddeleri.
16. Ceza Dairesi 2018/6401 E. , 2019/1895 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi İSuç : Silahlı terör örgütüne üye olma Hüküm : TCK’nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK’nın 62, 53/1, 58/9 ve 63. maddeleri uyarınca hükmedilen mahkumiyet kararına ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle; Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü; Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi; Duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; 1-Yargıtay Ceza Genel Kurulu tarafından onanarak kesinleşen Dairemizin ilk derece mahkemesi sıfatıyla verdiği 24.04.2017 tarih, 2015/3 Esas, 2017/3 sayılı kararında bylock iletişim sisteminin FETÖ/PDY silahlı terör örgütü mensuplarının kullanmaları amacıyla oluşturulan ve münhasıran bu suç örgütünün bir kısım mensupları tarafından kullanılan bir ağ olması nedeniyle; örgüt talimatı ile bu ağa dahil olunduğunun ve gizliliği sağlamak için haberleşme amacıyla kullanıldığının, her türlü şüpheden uzak, kesin kanaate ulaştıracak teknik verilerle tespiti halinde, kişinin örgütle bağlantısını gösteren delil olduğunun kabul edildiği dikkate alınarak, somut olayda sanığın bylock kullanıcısı olup olmadığının atılı suçun sübutunun tayini açısından belirleyici nitelikte olması karşısında, ayrıntılı bylock tespit ve değerlendirme tutanağının dosyaya gelmesi beklenmeden ve duruşmada okunmadan, Şanlıurfa Emniyet Müdürlüğü tarafından düzenlenen ByLock kullandığına dair yetersiz belgeye dayanılarak eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması, 2- Uygulamaya göre de; TCK"nın 314/2 ve 3713 sayılı Kanunun 5/1. maddesi uyarınca hükmedilen 7 yıl 15 ay hapis cezasından TCK"nın 62.maddesi gereğince 1/6 oranında indirim yapılırken netice hapis cezasının 6 yıl 10 ay 15 gün yerine yazılı şekilde 5 yıl 22 ay 15 gün olarak eksik tayini, Kanuna aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, bu sebepten dolayı hükmün CMK"nın 302/2. maddesi uyarınca BOZULMASINA, CMK 307/4 maddesi gereğince hapis cezası yönünden kazanılmış hakkın saklı tutulmasına, sanığın tutuklulukta geçirdiği süreye ve mevcut delil durumuna göre, sanık müdafiinin tahliye talebinin reddi ile tutukluluk halinin devamına, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın Şanlıurfa 6. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 20.03.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.