Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/15127
Karar No: 2017/2537
Karar Tarihi: 29.03.2017

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/15127 Esas 2017/2537 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, müvekkilinin bono nedeniyle borçlu olmadığının tespitini ve davalılar aleyhine %20'den az olmamak üzere tazminat istemiştir. Davalılar ise davayı reddetmişlerdir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, davacının iddialarını ispatlayamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Davacı vekili ise kararı temyiz etmiştir ancak temyiz itirazları reddedilmiştir. Kambiyo senetlerinin niteliği ve ödeme emri hakkındaki kanun maddeleri kararda detaylı bir şekilde ele alınmıştır.
19. Hukuk Dairesi         2016/15127 E.  ,  2017/2537 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi


    Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde taraflardan gelen olmadığından dosya üzerinden inceleme yapılmasına karar verildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü..

    - K A R A R -
    Davacı vekili, müvekkili aleyhine bonoya dayalı olarak takip başlatıldığını, dava ve takip konusu bonoyu müvekkilinin imzalayarak davalı ... Yaprakçı"ya verdiğini, müvekkilinin bono bedelini ödediğini ileri sürerek müvekkilinin bono nedeniyle borçlu olmadığının tespitini ve davalılar aleyhine %20"den az olmamak üzere tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı ... vekili, davacının senet altındaki imzayı inkar etmediğini, davacının senedin ödendiğini ispat etmesi gerektiğini savunarak davanın reddini ve davacı aleyhine %20"den az olmamak üzere tazminat istemiştir.
    Davalı ... Yaprakçı vasisi davaya cevap vermemiş duruşmalara da katılmamıştır.
    Mahkemece, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre, davalı ... ..."nın davaya konu bonoda keşideci, lehtar ve ciranta olarak hiç bir şekilde yer almadığı, davada ispat yükünün davacıda olduğu, davacı vekilince davaya konu bono bedelinin davalı ... ... ve oğluna ödendiği, buna dair protokol düzenlendiği halde, davalı ... Yaprakçı tarafından senedin iade edilmeyerek, diğer davalıya teslim edildiği ileri sürüldüğü, davacı vekilince herhangi bir ödeme belgesi sunulmadığı, davacı tarafça dayanılan protokolde davalı ... ...nın isim ve imzası bulunmayıp, onun yönünden bağlayıcılığı bulunmadığı, davacının yemin deliline de dayanmadığı, davacının davasını ispatlayamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 29/03/2017 gününde oyçokluğuyla karar verildi.

    KARŞI OY YAZISI

    Davacı-borçlu; takip konusu bonoyu davalı ...... "ya verdiğini, daha sonra borcunu ödediğini, ancak bonoyu alamadığını, lehtar kısmı boş olan bu bononun daha sonra davalı-alacaklı ..."ın eline geçtiğini ve bu şahıs tarafından bononun lehtar kısmına kendi adı yazılmak suretiyle ilamsız takip başlatıldığını, ilamsız takibe itiraz etmiş ise de icra hukuk mahkemesince itirazının kaldırıldığını belirterek, bu bono nedeniyle borçlu olmadığının tespitini istemiştir.
    Davalı-alacaklı ... davacı-alacaklının bonodaki keşideci imzasını inkar etmediğini, itirazının icra hukuk mahkemesince kaldırıldığını, dava açma süresinin bir yıl olduğunu, bu sürenin de geçtiğini belirterek davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece ispat külfetinin davacı-borçluda olduğu ve iddiasını ispatlayamadığı belirtilerek davanın reddine karar verilmiş ve bu hüküm davacı-borçlu tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava konusu bono 17.01.2009 vade tarihli olup 20.04.2012 takip tarihi itibariyle vadesinden sonra üç yılı geçmiş olmakla kambiyo senedi vasfını kaybetmiş ve sadece yazılı delil başlangıcı niteliğinde bir belge haline gelmiştir.
    Bu durumda ispat külfeti davalı-alacaklı ..."a aittir. Bu davalı elindeki yazılı delil başlangıcına ek olarak tanık dahil her türlü delille alacağını ispatlayabildiği takdirde davacının davası ret edilebilir. Aksi takdirde ispat külfeti kendi üzerinde olmayan davacı-borçlunun davası kabul edilmelidir.
    Mahkemece, ispat külfeti yanlış bir şekilde davacıya yüklenerek ve kesin hüküm niteliğinde olmayan icra hukuk mahkemesinin itirazı kaldırılmasına yönelik kararına onanarak kesinleştiğinden bahisle yanlış anlam yüklenerek davanın esastan reddi doğru olmadığı gibi üç yıllık zamanaşımı dolması nedeniyle kambiyo vasfını kaybeden bono nedeniyle işlemiş faiz ve komisyon da istenemeyeceği de gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi yerinde değildir.
    Öte yandan davacı-borçlunun ödeme savunması ortada zamanaşımına uğramamış bir bonoya dayalı bir takip olması halinde bir anlam ifade eder. Somut olayda zamanaşımına uğrayarak yazılı delil başlangıcına dönüşmüş bir bono olduğuna göre önce davalı-alacaklı temel ilişkiye dayalı olarak alacağını ispatlamalı ve eğer ispatlayabilirse o zaman davacıdan ödeme savunmasını ispatlaması istenmelidir.
    Bu nedenle açıkladığım hususlara karşı açıklama getirmeyen saygıdeğer çoğunluğun onama kararına muhalifim. 29.03.2017




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi