Esas No: 2021/2858
Karar No: 2021/6844
Karar Tarihi: 23.12.2021
Danıştay 10. Daire 2021/2858 Esas 2021/6844 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 2021/2858
Karar No : 2021/6844
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Valiliği
VEKİLİ : Av. …
İSTEMLERİN_KONUSU : … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının, taraflarca aleyhlerine olan kısımlarının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Şırnak ili, Merkez ilçesi, … köyü, … mezrasında ikamet etmekte iken yaşanan terör olayları nedeniyle göç eden ve 1989-2004 yıllarına ilişkin zararları tazmin edilen davacının, köye halen dönüş yapamadığından bahisle 2004 yılı ve sonrasına ilişkin devam eden zararlarının 5233 sayılı Kanun kapsamında tazmini istemiyle 05/07/2013 tarihinde yaptığı başvurunun zımnen reddine ilişkin Şırnak Valiliği Zarar Tespit Komisyonu kararının iptali istenilmektedir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesince; daha önce davanın kısmen reddi, dava konusu işlemin kısmen iptali yolundaki kararının Danıştay Onuncu Dairesinin 26/11/2019 tarih ve E:2019/2375, K:2019/8771 sayılı kararıyla dava konusu işlemin kısmen iptaline ilişkin kısmının bozulması üzerine, bozma kararına uyularak, davacının, 5233 sayılı Kanun’un yürürlüğe girdiği tarihten sonraki bir tarih olan 30/05/2007 sonrası için mal varlığına ulaşamaması nedeniyle meydana gelen zararının karşılanması istemiyle idareye yaptığı 05/07/2013 tarihli başvurunun, Kanun’un 6. maddesi kapsamında idareye yapılmış bir başvuru olduğunun kabulü gerektiği, bu durumda, dava konusu zımnen ret işleminin, davacının idareye başvurduğu tarihten geriye doğru 1 yıllık döneme, bir başka ifadeyle 05/07/2012 tarihinden davacının idareye yapmış olduğu başvuru tarihine kadar olan dönemle sınırlı olarak kısmen iptaline karar verilmesi, Kanun'un 6. maddesinde öngörülen süre içinde idari başvuru yapılmayan 30/05/2007-05/07/2012 tarihleri arasındaki dönem yönünden ise davanın reddine karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle dava konusu işlemin 05/07/2012 tarihinden başvuru tarihi olan 05/07/2013 tarihine kadar olan zararların tazmini isteminin zımnen reddine ilişkin kısmının iptaline, 30/05/2007 tarihinden 05/07/2012 tarihine kadar olan zararların tazmini isteminin zımnen reddine ilişkin kısmı yönünden ise davanın reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ_EDENLERİN_İDDİALARI : Davacı tarafından, hukuki güvenlik, eşitlik ilkeleri ile hak arama hürriyeti ve mahkemeye erişim hakkına aykırı karar verildiği, kesinleşmiş vekalet ücretine ilişkin olarak yeniden hüküm kurulduğu ileri sürülmektedir.
Davalı idare tarafından, söz konusu köye terörle mücadele kapsamında yürütülen faaliyetler nedeniyle ulaşılamadığından söz edilemeyeceği, dava konusu işleme esas teşkil eden yazıda, vatandaşların kontrollü bir şekilde mal varlığına ulaştıklarının belirtildiği ileri sürülmektedir.
TARAFLARIN_SAVUNMALARI : Taraflarca savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz istemlerinin kabulü gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE :
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun "Tarafların kişilik veya niteliğinde değişiklik" başlıklı 26. maddesinde, "Dava esnasında ölüm veya herhangi bir sebeple tarafların kişilik ve niteliğinde değişiklik olursa, davayı takip hakkı kendisine geçenin başvurmasına kadar; gerçek kişilerden olan tarafın ölümü halinde, idarenin mirasçıları aleyhine takibi yenilemesine kadar dosyanın işlemden kaldırılmasına ilgili mahkemece karar verilir. Dört ay içinde yenileme dilekçesi verilmemiş ise, varsa yürütmenin durdurulması kararı kendiliğinden hükümsüz kalır. Yalnız öleni ilgilendiren davalara ait dilekçeler iptal edilir." hükümlerine yer verilmiştir.
2577 sayılı Kanun'un 26. maddesinin "yalnız öleni ilgilendiren davalara ait dilekçeler iptal olunur" hükmünden kastedilen münhasıran ölenin şahsına sıkı sıkıya bağlı olan, başkalarına devir ve temliki veya miras yoluyla intikali mümkün olmayan haklarla ilgili davalardır. Bunun dışında, Türk Medeni Kanunu hükümleri uyarınca, ölene ait bulunan bütün haklar, mallar ve borçlar mirasçılara geçeceğinden, dava açılmakla mameleki niteliğe dönüşen haklar da ölenin malvarlığının bir bölümünü oluşturacağından, açılmış bulunan bu tür davaları ölenin mirasçılarının takip etme hakkı bulunduğunun kabulü gerekir.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Dava dosyasının incelenmesinden; davacı …'in … İdare Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararın temyiz edilmesinden önce 29/11/2020 tarihinde vefat ettiği anlaşılmaktadır.
Bu durumda; İdare Mahkemesince, davacının vefat etmiş olduğu ve uyuşmazlığın yalnız öleni ilgilendiren bir dava niteliğinde bulunmadığı gözetilerek, 2577 sayılı Kanun'un 26. maddesinin birinci fıkrası uyarınca davayı takip hakkı kendisine geçen mirasçıların başvurmasına kadar dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilmesi gerekmektedir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1.2577 sayılı Kanun'un 26. maddesinin birinci fıkrası hükmünün uygulanmasını teminen …İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
2. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine,
3. 2577 sayılı Kanun'un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin birinci fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 23/12/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.