10. Hukuk Dairesi 2019/4465 E. , 2020/3710 K.
"İçtihat Metni"Bölge Adliye
Mahkemesi : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 34. Hukuk Dairesi
No : 2018/901-2019/981
İlk Derece
Mahkemesi : İstanbul 22. İş Mahkemesi
No : 2016/558-2017/405
Dava, rücuan tazminat istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne dair verilen karara karşı davacı Kurum ve davalılar avukatları tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 34 Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 34 Hukuk Dairesince verilen kararın, davacı Kurum ve davalılar avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin davacı ve davalılar avukatları tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okundu. Temyiz konusu hükme ilişkin dava, 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun Geçici 3. maddesi delaletiyle 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu"nun 438. maddesinde sayılı ve sınırlı olarak gösterilen hâllerden hiçbirine uymadığından, temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılmasına ilişkin isteğin reddine karar verildikten sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
I-İSTEM
Davacı Kurum vekili; kurum sigortalısı ... nın geçirdiği iş kazası sonucu sigortalıya 61.028,90 TL ilk peşin sermaye değerli sürekli iş göremezlik geliri bağlandığını, 13.683,35 TL geçici iş göremezlik ödeneği ödendiğini beyanla kurum zararnıdan şimdilik 12.000 TL’nin tahsilini talep etmiş, bilahare talebini 59.769,78 TL"ye çıkararak davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsilini talep etmiştir
II-CEVAP
Davalılar, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
III-MAHKEME KARARI
A-İLK DERECE MAHKEME KARARI
Mahkemece Davanın Kabulüne, 48.823,12 TL PSD alacağının 09/02/2016 tarihinden,
10.946,66 TL geçici işgöremezlik ödenediğinin ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, karar verilmiştir.
B-BAM KARARI
Davacı Kurum ve davalılar vekillerinin istinaf isteminin 6100 sayılı HMK"nın 353/ 1-b.1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.
IV-TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ:
Davacı Kurum vekili ile davalı vekili istinafta ileri sürülen sebeplerle kararın bozulmasını istemiştir.
V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME:
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Dava; 10.12.2012 tarihli iş kazası sonucu sürekli işgöremez durumuna giren sigortalıya bağlanan ilk peşin sermaye değerli gelir ve geçici iş göremezlik ödeneğinden oluşan kurum zararının tahsili istemine ilişkindir.
Mahkeme tarafından aldırılan ve davalı ... Gayrımenkul Yat. Tic. A.Ş."nin %40, diğer davalı ISS Tesis Yönetim Hizmetleri A.Ş." nin %40 ve sigortalının %20 oranında kusurlu olduğunun belirtildiği kusur raporuna göre tazminat sorumluluğu belirlenmiştir.
Aynı iş kazası nedeniyle sigortalının işveren aleyhine açtığı, maddi-manevi tazminat davasında ise; ... Gayrımenkul Yat. Tic. A.Ş."in %65, Iss Tesis Yönetim Hizmetleri A.Ş. %20 ve sigortalı %15 kusurlu bulunmuş olup, kusur raporları arasındaki çelişki giderilmeksizin sonuca gidildiği anlaşılmıştır.
Her ne kadar şahsın tazminat davasında alınan kusur raporu, davada taraf olmayan Kurum tarafından açılan eldeki rücuan tazminat davasında bağlayıcı olmasa da kuvvetli delil olduğundan Mahkemece, maddi-manevi tazminat davası ile eldeki davada kusura ilişkin bilirkişi raporlarının birbiriyle çelişkili olduğu nazara alınarak, dosya içeriğindeki tüm delillerin takdiri ile, kabul edilen maddi olgular doğrultusunda, kusur oran ve aidiyeti konusunda iş kazasının olduğu meslek kolu ile iş ve işçi güvenliği konusunda uzman bilirkişi kurulundan mevcut raporlar arasındaki çelişkiyi de giderecek şekilde yeniden kusur raporu alınarak sonuca gidilmelidir.Bu kapsamda sigortalının üzerine çıktığı platformun denge terazi uyarı sensörünün devre dışı bırakılıp bırakılmadığı ile kaza anı itibarıyla hidrolik sorunu bulunup bulunmadığı irdelenmeli,davalı tarafça ibraz edilen 7.12.2012 tarihli teknik servis formu değerlendirilmeli, Teknik servis veren firmanın bakım onarım eksikliği bulunup bulunmadığı incelenmelidir.
Mahkemenin, yukarıda açıklanan esaslar doğrultusunda araştırma yaparak elde edilecek sonuca göre karar vermesi gerekirken, eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde hüküm kurması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O halde, taraf vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 34. Hukuk Dairesinin istinaf başvurularının esastan reddine dair kararının kaldırılarak İlk Derece Mahkemesince verilen hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 34. Hukuk Dairesi kararının HMK’nın 373/1 maddesi gereği kaldırılarak temyiz edilen İlk Derece Mahkemesi hükmünün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalılara iadesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine, 23/06/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.