22. Hukuk Dairesi 2012/30124 E. , 2013/1534 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA : Davacı, feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili, iş sözleşmesinin geçerli sebep olmadan işverence feshedildiğini ileri sürerek feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini, işe başlatılmama halinde ödenmesi gereken tazminat ile boşta geçen süre ücret ve diğer haklarının belirlenmesini istemiştir.
Davalı işveren vekili iş sözleşmesinin geçerli sebeple feshedildiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece feshin geçerli sebebe dayanmadığı gerekçesi ile feshin geçersizliğine ve davacı işçinin işe iadesine, işe başlatma tazminatının altı aylık ücret tutarı olarak ve çalıştırılmadığı süre için en çok dört aylık ücret ve diğer haklarının belirlenmesine karar verilmiştir.
Hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Taraflar arasında iş sözleşmesinin feshinin geçerli sebebe dayanıp dayanmadığı uyuşmazlık konusudur.
4857 sayılı İş Kanunu’nun 18. maddesine göre otuz veya daha fazla işçi çalıştıran işyerlerinde en az altı aylık kıdemi olan işçinin belirsiz süreli iş sözleşmesini fesheden işveren, işçinin yeterliliğinden veya davranışlarından ya da işletmenin, işyerinin veya işin gereklerinden kaynaklanan geçerli bir sebebe dayanmak zorundadır.
İşletmenin, işyerinin veya işin gereklerinden kaynaklanan sebepler; sürüm ve satış imkanlarının azalması, talep ve sipariş azalması, enerji sıkıntısı, ülkede yaşanan ekonomik kriz, piyasada genel durgunluk, dış pazar kaybı, hammadde sıkıntısı gibi işin sürdürülmesini imkansız hale getiren işyeri dışından kaynaklanan sebeplerle yeni çalışma yöntemlerinin uygulanması, işyerinin daraltılması, yeni teknolojinin uygulanması, işyerinin bazı bölümlerinin kapatılması ve bazı iş türlerinin kaldırılması gibi işyeri içi sebeplerdir.
İşletmenin, işyerinin ve işin gereklerinden kaynaklanan sebeplerle sözleşmeyi feshetmek isteyen işverenin fesihten önce fazla çalışmaları kaldırmak, işçinin rızası ile çalışma süresini kısaltmak ve bunun için mümkün olduğu ölçüde esnek çalışma şekillerini geliştirmek, işi zamana yaymak, işçileri başka işlerde çalıştırmak, işçiyi yeniden eğiterek sorunu aşmak gibi varsa fesihten kaçınma imkanlarını kullanması, kısaca feshe son çare olarak bakması gerekir.
4857 sayılı İş Kanunu’nun 20. maddesinin 2. fıkrasına göre feshin geçerli sebebe dayandığını ispat yükümlülüğü işverene aittir. İşçi, feshin başka bir sebebe dayandığını iddia ettiği takdirde, bu iddiasını ispatla yükümlüdür.
Dosya içeriğine göre, davacının 24.07.2002-12.03.2012 tarihleri arasında davalıya ait işyerinde muhasebe uzmanı olarak çalıştığı, iş sözleşmesinin 12.03.2012 tarihli fesih bildirimi ile “Şirket Yönetim Kurulu"nun 28.02.2012 tarih ve 78 sayılı kararına istinaden şirket bünyesinde başlatılan verimlilik ve karlılığın artırılması, tasarruf tedbirleri, rekabet gerekleri, yeniden yapılandırma ve reorganizasyon çalışmaları ile iş programı ve işletme ihtiyaçları doğrultusunda kurumların karlılık ve verimlilik politikalarını optimum personel ile gerçekleştirmesinin bir gereği olarak kadroların yeniden düzenlenmesi ve istihdam fazlalığının azaltılmasının kaçınılmaz bir sonuç olarak ortaya çıktığı, yeniden yapılanma ve norm kadro çalışması neticesinde davacının çalışmakta olduğu muhasebe uzmanı kadrosunun bir kişi eksiltileceği” gerekçesi ile 4857 sayılı Kanun"un 17. 18. maddelerince 11.03.2012 tarihi itibariyle feshedildiği, yönetim kurulunun 28.02.2012 tarihli kararında, iç ve dış piyasalarda oluşan rekabet şartlarına uyum sağlanması ve üretim maliyetlerinin korunarak, fabrika maliyetlerinde devamlılığın sağlanması, verimlilik ve karlılığın artırılması amacıyla, tasarruf tedbirleri çerçevesinde yeniden yapılandırma ve organizasyon çalışmaları sonucunda ... şubesinde üretimde endüstriyel otomasyon ve modernizasyon sistemine geçildiği, idari iş ve işlerde merkezileşme yoluna gidilerek merkez bilgisayar sistemine geçildiği, parmak izi otomasyonu ve güvenlik kamera sistemleri kurulduğu, dolayısıyla, iş hacmi, iş programı, işletme ihtiyaçları ve üretim kapasitesine göre bazı ünitelerdeki personel sayılarının fazla olduğu, bu açıdan yeniden yapılanma reorganizasyon süreci ve gelinen nokta itibariyle ihtiyaç fazlası personellerin şirkete ilave yük getirdiği hususlarının tesbit edildiği, bu duruma son vermek için kadro yapısında ve sayısında değişikliğe gitme yönünde işletmesel karar alma zarureti doğduğu, bu itibarla tasarruf tedbirleri, reorganizasyon, karlılık ve verimliliği artırmaya yönelik uygulamalara ek ve paralel olarak, fabrika ve tesislerin çalışma ilkeleri, işletme ihtiyaçları ve iş gerekliliği gözönüne alınarak, iş ve hizmetlerin yeniden belirlenecek olan sınırlı sayıdaki norm kadro ile yürütülmesine, bununla ilgili fizibilite çalışması yapılarak bazı kadroların iptal edilmesine, bazı kadroların birleştirilerek yeniden adlandırılacak ve görev tanımları yapılacak olan tek kadro altında faaliyet göstermesine, yeni eleman alımı yapılmamasına, yeniden yapılanma sebebiyle hizmetine ihtiyaç kalmayan personelin iş sözleşmelerinin tazminatları ödenerek sonlandırılmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Somut olayda, davalı vekili şahit dinlenmesi ve keşif talebinde bulunmuş, mahkemece bu konuda olumlu veya olumsuz bir karar verilmemiş, davalının savunma hakkı kısıtlanmıştır. Bu sebeple mahkemece yapılan inceleme ve araştırma hüküm kurmaya yeterli değildir. Öncelikle davalı şirkette davaya konu olan işletmesel karar sebebiyle kaç kişinin iş sözleşmesinin feshedildiği, fesih tarihinden önce ve sonra davalı şirkete işçi alınıp alınmadığı, alınmış ise sayısının ve işçilerin nitelikleri, davalı şirketin gerçekten kadro azaltılmasına gitmesini gerektiren sebeplerin var olup olmadığı, varsa neler olduğu, feshe -3-
konu sebeblerin başka çözümler üretilerek giderilebilir olup olmadığı, giderilemezse iş sözleşmesi feshedilen işçinin başka bölümlerde veya davalıya ait başka işyerlerinde değerlendirilme imkanı bulunup bulunmadığı, feshe son çare olarak başvurulup başvurulmadığı, davalı şirketçe alınan işletmesel karara gerçekten gerek olup olmadığı hususları araştırılarak, davalı şahitleri de dinlendikten sonra, uzman bilirkişiler tarafından davalı şirket kayıtları üzerinde keşif yapılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olmuştur.
Kabule görede, işe başlatmama tazminatının fesih sebebine ve davacının çalışma süresine göre davacının beş aylık ücreti tutarı olarak belirlenmesi gerekirken altı aylık ücreti tutarında belirlenmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan sebeplerle mahkeme kararının BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 01.02.2013 tarihinde oybirliği ile karar verildi.