15. Ceza Dairesi 2018/4397 E. , 2020/1247 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dolandırıcılık
HÜKÜM : TCK.nın 157/1,52/2-4,51 maddeleri gereğince mahkumiyet
Dolandırıcılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Dairemizin bozma ilamı doğrultusunda dosyanın uzlaştırma bürosuna gönderildiği, ancak; uzlaştırmanın sağlanamadığı belirlenerek yapılan incelemede;
Sanığın katılana, bir arkadaşının tarlayı kazarken reşat altını bulduğunu, ellerinden çıkarmak için yardımcı olmasını talep ettiği, katılanın da kuyumcu arkadaşının olup yardımcı olabileceğini söylediği ve Denizli iline geldiği, sanığın katılanı Acıpayam ilçesindeki bir köye numune altın bakmak için götürdüğü, orada kimliği tespit edilememesi nedeniyle hakkında ayırma kararı verilen başka bir şahsın katılana bir adet numune olarak altın verdiği, katılanın bu altını alarak İstanbul iline gidip kuyumcuya gösterdiğinde, gerçek altın olduğunu ve değerinin 460 TL olduğunu anladığı, bunun üzerine katılan ile sanığın altınların alımı konusunda anlaştıkları, sanığın altınları almak için bir yerlere gidip beyaz bir bez içinde altınları alarak geri geldiği, katılanın yanında getirdiği altın suyu ile sanığın getirdiği altınları test ettiğinde, bunların sahte çıktığı, bunun üzerine sanığın kimliği tespit edilemeyen başka bir şahsı telefonla arayıp durumu bildirdiği, telefondaki şahsın kendisinde iki kese altın olduğunu, yanlış keseden altın verdiğini, diğer keseden gerçek altın vermek için kapora olarak para istediğini söylediği, bu görüşmeden saonra katılanın sanığa 10.000 TL para verdiği ve birlikte bir marketin önüne geldikleri, sanığın katılanın verdiği para ile ayrıldığı, ancak daha sonra geri gelmediği, bu şekilde sanığın dolandırıcılık suçunu işlediği iddia edilen olayda; sanığın tevili ikrar yollu savunmaları, katılan beyanları, tanıkların anlatımları, araçtan alınan parmak izlerinden bir adedinin sanığın sol el işaret parmağı izi ile aynı olduğuna dair ekspertiz raporu, teşhis tutanakları, uzlaştırmanın sağlanamadığında dair rapor ve dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; sanığın sübuta ere eylemi sonucu üzerine atılı dolandırıcılık suçunun oluştuğu gerekçesine dayanan mahekemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Bozmaya uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanığın sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
28/06/2014 tarihinde Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun’un 81. maddesi ile 5275 sayılı Kanunun 106/3. maddesinde; "Hükümlü, tebliğ olunan ödeme emri üzerine belli süre içinde adli para cezasını ödemezse, Cumhuriyet Savcısının kararı ile ödenmeyen kısma karşılık gelen gün miktarı hapis cezasına çevrilerek, hükümlünün iki saat çalışması karşılığı bir gün olmak üzere kamuya yararlı bir işte çalıştırılmasına karar verilir.
Günlük çalışma süresi, en az iki saat ve en fazla sekiz saat olacak şekilde denetimli serbestlik müdürlüğünce belirlenir. Hükümlünün hakkında hazırlanan programa ve denetimli serbestlik görevlilerinin bu kapsamdaki uyarı ve önerilerine uymaması hâlinde, çalıştığı günler hapis cezasından mahsup edilerek kalan kısmın tamamı açık ceza infaz kurumunda yerine getirilir." şeklindeki düzenleme uyarınca adli para cezalarının ödenmemesi halinde kamuya yararlı bir işte çalışma kararı verilebileceği de gözetilerek hükümde infaz yetkisini kısıtlayacak şekilde para cezasının ödenmemesi halinde kalan cezanın hapse çevrilmesine karar verilmesi,
Kanuna aykırı olup, sanığın temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken CMUK"nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA; ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususun 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hükmün TCK"nin 52/4 maddesinin uygulanmasına ilişkin paragraftan "ödenmeyen para cezasının hapse çevrileceğinin" ifadesinin çıkartılarak yerine “ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrilebileceğinin ihtarına” ibaresinin eklenmesi suretiyle, hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 03/02/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.