Abaküs Yazılım
15. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/5173
Karar No: 2016/1663
Karar Tarihi: 16.03.2016

Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2015/5173 Esas 2016/1663 Karar Sayılı İlamı

15. Hukuk Dairesi         2015/5173 E.  ,  2016/1663 K.
"İçtihat Metni"

Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi

Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen günde davacı vekili Avukat ... geldi. Davalı vekili gelmedi. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan davacı avukatı dinlendikten sonra vaktin darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmıştı. Bu kere dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü:

- K A R A R -

Dava, ... tarihli faturadan kaynaklanan iş bedeli alacağının tahsili istemine ilişkin olup, mahkemenin davanın reddine dair karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı taşeron davasında, davalı ile mobilyaların ahşap parçalarının boyanması için kullanılacak makina imalâtı konusunda anlaşma yaptıklarını, makinanın imâl edilerek ... tarihli faturayla davalıya teslim edildiğini, davalının talebi üzerine standart dışı boya pompası ve airmix tabancalarını da imâl edip boya makinasının üzerine montajını yaptığını, bu işe ilişkin düzenlemiş olduğu ... tarih 110.920,00 TL tutarlı faturanın bedelinin ödenmediğini ileri sürerek, fatura miktarı kadar alacağının tahsilini istemiştir. Mahkemece, alınan bilirkişi raporu doğrultusunda faturaya konu 2 adet ... marka pompa ve 8 adet tabancanın 110.000,00 TL bedelde olamayacağı, tüm makinanın emsal bedelinin 120.000,00 TL ile 160.000,00 TL arasında olacağı, zaten davalı tarafından da 111.120,00 TL ödeme yapıldığı, böylece davacının kalan alacağının olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Dosyaya sunulan 10.11.2011 tarihli "Sipariş Kabul Formu" ile taraflar arasında yazılı şekilde eser sözleşmesi ilişkisinin kurulduğu anlaşılmaktadır. Davacı taşeron, bu sözleşme uyarınca gerekli imalâtı yaptığını, buna ilişkin olarak düzenlemiş olduğu 27.04.2012 tarihli fatura bedelinin ödenmesine karşın 02.05.2012 tarihli faturanın bedelinin ödenmediğini ileri sürerek eldeki davayı açmıştır. Sözü edilen 10.11.2011 tarihli sözleşmede yapılacak işlerin nelerden ibaret olduğu, niteliklerinin ne olduğu belirtilmiş, ancak; iş bedelinin miktarı belirlenmemiştir. Sözleşme tarihinde yürürlükte bulunan ve zaman bakımından uygulanması gereken mülga 818 sayılı Borçlar Kanunu"nun 366. maddesi uyarınca, yazılı sözleşmeyle iş bedelinin belirlenmemiş olması yada tarafların iş bedelinde mutabık olmamaları halinde iş bedelinin, işin yapıldığı yıl piyasa rayiç fiyatlarına göre belirlenmesi gerekmektedir. Ancak, davacı tarafça ... tarihli bilirkişi raporuna itiraz dilekçesine ekli olarak sunduğu ve dilekçesinin içeriğinde de bahsettiği, davacı tarafça davalıya gönderilen e-mail yazışması ile davalı tarafından davacıya gönderilen fax cevabından tarafların her iki faturaya da konu işin bedeli olarak 188.000,00 TL + KDV miktarında anlaştıkları görülmektedir. Şu halde her iki tarafın iradesinin de iş bedelinin KDV"si ile birlikte toplam 221.840,00 TL olduğu konusunda iradelerinin birleştiği anlaşılmıştır. Davalı ise yaptığı ödemelerin toplam 111.120,00 TL olduğunu ispatlamıştır. Bu durum karşısında ödendiği ispatlanan 111.120,00 TL"den ... tarihli ilk faturadan kaynaklanan 110.920,00 TL mahsup edilince davaya konu ... tarihli ikinci fatura bedelinden de 200,00 TL"nin ödendiği sonucuna ulaşılmaktadır. Bu durum karşısında mahkemece, davaya konu 02.05.2012 tarihli fatura bedeli olan 110.920,00 TL"den ödenen 200,00 TL mahsup edilerek kalan 110.720,00 TL üzerinden davanın kısmen kabulüne karar vermek gerekirken yerinde olmayan gerekçelerle reddi yolunda hüküm kurulması doğru olmamış, açıklanan nedenle kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan sebeplerle davacının temyiz itirazlarının kabulüyle kararın BOZULMASINA, 1.350,00 TL duruşma vekâlet ücretinin davalıdan alınarak Yargıtay"daki duruşmada vekille temsil olunan davacıya verilmesine, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 16.03.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi