Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/4165
Karar No: 2020/4998

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2018/4165 Esas 2020/4998 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, babasının kendisine ait olan payını kardeşine miras muvazaası yoluyla devrettiğini, bu devrin hukuksuz olduğunu ve tapu kaydının iptal edilmesini, payın mirasçılar arasında adlarına tescil edilmesini istedi. Mahkeme, temyiz üzerine davanın kabul edilmesine karar verdi. Muvazaa türleri arasında yer alan miras muvazaasında, miras bırakandan gerçek iradesi gizlenerek tapulu taşınmaz gizli bağışlama yoluyla tapusu devredilir. Bu durumda, mirasçılar resmi sözleşmenin muvazaa nedeniyle geçersizliğinin tespiti ve buna dayanılarak oluşturulan tapu kaydının iptalini isteyebilir. Davada, miras bırakanın amacının çocukları arasında denge kurmak olduğu anlaşıldığı için, davanın reddine karar verilmesi gerekirken, mahkeme yanılgılı değerlendirme yaparak davanın kabul edilmesine karar verdi. Kanun maddeleri: Türk Medeni Kanunu'nun (TMK) 706., Türk Borçlar Kanunu'nun (TBK) 237. (Borçlar Kanunu'nun (BK) 213.) ve Tapu Kanunu'nun 26. maddeleri.
1. Hukuk Dairesi         2018/4165 E.  ,  2020/4998 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :... BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 1. HUKUK DAİRESİ

    Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın reddine ilişkin olarak verilen karara karşı davacı vekilinin istinaf başvurusu üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesince ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ..."un raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;
    -KARAR-
    Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
    Davacı, mirasbırakan babası ..."nın 281 ada 10 parsel sayılı taşınmazdaki 1/2 olan payının tamamını 15.05.2006 tarihinde satış göstermek suretiyle kızı olan davalı ..."ye devrettiğini, temlikin mirastan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu, murisin mal satmaya ihtiyacı olmadığı gibi davalının da alım gücü bulunmadığını ileri sürerek, tapu kaydının iptali ile mirasçıların payları oranında adlarına tesciline karar verilmesini istemiştir.
    Davalı, dava konusu taşınmazın dava dışı... tarafından davacı kardeşi ve kendisine bağışlandığını, davacının kadastro çalışmaları sırasında 1/2 payını kendi adına tescil ettirdiğini, 1/2 payın ise mirasbırakan babasının rızası olmadan evlendiğinden babası üzerinde kaldığını, ilişkileri düzelince taşınmazdaki emanet payın devredildiğini, davacının henüz 20 yaşında iken bahsi geçen adına tescil edilen 1/2 payı alacak gücü bulunmadığını, mirasbırakanın taraflar arasında bir denkleştirme yaptığını, babasının bütün ihtiyaçları ile ilgilendiğini belirterek, davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, taşınmazın mal kaçırma amacı olmaksızın mirasçılar arasında denkleştirme yapma amacıyla davalıya devredildiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, davacı vekilinin istinafı üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesince; başvurunun kabulü ile hükmün kaldırılmasına, temlikin muvazaalı olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Dosya içeriği ve toplanan delillerden; 1928 doğumlu mirasbırakan ..."nın 06.07.2016 tarihinde ölümü ile mirasçı olarak davacı oğlu ... ile davalı kızı ..."nin kaldıkları, mirasbırakan ..."in çekişme konusu ... parsel sayılı taşınmazdaki 1/2 olan payının tamamını 15.05.2006 tarihinde davalı kızı ..."ye satış suretiyle temlik ettiği anlaşılmaktadır.
    Uygulamada ve öğretide "muris muvazaası" olarak tanımlanan muvazaa, niteliği itibariyle nisbi (mevsuf-vasıflı) muvazaa türüdür. Söz konusu muvazaada miras bırakan gerçekten sözleşme yapmak ve tapulu taşınmazını devretmek istemektedir. Ancak mirasçısını miras hakkından yoksun bırakmak için esas amacını gizleyerek, gerçekte bağışlamak istediği tapulu taşınmazını, tapuda yaptığı resmi sözleşmede iradesini satış veya ölünceye kadar bakma sözleşmesi doğrultusunda açıklamak suretiyle devretmektedir.
    Bu durumda, yerleşmiş Yargıtay içtihatlarında ve 01.04.1974 tarihli 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında açıklandığı üzere görünürdeki sözleşme tarafların gerçek iradelerine uymadığından, gizli bağış sözleşmesi de Türk Medeni Kanunu"nun (TMK) 706., Türk Borçlar Kanunu"nun (TBK) 237. (Borçlar Kanunu"nun (BK) 213.) ve Tapu Kanunu"nun 26. maddelerinde öngörülen şekil koşullarından yoksun bulunduğundan, saklı pay sahibi olsun veya olmasın miras hakkı çiğnenen tüm mirasçılar dava açarak resmi sözleşmenin muvazaa nedeni ile geçersizliğinin tespitini ve buna dayanılarak oluşturulan tapu kaydının iptalini isteyebilirler.
    Hemen belirtmek gerekir ki; bu tür uyuşmazlıkların sağlıklı, adil ve doğru bir çözüme ulaştırılabilmesi, davalıya yapılan temlikin gerçek yönünün diğer bir söyleyişle miras bırakanın asıl irade ve amacının duraksamaya yer bırakmayacak biçimde ortaya çıkarılmasına bağlıdır. Bir iç sorun olan ve gizlenen gerçek irade ve amacın tespiti ve aydınlığa kavuşturulması genellikle zor olduğundan bu yöndeki delillerin eksiksiz toplanılması yanında birlikte ve doğru şekilde değerlendirilmesi de büyük önem taşımaktadır. Bunun için de ülke ve yörenin gelenek ve görenekleri, toplumsal eğilimleri, olayların olağan akışı, mirasbırakanın sözleşmeyi yapmakta haklı ve makul bir nedeninin bulunup bulunmadığı, davalı yanın alım gücünün olup olmadığı, satış bedeli ile sözleşme tarihindeki gerçek değer arasındaki fark, taraflar ile miras bırakan arasındaki beşeri ilişki gibi olgulardan yararlanılmasında zorunluluk vardır.
    Somut olaya gelince; mirasbırakanın davaya konu taşınmazı tanık olarak dinlenen Fatma Beyhan Uzun"dan satın aldığı, bu tarihte davacı ..."ın henüz 21 yaşında olduğu, herhangi bir geliri olduğuna ilişkin delili bulunmadığı, mirasbırakanın bu sırada davalı kızı ile arasının açık olması sebebiyle taşınmazın yarısını davacı oğlu adına diğer yarısını ise kendi adına tescil ettirdiği, sonradan davalı kızı ile arasının düzelmesi üzerine adına kayıtlı payı kızına bu suretle temlik ettiği, mirasbırakanın davacı oğlundan mal kaçırma amacı bulunmayıp, amacının çocukları arasında denge kurmak olduğu anlaşılmaktadır.
    Hal böyle olunca, davanın reddine karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir.
    Davalının yerinde bulunan temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 371/1-a maddesi uyarınca İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi kararının BOZULMASINA, HMK’nun 373/2. maddesi gereğince dosyanın kararı veren İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 1.Hukuk Dairesine gönderilmesine, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 12.10.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi