22. Hukuk Dairesi 2017/22701 E. , 2019/11529 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, davacının fazla çalışma, ulusal bayram ve genel tatil ile hafta tatili ücreti alacaklarının davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı, işyerinde 2011 yılı Kasım ayından sonra üç vardiyalı sisteme geçildiğini, fazla mesailer yapılmadığını, hafta tatillerinde ve ulusal bayram genel tatil günlerinde çalışma olmuşsa dahi bunların karşılığının ödendiğini veya serbest zamanlı izin olarak kullandırıldığını, önceki dönemlere ilişkin fazla mesai, ulusal bayram ve genel tatil ücreti ve hafta tatili alacak taleplerinin yerinde olmadığını, en son davacıya ibraname imzalatıldığını, ödemelerin yapıldığını ve alacağının kalmadığını varsa dahi zamanaşımına uğramış olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan delillere göre ve bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı taraf vekilleri temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle temyiz nedenlerine ve davacı tarafından yargılama aşamasında itiraz edilmemek ile davalı yararına oluşan usuli kazanılmış hakların dikkate alınması gerektiğinin anlaşılmasına göre tarafların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışındaki tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2--Davacı işçinin fazla çalışma yapıp yapmadığı, hafta tatillerinde ve ulusal bayram ve genel tatil günlerinde çalışıp çalışmadığı hususunda taraflar arasında uyuşmazlık konusudur.
Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Ücret bordrolarına ilişkin kurallar burada da geçerlidir. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların, tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille yapılabilir. Bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda, işçinin bordroda belirtilenden daha fazla çalışmayı yazılı belge ile kanıtlaması gerekir.
Aynı ispat kuralları hafta tatili ve ulusal bayram ve genel tatil ücret alacağı için de sözkonusudur.
Somut uyuşmazlıkta, Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda hesaplama yapılan dönem davacı tanık anlatımlarına dayalıdır. Buna göre davacının her hafta tatili gününde ve ulusal bayram ve genel tatil günlerinin tamamında çalıştığı kabul edilmiştir. Ne var ki, davacı tanıklarının davalı aleyhine davaları bulunmakta olup yan delillerle desteklenmeden tek başına husumetli tanık anlatımına itibar edilmesi mümkün değildir. Dairemizce temyiz incelemesine tabi tutulan aynı mahiyette dava dosyaları (2017/3748 Esas ila 3759 Esas arası dava dosyaları gibi) eldeki dava dosyası ile birlikte değerlendirildiğinde; bilirkişi raporunda hesaplama yapılan dönemde işyerinde ayda 2 hafta tatili gününde çalışıldığı ve dini bayramların ilk günü dışında ulusal bayram ve genel tatil günlerinde çalışıldığı sonucuna varılmaktadır. Nitekim, bu nedenle Dairemizce aynı mahiyete dava dosyalarında bozmalar yapıldığı görülmektedir. ( Dairemizin 2017/3753 Esas sayılı dava dosyası gibi)
Mahkemece, açıklanan nedenle davacının ayda 2 hafta tatili gününde çalıştığı ve dini bayramların ilk günü dışında ulusal bayram ve genel tatil günlerinde çalıştığı kabul edilerek hesaplama yaptırılmalıdır. Belirtilen çalışma düzenine göre fazla çalışma alacağı da yeniden hesaplanmalıdır.
Mahkemece bu husus gözetilmeden karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
3- Öte yandan, Taraflar arasındaki diğer bir uyuşmazlık, fazla çalışma ücret alacağından yapılan takdiri indirimin işverence yapılan bir miktar toplu ödemenin mahsubundan önce mi yoksa sonra mı yapılması gerektiği noktasında toplanmaktadır.
Mahkemece, fazla çalışma ücreti alacağının tanık beyanlarına dayalı olarak hesaplanması nedeniyle hesaplanan miktardan %30 takdiri indirim yapılması gerektiği kabul edilmiştir. Mahkemenin bu kabulünde bir isabetsizlik bulunmamakla birlikte; fazla çalışma ücreti alacağından önce takdiri indirim yapılmış, daha sonra işverence yapılan bir miktar toplu ödeme mahsup edilmek suretiyle fazla çalışma ücret alacağı hüküm altına alınmıştır. Ne var ki, bu hesaplama yöntemine göre sonuca gidilmesi doğru bulunmamıştır. Nitekim Dairemizin aynı mahietteki 2017/3748 esas ila 3759 esas arası dava dosyalarında da aynı sonuca ulaşılmıştır.
Açıklanan nedenle, Mahkemece, fazla çalışma ücret alacağından önce yapılan ödeme mahsup edilmeli sonra bakiye fazla çalışma alacağından takdiri indirim yapılarak sonuca gidilmelidir.
Buna göre, mahkemece bilirkişi raporunda hesaplanan miktardan %30 takdiri indirim yapıldığında belirlenen ve hüküm altına alınması gereken miktar net 2.119,85 TL olmasına karşın mahkemece bu miktar yerine hatalı hesaplama sonucu bulunan net 1.751,09 TL fazla çalışma ücreti alacağının hüküm altına alınması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
Sonuç: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine 23.05.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.