
Esas No: 2022/5272
Karar No: 2022/6070
Karar Tarihi: 16.05.2022
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2022/5272 Esas 2022/6070 Karar Sayılı İlamı
Özet:
İş Mahkemesi'nde görülen bir alacak davasında, davacı amiri tarafından hakarete uğradığı ve iş sözleşmesini haklı nedenle feshettiği iddiasıyla kıdem tazminatı, yıllık izin ve ulusal bayram genel tatil ücreti talep ediyor. Davalı ise feshin haksız olduğunu savunarak davanın reddini istiyor. İlk derece mahkemesi, davacının iş sözleşmesini haklı nedenle feshettiğine karar vererek davanın kısmen kabulüne hükmediyor. Davalı bu karara istinaf başvurusunda bulunuyor ancak istinaf mahkemesi bozma istemini reddediyor. Bunun üzerine davalı, temyiz yoluna başvuruyor ve davacının 25 gün yıllık izin kullandığını iddia ediyor. Temyiz mahkemesi, davacının beyanına göre sadece 10 gün izin kullandığına karar veriyor ancak davacının kıdemi dikkate alınarak 15 gün izin kullanması olağan akışa aykırı kabul ediliyor ve davacının beyanına göre kullandığı 10 gün yerine 15 gün yıllık izin kullandığına karar veriliyor. İlgili hukuk maddelerine göre, işçiye kullandırılmayan yıllık izinlerine ait ücretlerin son ücret üzerinden ödenmesi gerekiyor ve yıllık izinlerin kullandırıldığı işveren tarafından ispatlanmalıdır. Ayrıca hâkimin davayı aydınlatma ödevi bulunmaktadır. Kararda 1.4857 sayılı İş Kanunu'nun 59. maddesi ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 31. maddesi açıklayıcı bir şekilde değerlendirilmiştir. Karar, tüm temyiz itirazlarının reddiyle onanmıştır.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararı davalı tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; davacının işyerinde amiri tarafından hakarete uğraması ve ağır çalışma şartları nedeniyle iş sözleşmesini haklı nedenle feshettiğini iddia ederek kıdem tazminatı, yıllık izin ve ulusal bayram genel tatil ücretinin davalıdan tahsilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacı tarafından yapılan feshin haksız olduğunu, davacnın işi bırakıp gittiğini ve alacağının bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 26.02.2020 tarihli ve 2018/601 Esas, 2020/173 Karar sayılı kararıyla; davacının iş sözleşmesini feshinde haklı olduğu kabul edilerek davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı vekili istinaf dilekçesinde; işyerinde bir işçinin başka bir işçi ile yaşadığı anlık bir tartışmanın tarafı olan işçi açısından haklı bir fesih sebebi olmadığını, yıllık izinlerinin kullanıldığını, askere gittiği dönem için alacağının zamanaşımına uğradığını, cezaevine girdiği dönem için de kıdem tazminatına hak kazanmadığını, davacının asgari ücretle çalıştığını, vasıfsız işçi olduğunu, emsal ücret araştırmaları sonucunda tespit edilen rakamın üzerinde bir ücretin varlığının tespit edildiğini, Ağustos ayında yıllık izin kullanan işçinin Eylül ayında işten ayrılıp yıllık izinlerin kullandırılmadığını bahane etmesinin kötüniyetli olduğunu, ulusal bayram ve genel tatil günlerinde çalışılmadığını, davacı tanıklarının bile resmî bayramlarda ücret aldıklarını doğruladıklarını savunarak istinaf başvurularının kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının bozularak ortadan kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin 09.07.2021 tarihli ve 2020/1031 Esas, 2021/12721 Karar sayılı kararıyla; İlk Derece Mahkemesince taraflarca gösterilen delillerin toplanmasında, değerlendirilmesinde usul ve esas bakımından hukuka aykırılık bulunmamasına, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere göre davacının kıdem tazminatı, kullandırıldığı yıllık izin defteri gibi yazılı belgelerle ispatlanamayan yıllık izin ücreti ve ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının hüküm altına alınmasında hata bulunmadığı gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairemizin 11.10.2021 tarihli ve 2021/10122 Esas, 2021/13984 Karar sayılı kararıyla; davalının diğer temyiz itirazlarının reddine karar verilerek, davacının kıdemi dikkate alınarak bu süre içinde sadece 15 gün yıllık izin kullanması hayatın olağan akışına aykırı kabul edilmiş ve hâkimin davayı aydınlatma yükümlülüğü kapsamında 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun(6100 sayılı Kanun) 31 inci maddesi gereğince davacı asılın beyanın alınması gerektiği gerekçesiyle bozulmasına karar verilmiştir.
B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile yıllık izin alacağına ilişkin davacı asılın beyanı alınmış, davacı asılın "sadece 10 gün yıllık izin kullandım" şeklindeki beyanı ve bozma öncesi alınan hesap raporunda davacının hizmet süresi içinde 15 gün yıllık izin kullandığının tespit edildiği, davacının beyanına göre kullandığını belirttiği izin süresinin raporda kabul edilen izin süresinden daha az olması nedeniyle bozma öncesi eski hüküm aynen korunarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili temyiz dilekçesind; bozma öncesi temyiz taleplerini tekrarla bozma sonrası davacı asılın beyanına göre belgesi olan 15 gün ile beyanında belirttiği 10 gün dâhil olmak üzere davacının 25 gün yıllık izin kullandığının kabul edilmesi gerektiğini iddia etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık, yıllık izin ücreti alacağının hesabına ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1.4857 sayılı İş Kanunu'nun 59 uncu maddesinde, iş sözleşmesinin herhangi bir sebeple sona ermesi hâlinde, işçiye kullandırılmayan yıllık izin sürelerine ait ücretlerin son ücret üzerinden ödeneceği hükme bağlanmıştır. Yıllık izin hakkının ücrete dönüşmesi için iş sözleşmesinin feshi şarttır. Bu noktada sözleşmenin sona erme şeklinin ve haklı olup olmadığının önemi bulunmamaktadır.
2. Yıllık izinlerin kullandırıldığı noktasında ispat yükü, işverene aittir. İşveren yıllık izinlerin kullandırıldığını imzalı izin defteri veya eşdeğer bir belge ile ispatlamalıdır. Bu konuda ispat yükü üzerinde olan işveren, işçiye yemin teklif edebilir.
3. 6100 sayılı Kanun'un 31 inci maddesinde, hâkimin davayı aydınlatma ödevi düzenlenmiş olup madde uyarınca " Hâkim, uyuşmazlığın aydınlatılmasının zorunlu kıldığı durumlarda, maddi veya hukuki açıdan belirsiz yahut çelişkili gördüğü hususlar hakkında, taraflara açıklama yaptırabilir; soru sorabilir; delil gösterilmesini isteyebilir."
3. Değerlendirme
Bozma sonrası İlk Derece Mahkemesi tarafından bozmaya uyulmasına karar verilerek davacı asılın beyanına başvurulmuş ve davacı "2018 yılında 10 gün yıllık izin kullandım" şeklinde beyanda bulunmuştur. İlk Derece Mahkemesince bozma öncesi davacının belgeye dayalı 15 gün yıllık izin kullandığının tespit edilmesi ve bu 15 günlük yıllık izin kullanımının 10 gününün 2018 yılına ait olması sebebiyle izin alacağının bozmadan önceki gibi hüküm altına alınmasında bir isabetsizlik bulunmamaktadır.
VII. KARAR
Açıklanan sebeple;
Uyulan bozma kararı gereğince tesis edilmiş İlk Derece Mahkemesi kararında hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik olmamasına, bozma ile kesinleşen ve karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmamasına göre yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
16.05.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
GD
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.