12. Ceza Dairesi Esas No: 2019/9496 Karar No: 2020/3496 Karar Tarihi: 15.06.2020
Taksirle yaralama - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2019/9496 Esas 2020/3496 Karar Sayılı İlamı
12. Ceza Dairesi 2019/9496 E. , 2020/3496 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi Suç : Taksirle yaralama Hüküm : TCK"nın 89/1, 89/2-b, 62/1, 50/1-a, 52/2-4, 53/6. maddeleri uyarınca mahkumiyet
Taksirle yaralama suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü: Olay günü sanığın kendisine ait olan ve müteahhitliğini yaptığı inşaatta sigortalı işçi olarak çalışan katılanın, inşaatın beşinci katında tavana pano asma işi ile uğraşırken dengesini kaybederek yaklaşık 2,7 metre yükseklikten yere düşerek vücudunda kemik kırığı oluşacak şekilde yaralanmasına asli kusurlu olarak sebebiyet verdiği olaya ilişkin; 5237 sayılı TCK"nın 50/2. maddesinin ""suç tanımında hapis cezası ile adlî para cezasının seçenek olarak öngörüldüğü hâllerde, hapis cezasına hükmedilmişse; bu ceza artık adlî para cezasına çevrilmez"" şeklindeki hükmüne ve 5237 sayılı TCK"nın 89/1. maddesindeki seçimlik cezalardan hapis cezası tercih edilmesine rağmen, sanık hakkında tayin edilen hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesi aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır. Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafiinin kusur durumuna, hükmün açıklanmasının geri bırakılması gerektiğine ve sair nedenlere ilişkin temyiz itirazlarının reddine, ancak; 5237 sayılı TCK"nın 53/6. maddesinde, belli bir meslek veya sanatın ya da trafik düzeninin gerektirdiği dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırılık dolayısıyla işlenen taksirli suçtan mahkûmiyet hâlinde, üç aydan az ve üç yıldan fazla olmamak üzere, bu meslek veya sanatın icrasının yasaklanmasına ya da sürücü belgesinin geri alınmasına karar verilebileceğinin düzenlendiği, madde uyarınca bir mesleğin icrasının yasaklanabilmesi için o mesleğin ruhsatnameye bağlı olarak yürütülmesi gerektiği dikkate alındığında, dosya içeriğine göre kazanın meydana geldiği inşaatın müteahhiti olduğu tespit edilen sanığın icra ettiği mesleğin ruhsatnameye bağlı olarak yürütülen bir meslek olmadığı nazara alınmadan çalışma hürriyetini kısıtlayacak şekilde ve soyut ifadelerle 3 ay süre ile müteahhitlik işini yapmaktan yasaklanmasına karar verilmesi, Kanuna aykırı olup, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapmayı gerektirmeyen bu hususun aynı Kanunun 322. maddesine göre düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkrasının TCK"nın 53/6. maddesi uyarınca ve 3 ay boyunca hak yoksunluğu uygulanmasına yönelik (A) bendinin (9.) maddesinin hükümden çıkarılması suretiyle, sair yönleri usul ve kanuna uygun olan hükmün isteme uygun olarak DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 15.06.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.