Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2013/3128 Esas 2013/4673 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/3128
Karar No: 2013/4673

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2013/3128 Esas 2013/4673 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2013/3128 E.  ,  2013/4673 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi

    Dava, hizmet tespiti istemine ilişkindir.
    Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Hükmün, davacı ve davalı Kurum vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    1- Dosyadaki yazılara, delillerin taktirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan davacı vekilinin tüm, davalı Kurum vekilinin sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
    2- Davanın yasal dayanağı 5510 sayılı Kanun’un Geçici 7’nci maddesindeki “Bu Kanunun yürürlük tarihine kadar 17.07.1964 tarihli ve 506 sayılı, 02.09.1971 tarihli ve 1479 sayılı, 17.10.1983 tarihli ve 2925 sayılı, bu Kanunla mülga 17.10.1983 tarihli ve 2926 sayılı, 08.06.1949 tarihli ve 5434 sayılı Kanunlar ile 17.07.1964 tarihli ve 506 sayılı Kanun’un geçici 20’nci maddesine göre sandıklara tâbi sigortalılık başlangıçları ile hizmet süreleri, fiilî hizmet süresi zammı, itibarî hizmet süreleri, borçlandırılan ve ihya edilen süreler ve sigortalılık süreleri tabi oldukları Kanun hükümlerine göre değerlendirilirler” hükmü uyarınca uygulama alanı bulan mülga 506 sayılı Kanunu’nun 2, 3, 6 ve 79’uncu maddeleridir.
    Bu tür sigortalı hizmetlerin saptanmasına ilişkin davalar kamu düzeni ile ilgili olup, 506 sayılı Kanunun 2 ve 6’ncı maddelerinde öngörüldüğü şekilde hizmet akdine dayalı olarak eylemli veya gerçek biçimde çalışmanın varlığı yanında 3’üncü maddesinde belirtilen sigortalı sayılmayan kişilerden de olunmaması gerekir. Anılan maddenin 1-E bendinde, “askerlik hizmetlerini yapmakta olan” yükümlülerin Sosyal Sigortalar Kanunu uygulamasında sigortalı sayılmayacakları öngörülmüştür. Ancak söz konusu sürelerde hizmet akdinin askıda olduğu kabul edilmektedir.
    Somut olayda; davacı murisinin, davalı işveren nezdinde, davalı işveren tarafından işe giriş bildirgesinin verildiği 1987 yılı mart ayından – 05.10.1988 tarihine kadar aralıksız çalışmasında eksik bildirilen çalışmalarının tespitini istemiştir.
    Mahkemece davacının murisinin 01.11.1987 – 05.10.1988 tarihleri arasında 305 gün SSK sigortalısı olduğunun tespitine dair hüküm kurarak davanın kabulüne kararı verilmiş ise de; tespitine karar verilen dönem ile çakışır şekilde davacının murisinin, 04.12.1987 tarihinde askere sevk edilerek 01.06.1989 tarihinde terhis olduğu ilgili Askerlik Şubesi yazısından anlaşılmaktadır. Davacı anılan sürelerde sigortalı sayılmayan kişilerden olduğu ve hizmet akdinin askıda olduğu nazara alınarak, davacının, davalı işyerinden askere gitmek için ayrıldığı ve askerlik dönüşü başladığı süre belirlenerek bu sürelerin dışlanması suretiyle hüküm kurulması gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    O halde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 12.03.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.