Abaküs Yazılım
9. Hukuk Dairesi
Esas No: 2022/2666
Karar No: 2022/6213
Karar Tarihi: 17.05.2022

Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2022/2666 Esas 2022/6213 Karar Sayılı İlamı

9. Hukuk Dairesi         2022/2666 E.  ,  2022/6213 K.

    "İçtihat Metni"


    BÖLGE ADLİYE
    MAHKEMESİ : ... 51. Hukuk Dairesi
    DAVA TÜRÜ : ALACAK

    İLK DERECE
    MAHKEMESİ : ... Anadolu 6. İş Mahkemesi

    Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

    Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

    Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle;kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verilmiştir.

    Davalı vekilince temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılmasının istenilmesi üzerine, işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 17.05.2022 günü tayin edilerek taraflara tebligat gönderilmiştir.

    Duruşma günü davalı adına vekili Avukat ... ile davacı adına vekili Avukat ... gelmişler.

    Duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmaya son verildi.

    Dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:


    I. DAVA
    Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin ... Anadolu 13. İş Mahkemesinde açmış olduğu işe iade davasında, davalı işverence yapılan feshin geçersizliği ile davanın kabulüne karar verildiğini, kesinleşen Mahkeme kararına istinaden davacı tarafından ...23. Noterliğinin 17.10.2019 tarihli ve 32275 yevmiye numaralı yazısı ile işe iade başvurusunda bulunduğunu, davalının ise Üsküdar 16. Noterliğinin 11.11.2019 tarihli ve 38707 yevmiye numaralı ihtarnamesi ile davacının işe başlama talebinin kabul edildiğinin ve 18.11.2019 tarihinde 08.00’de iş başı yapması gerektiğinin bildirildiğini, davacının anılan tarihte işe başladığında insan kaynakları personeli ile Şirket avukatı tarafından insan kaynakları odasına alınarak saatlerce bekletildiğini, baskı ve mobbinge maruz kaldığını, yeni işe başlayan personel gibi davranılarak kendisinden bir takım evraklar istendiğini, yeni bir iş sözleşmesi imzalaması yönünde baskı yapıldığını, yeni iş sözleşmesi ile davacının çalışma koşullarının değiştirildiğini, daha zorlu ve daha ağır bir iş sözleşmesi imzalatılmaya çalışıldığını, ayrıca anılan sözleşmede davacının boşta geçirdiği sürede diğer işçi ücretlerine gelen artışların söz konusu ücretine ilave edilmediğini, davalı tarafından sunulan iş sözleşmesi ile davacının çalışma koşullarında esaslı değişikliğe gidildiğini, işverenin işe davetinde samimi olmadığını, bu nedenle ... 23. Noterliğinin 18.11.2019 tarihli ve 36162 yevmiye numaralı ihtarnamesi ile davacının işçilik hak ve alacakları ile işe başlatmama tazminatı ve boşta geçen süre ücretinin tahsili amacıyla davalıya ihtarname gönderilmesine karşın davalı tarafından hak ettiği alacaklarının ödenmediğini belirterek kıdem ve ihbar tazminatları ile işe başlatmama tazminatı ve boşta geçen süre ücreti alacağının faizi ile birlikte temerrüt tarihinden itibaren davalıdan tahsilini talep etmiştir.

    II. CEVAP
    Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının müvekkili Şirket bünyesinde bilgi sistemleri müdürü olarak çalıştığını, iş sözleşmesinin davalı Şirket tarafından 24.01.2018 tarihinde yapılan yazılı bildirim ile feshedildiğini, görev yapmakta olduğu pozisyonunun gereği sır tutma yükümlülüğüne aykırı davranışlar sergilediğini, iş sözleşmesinin bu nedenlerle feshedildiğini, davacının açmış olduğu işe iade davasıyla işe iadesine karar verildiğini, bunun sonucunda davacının işe başlatılma başvurusu üzerine davalı işverenliğin davacıya 18.11.2019 tarihinde işe başlaması yönünde bildirimde bulunduğunu, ayrıca e-posta ve telefon ile aranarak işe davet edildiğini, ancak davacının dava sonucunun gereğini yerine getirmek amacıyla kötüniyetli biçimde sadece işe gelinmiş olmasını sağlamak maksadıyla işe geldiğini, işe giriş yaptıktan 1-2 saat sonra da kimseye bir şey söylemeden ve haber vermeden müvekkili Şirketin iş yerini terk ettiğini, davacının kötüniyetli ve samimiyetsiz olduğunu, işveren tarafından iyiniyetli şekilde işe başlatıldığını, işe iade sonrasında ücreti belirlenirken boşta geçen süre içerisinde emsal çalışanlara yapılmış ücret artışlarının da hesaba katılarak ücretinin belirlendiğini, eski dönemde çalıştığı ve sahip olduğu tüm haklarının aynı kalacak şekilde aynı unvan ve kıdemi ile işe başlatıldığını savunarak davanın reddini istemiştir.

    III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
    İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile işe iadeye karar verildiği takdirde işçinin aynı koşullarda, aynı statüde, ücreti düşürülmeden, çalışma koşullarında ağırlaştırma ve esaslı değişiklik yapılmadan işe başlatılması gerektiği, davacıya sunulan işe iade sonrası iş sözleşmesinde ise önceki sözleşmede yer almayan yıllık 270 saate kadar fazla çalışma süresinin ücrete dâhil olduğu düzenlemesine yer verilerek davacının çalışma koşullarında aleyhe düzenleme getirildiği ve davalı işverenin işe başlatma teklifinde samimi olmadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

    IV. İSTİNAF
    A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
    İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

    B. İstinaf Sebepleri
    Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde; davacının iş sözleşmesi, ücreti ve çalışma koşullarının farklılık göstermediğini; daha önceki unvanla işe başlatıldığını, davacının ücretinin kesinlikle düşürülmediğini, davacının işe iade davası kararını yerine getirmek için kötüniyetli olarak işe geldiğini, işe giriş yaptıktan 1-2 saat sonra kimseye haber vermeden işyerini terk ettiğinden dava konusu işe başlatmama tazminatı, boşta geçen süre ücreti ile kıdem ve ihbar tazminatlarına hak kazanamayacağını ileri sürerek davanın reddine karar verilmek üzere İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir.


    C. Gerekçe ve Sonuç
    Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile İlk Derece Mahkemesi kararındaki gerekçenin usul ve yasaya uygun olduğu, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında Mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.

    V. TEMYİZ
    A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
    Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

    B. Temyiz Sebepleri
    Davalı vekili temyiz dilekçesinde; davacının iş sözleşmesi, ücreti ve çalışma koşullarının farklılık göstermediğini; daha önceki unvanla işe başlatıldığını, davacının ücretinin kesinlikle düşürülmediğini, davacının işe iade davası kararını yerine getirmek için kötüniyetli olarak işe geldiğini işe giriş yaptıktan 1-2 saat sonra kimseye haber vermeden işyerini terk ettiğinden dava konusu işe başlatmama tazminatı, boşta geçen süre ücreti ile kıdem ve ihbar tazminatlarına hak kazanamayacağını ileri sürerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını istemiştir.

    C. Gerekçe:
    1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
    Uyuşmazlık, davacının işe başvuru talebinde, davalının ise davacıyı işe davetinde samimi olup olmadıklarına ve buna bağlı olarak dava konusu alacaklara ilişkindir.

    2. İlgili Hukuk
    4857 sayılı İş Kanunu'nun (4857 sayılı Kanun) "Geçersiz sebeple yapılan feshin sonuçları" kenar başlıklı 21 nci maddesinin ilgili bölümleri şöyledir:
    "İşverence geçerli sebep gösterilmediği veya gösterilen sebebin geçerli olmadığı mahkemece veya özel hakem tarafından tespit edilerek feshin geçersizliğine karar verildiğinde, işveren, işçiyi bir ay içinde işe başlatmak zorundadır. İşçiyi başvurusu üzerine işveren bir ay içinde işe başlatmaz ise, işçiye en az dört aylık ve en çok sekiz aylık ücreti tutarında tazminat ödemekle yükümlü olur.
    ...
    İşçi kesinleşen mahkeme veya özel hakem kararının tebliğinden itibaren on işgünü içinde işe başlamak için işverene başvuruda bulunmak zorundadır. İşçi bu süre içinde başvuruda bulunmaz ise, işverence yapılmış olan fesih geçerli bir fesih sayılır ve işveren sadece bunun hukuki sonuçları ile sorumlu olur.
    ...."

    3. Değerlendirme
    1. Dairemizin yerleşik kararlarında da belirtildiği gibi işçinin işe iade yönündeki başvurusu samimi olmalıdır. İşçinin gerçekte işe başlamak niyeti olmadığı hâlde, işe iade davasının sonuçlarından yararlanmak için yapmış olduğu başvuru geçerli bir işe iade başvurusu olarak değerlendirilemez. İşçinin süresi içinde işe iade yönünde başvurusunun ardından, işverenin daveti üzerine işe başlamamış olması hâlinde, işçinin gerçek amacının işe başlamak olmadığı kabul edilmelidir. Başka bir anlatımla, işçi işverene hiç başvurmamış gibi sonuca gidilmelidir. Bu durumda işverence yapılan fesih, 4857 sayılı Kanun'un 21 nci maddesinin beşinci fıkrasına göre geçerli bir feshin sonuçlarını doğurur. Bunun sonucu olarak da işe iade davasında karara bağlanan işe başlatmama tazminatı ile boşta geçen süreye ait ücret ve diğer hakların talebi mümkün olmaz. Ancak, geçerli sayılan feshe bağlı olarak işçiye ihbar ve koşulları oluşmuşsa kıdem tazminatı ödenmelidir.

    2. İşverenin işe davete dair beyanının da ciddî olması gerekir. İşverenin işe başlatma amacı olmadığı halde işe başlatmama tazminatı ödememek için yapmış olduğu çağrı, gerçek bir işe başlatma daveti olarak değerlendirilemez.

    3. İşçinin yöntemince işe başlatıldığından söz edilebilmesi için işverenin işçiyi fesihten önceki durumuna iade etmesi gerekir. Başka bir anlatımla gerçek anlamda işe başlatma, işçinin geçersiz sayılan fesih tarihindeki işinde veya ona benzer (eşdeğer) bir işte çalıştırılmasıyla sağlanabilir. (Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 27.06.2018 tarihli ve 2016/22-2952 Esas, 2018/1276 Karar sayılı kararı )

    4. İşe iade davası sonunda işçinin sözleşmenin feshedildiği şartlarla eski işine dönmesi asıl ise de, işe başlatma anına kadar işçi ücretlerine gelen artışlar ilave edilerek işe başlatılması ve yöntemine ve mevzuata uygun olarak gerçekleşen ücret değişiklik ve indirimlerinin de işe başlatma anında dikkate alınması gerekir. (Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 2009/9-345 Esas, 2009/392 Karar sayılı kararı.)

    5. Somut uyuşmazlıkta, davalı işverenin işe başlatma teklifinde samimi olmadığı ve temyiz edilen Bölge Adliye Mahkemesi kararı ile kararın gerekçesinin dosya kapsamına uygun olduğu anlaşılmıştır.

    VI. KARAR
    Açıklanan sebeplerle;
    Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davalı vekilinin yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

    Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

    Davacı yararına takdir edilen 3.815,00 TL duruşma vekâlet ücreti ile aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene davalıya yükletilmesine,

    17.05.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi