3. Hukuk Dairesi 2017/5112 E. , 2019/1433 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki menfi tespit-istirdat davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı; davalıya ait taşınmazı tarihsiz sözleşme ile işyeri olarak kiraladığını, yaklaşık 10.000 TL civarında masraf yaptığını, üç ay için 3.900 TL de kira bedeli ödediğini, ancak kiraya verenin yapmayı üstlendiği tadilatı zamanında yapmaması nedeniyle akdin sözlü olarak feshedildiğini, 15.11.2011 tarihinde tarafların yeniden anlaşarak yazılı kira sözleşmesi imzaladıklarını, kira ödemelerine başladığını, karşılıklı mutabakat sonucu 2012 yılı Nisan ayında taşınmazın tahliye edilip anahtarın davalının kardeşi ..."a teslim edildiğini, buna karşın davalının 2012 yılı Nisan-Temmuz aylarına ilişkin kira bedellerinin ödenmediği gerekçesiyle aleyhine ... 34. İcra Müdürlüğünün 2012/14916 E.sayılı dosyası üzerinden icra takibi başlattığını, bu dosya için 8.200 TL ödeme yaptığını, davalının ayrıca ... 31. İcra Müdürlüğünün 2012/26421 E.sayılı dosyası ile 2012 yılı Ağustos-Kasım aylarına ilişkin kira bedellerini talep ettiğini, taşınmazın 2012 yılı Nisan ayında tahliyesinin hemen akabinde 01.06.2012 tarihinde ... isimli bir şahsa kiralandığını belirterek, kira sözleşmesi ve buna bağlı icra takiplerine ilişkin menfi tespit kararı verilmesini, 3.900 TL’lik ödemeye ilişkin hakları saklı kalmak üzere 8.200 TL"nin istirdadını talep ve dava etmiştir.
Davalı; taraflar arasında düzenlenen kira sözleşmesinin 15.11.2011 tarihli olduğunu, bunun dışında davacı ile herhangi bir sözleşme imzalanmadığını, davacıdan 3.900 TL kira bedeli alınmadığını, 2012 yılı Nisan-Temmuz ayları kira bedelleri için ... 34.lcra Müdürlüğünün 2012/14916 E.sayılı dosyasından yapılan takibin kesinleştiğini, bu dosya kapsamında 8.200 TL ödeme yapılarak icra takibinin infaz edildiğini, 2012 yılı Ağustos-Kasım ayları kira bedelleri için ... 31. İcra Müdürlüğünün 2012/26421 E.sayılı dosyasından takip yapıldığını, davacının 31.01.2013 tarihinde taşınmazı tahliye ederek anahtarını davalıya teslim ettiğini, bu tarihe kadar mecurun kullanımının davacıda olduğunu, 01.06.2012 tarihinde ... isimli şahısla bir kira sözleşmesi yapılmadığını, taşınmazı 01.02.2013 tarihinde Ayşegül Küçük isimli bir şahsa kiraladığını ileri sürerek davanın reddini istemiştir.
-2-
Mahkemece; 31.01.2013 tarihinden evvelki teslim ve tahliye olgusunun davalı tarafından inkar edildiği, aksi yöndeki iddianın yasal düzenlemelere uygun bir şekilde kiracı tarafından kanıtlanamadığı, 13.03.2012 tarihinden sonra herhangi bir kira parası ödemesinin bulunmadığı, icra takiplerinde davalının yasal düzenlemelere aykırı bir talebinin bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.
1-) Borçlar Kanununun 266. (TBK 334.) maddesi uyarınca, kiracının, kiralananı iade borcunu yerine getirdiğinin kabul edilebilmesi için, kiralananın fiilen boşaltılması yeterli olmayıp, anahtarın usulen kiralayana teslim edilmeside gerekir. Kiracının bildirdiği tahliye tarihinin kiralayan tarafından kabul edilmemesi; başka bir ifadeyle, tahliye tarihinin taraflar arasında çekişmeli olması halinde; kiralananın fiilen boşaltıldığını ve anahtarın teslim edildiğini, böylece kira ilişkisinin kendisince ileri sürülen tarihte hukuken sona erdirildiğini ispatlama yükümlülüğü kiracıya aittir. Kiracı, kiralananı kendisinin ileri sürdüğü tarihte tahliye ettiğini ispatlayamazsa, kiralayanın bildirdiği tahliye tarihine itibar olunmalıdır.
Somut olayda; davacı, kiralananın 2012 yılı Nisan ayında tahliye edildiğini ve 01.06.2012 tarihinde ... isimli bir şahsa kiralandığını, bu şahsa ait aynı döneme ilişkin vergi levhası bulunduğunu, tahliyenin hemen akabinde taşınmazın fiilen yeni kiracı tarafından kullanılmaya başlandığını iddia etmekle birlikte, davalı kiraya veren bu tarihi kabul etmeyerek taşınmazın 31.01.2013 tarihinde tahliye edilerek anahtarın bu tarihte teslim edildiğini savunmaktadır. Bu durumda Mahkemece, kiralananın fiilen kiraya verenin hakimiyetine ne zaman geçmiş olduğunun tespiti için taraf delillerinin araştırılıp, buna ilişkin vergi levhası/vergi kayıtları incelenip değerlendirilmek suretiyle, kiralananın fiilen tahliye tarihinin belirlenip, sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün HUMK"nun 428. maddesi gereğince davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun Geçici Madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nun 440. maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 21/02/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.