3. Hukuk Dairesi 2018/5700 E. , 2019/1428 K.
"İçtihat Metni"
Davacı ...San.ve Tic.Ltd.Şti. (Eski Ünvan; Kartal Giyim Teks.ve San.Tic.Ltd.Şti.) ile davalı ... Dağıtım A.Ş. aralarındaki itirazın iptali davasına dair ... 7.Asliye Ticaret Mahkemesinden verilen 10.07.2017 günlü ve 2016/364 E., 2017/550 K. sayılı hükmün onanması hakkında dairece verilen 04.06.2018 günlü ve 2017/16316 E-2018/6258 K. sayılı ilama karşı davalı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiştir.
Düzeltme isteğinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı; davaya konu elektrik aboneliğinin bulunduğu otoparkı 20/03/2004 tarihinde kiraladığını, teslim edilmemesinden dolayı 16/04/2004 tarihinde kullanmaya başladığını, davalıya abonelik için başvuruda bulunduğunda önceki abonenin borçları ödenmeden sözleşme yapılmayacağının bildirildiğini, elektrik alamayıp müzayaka halinde bırakıldığından çaresiz olarak sözleşme yapabilmek için önceki firmanın borçlarını taksitler halinde ödeme taahhüdünde bulunduğunu, yapılan ödemelerden önceki firmanın borcu olan 20.000,00 TL" nin iadesi için ihtarname gönderildiğini ancak cevap verilmediğini, ardından icra takibi başlatıldığını, davalının haksız bir şekilde icra takibine itiraz ettiğini belirterek; itirazın iptaline, takibin devamına ve asıl alacağın %40"ından aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı; taraflar arasında imzalanan 16/10/2006 tarihli taksitlendirme sözleşmesi ile davacının borçlarının yapılandırıldığını, taksitlendirmeye dahil olan faturaların 19/08/2004-20/05/2005 tarihleri arasında davacının fiili kullanım döneminde tahakkuk ettiğini, davacının kendi kullanımından kaynaklandığını, başka abonenin borcunu ödediği iddiasının doğru olmadığını, davacı hakkında borçlarını ödememesi nedeniyle icra takipleri başlatıldığını, bu nedenle abonelik sözleşmesi imzalanmadığını ileri sürerek, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece; davanın kısmen kabulüne, ... 21. İcra Müdürlüğünün 2012/8017 sayılı takip dosyasından davalının itirazının 20.000 TL için iptali ile takibin bu miktar üzerinden ve bu miktara takip tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faizi yürütülmek suretiyle takibin takip talebindeki koşullarla devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine, kabul edilen alacağın %40"ı oranında 8.000 TL icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline dair verilen kararın davalı tarafından temyizi üzerine Dairemizin 23.12.2015 tarihli ve 2015/16529 E., 2015/21043 K.sayılı ilamı ile; "...yukarıda belirtilen Hukuk Genel Kurulu ve
Daire uygulama ve ilkeleride göz önünde bulundurulmak suretiyle; öncelikle davalı elektrik şirketinden yukarıda belirtilen endeks verilerine ilişkinin çelişkilerin ve ceza dava dosyası içerisinde yer alan önceki abone Lüks Garaj İşletmeciliğinin güncel borcu olan 10.778,73 TL"nin borç detaylarına ilişkin açıklama istenmesi, sonrasında dosyanın önceki bilirkişiler dışında üç kişilik uzman bilirkişi heyetine verilerek, istenen bilgilerin incelenmesi ve taksitlendirme taahhüdünde yer alan tahakkuk bilgilerinin değerlendirilmesi suretiyle davacının sorumlu olacağı bedelin Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği ve 622 sayılı EPDK kararı hükümlerine göre ayrıca ve denetime elverişli olarak hesaplanması gerekirken, yetersiz bilirkişi raporu benimsenerek eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir." gerekçesiyle bozulmuştur.
Mahkemece bozma ilamına uyulmak suretiyle yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne, ... 21. İcra 2011/8017 sayılı takip dosyasına davalının itirazının 37.169,86 TL için iptali ile takibin bu miktar üzerinden ve fakat asıl alacak tutarı 20.000,00 TL"sine takip tarihinden itibaren avans faizi yürütülmek suretiyle takip talebindeki koşullarla devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine, kabul edilen alacığın %40"ı 14.867,94 TL icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline dair verilen karar, davalı tarafından temyiz edilmiş ve Dairemizin 04.06.2018 günlü ve 2017/16316 E-2018/6258 K. sayılı ilamı ile onanmıştır.
Davalı, daire ilamına karşı karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
1-) Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre; davalı tarafın sair karar düzeltme istemlerinin reddi gerekir.
2-) Dairemizin 23.12.2015 tarihli ve 2015/16529 E., 2015/21043 K.sayılı bozma ilamı öncesinde mahkemece "davalının itirazının 20.000 TL için iptali ile takibin bu miktar üzerinden ve bu miktara takip tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faizi yürütülmek suretiyle takibin takip talebindeki koşullarla devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine, kabul edilen alacağın %40"ı oranında 8.000 TL icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline" karar verilmiş, bu karar davalı tarafça temyiz edilmiş, Dairemizin bozma ilamına uyularak verilen yeni kararda ise "davalının itirazının 37.169,86 TL için iptali ile takibin bu miktar üzerinden ve fakat asıl alacak tutarı 20.000,00 TL"sine takip tarihinden itibaren avans faizi yürütülmek suretiyle takip talebindeki koşullarla devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine, kabul edilen alacığın %40"ı 14.867,94 TL icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline" karar verilmiştir. İlk karar sadece davalı tarafça temyiz edilmiş olup, bozmaya uyularak verilen ikinci kararda, ilk karardaki miktarı aşacak şekilde yeni hüküm kurulması yargılama ve temyizin temel ilkelerinden olan usuli kazanılmış hak kuralının çiğnenmesi mahiyetindedir.
04.02.1959 tarih 13/5 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme kararında vurgulandığı üzere bozma kararına mahkemece uyulmuş olması taraflardan biri lehine usuli kazanılmış hak meydana getirir. Bu hakkı ne mahkeme ne de temyiz mahkemesi halele uğratabilir. Çünkü, müktesep hakkın tanınması kamu düzeni düşüncesiyle kabul edilmiştir. Mahkemece, bozma ilamına uyulmasına karar verildiğine göre bozma ilamında gösterildiği şekilde işlem yapılarak sonucu dairesinde hüküm kurulmalıdır.
Belirtilmelidir ki; bir mahkemenin Yargıtay Dairesince verilen bozma kararına uyması sonunda, kendisi için o kararda gösterilen şekilde inceleme ve araştırma yaparak, yine o kararda belirtilen hukuki esaslar gereğince hüküm verme yükümlülüğü doğar. “Usuli kazanılmış hak” olarak tanımlanan bu olgu mahkemeye, hükmüne uyduğu Yargıtay bozma kararında belirtilen çerçevede işlem yapma ve hüküm kurma zorunluluğu getirmektedir (09.05.1960 gün ve 21/9 sayılı Y.İ.B.K.).
Mahkemece, usuli kazanılmış hak kuralı gözardı edilerek, temyiz eden davalı aleyhine olacak şekilde daha önce hükmedilen 20.000,00 TL asıl alacağı aşan şekilde 17.169,86 TL işlemiş faize ve 8.000 TL icra inkar tazminatını aşan şekilde 14.867,94 TL icra inkar tazminatına karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
3-) İcra ve İflas Kanunu"nun 67.maddesinin 2.fıkrası hükmünce, icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için, borçlunun takip sırasında ödeme emrine itiraz etmesi ve alacaklının alacağını mahkemede dava ederek haklı çıkması yasal koşullardandır. Bunlardan başka, alacağın likit ve belli olması da gerekir. Alacağın gerçek miktarı belli, sabit veya borçlu tarafından belirlenebilmesi için bütün unsurlar bilinmekte ya da bilinmesi gerekmekte, böylece borçlu tarafından borcun tutarının tahkik ve tayini mümkün ise; başka bir ifadeyle borçlu yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda ise alacağın likit ve muayyen olduğunun kabulü zorunludur.
Somut olayda, dava konusu alacak yargılama sonucu belirlendiğinden icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmesi gerekirken, mahkemece icra inkar tazminatına hükmedilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
Açıklanan nedenlerle, mahkeme kararının bu gerekçeler ile bozulması gerekirken, zuhulen onandığı Dairemizce bu defa yapılan yeniden inceleme sonucu anlaşıldığından; Dairemizin 04.06.2018 günlü ve 2017/16316 E-2018/6258 K. sayılı onama ilamı kaldırılarak mahkeme kararı bozulmalıdır.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle sair karar düzeltme istemlerinin reddine, ikinci bentte açıklanan nedenlerle davalı tarafın karar düzeltme isteminin kabulü ile; Dairemizin 04.06.2018 günlü ve 2017/16316 E-2018/6258 K.sayılı onama ilamının kaldırılmasına ve hükmün yukarıda açıklanan gerekçeler ile davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan karar düzeltme harcının istek halinde karar düzeltme isteyene iadesine, 21.02.2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.