22. Hukuk Dairesi 2017/22774 E. , 2019/11503 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davacı ve davalı ... Müdürlüğüne ... Karayolları 15. Bölge Müdürlüğü vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili, müvekkilinin 01/01/2006-30/03/2015 tarihleri arasında davalı ... Müdürlüğüne bağlı iş yerinde diğer davalı taşeron alt işveren işçisi olarak çalıştığını, müvekkilinin iş sözleşmesinin değişen alt işverenlerde sürdüğünü, müvekkilinin Sosyal Güvenlik Kurumuna başvurarak emekliliğe esas şartları taşıdığı için işten ayrıldığını ve emekli olduğunu, müvekkilinin ulusal bayramlarda çalıştığını ancak ücretinin ödenmediğini, iş sözleşmesinin devamı süresince 07:30’dan akşam 20:00’a kadar çalışarak fazla mesai yaptığını, yıllık ücretli izin hakkının kullandırılmadığını belirterek kıdem tazminatı ile birlikte bir kısım işçilik alacaklarının davalılardan tahsilini talep etmiştir.
Davalı ... vekili, personele ait bütün şahsi bilgi ve evrakların ihaleyi alan şirketlerde tutulduğunu, müvekkili kurumun ihale makamı olduğunu, bu durumda alt işveren-üst işveren ilişkisinin kurulamayacağını, davacının işten kendi isteğiyle ayrıldığını, bu sebeple kıdem tazminatı talebinde bulunamayacağını, fazla mesai ve genel tatil alacağı taleplerinin yersiz olduğunu, davacıya senelik izin hakkının kullandırıldığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı şirket cevap dilekçesi sunmamıştır.
Mahkemece, toplanan deliler ve bilirkişi raporu doğrultusunda, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Karar, davacı ve davalı ... Müdürlüğüne ... Karayolları 15. Bölge Müdürlüğü vekilince temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, tarafların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Taraflar arasında, davacının fazla çalışma yapıp yapmadığı ve genel tatil günlerinde çalışıp çalışmadığı konularında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp ispatlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
Fazla çalışmanın ispatı konusunda iş yeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, iş yeri iç yazışmaları, delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın bu tür yazılı belgelerle ispatlanamaması durumunda tarafların dinletmiş oldukları şahit beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada gözönüne alınabilir.
İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille söz konusu olabilir. Buna karşın, bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda dahi, işçinin geçerli bir yazılı belge ile bordroda yazılı olandan daha fazla çalışmayı yazılı delille ispatlaması gerekir. Bordrolarda tahakkuk bulunmasına rağmen bordroların imzasız olması halinde ise, varsa ilgili dönem banka ve tüm ödeme kayıtları celp edilmeli ve ödendiği tespit edilen miktarlar yapılan hesaplamadan mahsup edilmelidir.
Fazla çalışmanın yazılı delil ya da tanıkla ispatı imkan dahilindedir. İşyerinde çalışma düzenini bilmeyen ve bilmesi mümkün olmayan tanıkların anlatımlarına değer verilemez.
Fazla çalışmanın belirlenmesinde 4857 sayılı İş Kanunu"nun 68. maddesi uyarınca ara dinlenme sürelerinin dikkate alınması gerekir.
Aynı ilkeler genel tatil çalışmaları için de geçerlidir.
Somut olayda, Mahkemece davacı tanık beyanları dikkate alınarak fazla çalışma ve genel tatil alacakları kabul edilmişse de, tanıkların davalı işveren ile husumetli olduğu ve çıkacak karardan kendilerinin de menfaat sağlayacak durumda olduğu görülmektedir. Ayrıca, dosya kapsamında çalışma kaydının bulunduğu dönem bakımından da fazla mesai yapılmadığı, davacının bu kayıtların bulunmadığı dönemde ise farklı şekilde çalışma yaptığını da ispatlayamadığı anlaşılmaktadır.Davalı tanığının olmadığı da nazara alındığında ispatlanamayan fazla çalışma ve genel tatil alacaklarının reddi gerekirken, yazılı şekilde kabulüne karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
3-Mahkeceme davalı ... Müdürlüğünün sorumlu tutulduğu alacak miktarı dikkate alındığında davacı lehine vekalet ücreti bakımından Karayollarının sorumlu olduğu miktarın hatalı olarak tespit edildiği anlaşılmaktadır.
Sonuç:
Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeple BOZULMASINA, davalı ... harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde davacı tarafa iadesine, 23.05.2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi.