Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2016/6530 Esas 2019/987 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/6530
Karar No: 2019/987
Karar Tarihi: 13.02.2019

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2016/6530 Esas 2019/987 Karar Sayılı İlamı

16. Hukuk Dairesi         2016/6530 E.  ,  2019/987 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
    Davacı ..., ... İli, ... İlçesi ... Mahallesi çalışma alanında bulunan ve kadastro sırasında tespit harici bırakıldıktan sonra 14.03.2013 tarihinde idari yoldan 637 parsel numarasıyla 133.474,60 metrekare yüzölçümlü olarak ham toprak vasfıyla Hazine adına tescil edilen taşınmazın bir bölümü hakkında irsen intikal ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak adına tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, çekişmeli 637 parsel sayılı taşınmazın 17.12.2015 tarihli fen bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen 16.978,98 metrekare yüzölçümündeki bölümünün davalı Hazine adına olan tapu kaydının iptali ile tarla vasfıyla davacı adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili, ... vekili ve ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Davacı ..., dava dilekçesinde sınırlarını gösterdiği ve tescil harici alanda kaldığını belirttiği taşınmaz bölümünde lehine zilyetlikle edinme koşullarının oluştuğu iddiasıyla taşınmazın adına tescili istemiyle 22.12.2014 tarihinde dava açmıştır. Mahkemece yapılan keşif sonucunda, çekişmeli taşınmaz bölümünün dava tarihinden önce 14.03.2013 tarihinde idari yoldan davalı Hazine adına tapuya tescil edilen 637 parsel sayılı taşınmaz içerisinde kaldığı anlaşılmıştır. Çekişmeli taşınmaz bölümünün dava tarihinde tapulu bir yer içerisinde kaldığı anlaşılmasına rağmen, davacı taraf davasını tapu iptali ve tescil davası olarak ıslah etmemiştir. Dava tescil talebiyle açılmış olduğundan ve davacı tarafça yasal süresi içerisinde ve yöntemine uygun şekilde ıslah talebinde bulunulmadığından, davanın tapu iptali ve tescil davası olarak görülüp sonuçlandırılması hukuken mümkün değildir. Açıklanan nedenle davanın reddine karar verilmesi gerekirken, kabulüne karar verilmesi isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden Belediyelere ayrı ayrı iadesine, 13.02.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.