Esas No: 2022/5211
Karar No: 2022/6112
Karar Tarihi: 17.05.2022
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2022/5211 Esas 2022/6112 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davacı, Mekanik Test Müdürlüğünde başteknisyen olarak çalışırken toplu iş sözleşmesi uyarınca bakım tazminatına hak kazandığını, daha önce açtığı davada önceki dönem için bakım tazminatına hükmedildiğini ve şimdi aradaki dönem için de bakiye bakım tazminatının ödenmesi gerektiğini iddia ederek dava açmıştır. İlk derece mahkemesi, davayı kabul etmiştir. Ancak davalı vekili bu kararı istinaf etmiştir ve Bölge Adliye Mahkemesi başvuruyu reddetmiştir. Bu karar da davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Temyiz incelemesi sonucunda Yargıtay, davacının bakım tazminatı alacağına hak kazanıp kazanmadığı konusunda uyuşmazlık olduğunu ancak İlk Derece Mahkemesi'nde hüküm altına alınan alacak miktarı ile gerekçeli karar arasında çelişki olduğunu belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar vermiştir. Kanun maddeleri olarak HMK'nin 298. maddesi ve Yargıtay İçtihatları Birleştirme Büyük Genel Kurulu'nun 10.04.1992 tarihli ve 1991/7 Esas,1992/4 Karar sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı gösterilmiştir.
"İçtihat Metni"
BÖLGE ADLİYE
MAHKEMESİ : ... 7. Hukuk Dairesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
İLK DERECE
MAHKEMESİ : ... 11. İş Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; davacının hâlen Genel Müdürlüğe bağlı Mekanik Test Müdürlüğü işyerinde elektrik (izolasyon) başteknisyeni olarak çalıştığını, müvekkilinin yaptığı iş gereği toplu iş sözleşmesinin 99 uncu maddesi uyarınca bakım tazminatına hak kazandığından daha önce açtıkları davada önceki dönem için bakım tazminatına hükmedildiğini ve kararın kesinleştiğini, davanın kazanılması sonucunda 2017-2019 tarihler arası geçerli toplu iş sözleşmesinin 98 inci maddesi uyarınca bakım tazminatı ödenmesinin toplu iş sözleşmesi hükmü hâline geldiğini, 14.09.2017 tarihinden itibaren bakım tazminatı ödenmeye başlandığını ve hâlen ödendiğini, ancak aradaki dönem için de bakiye bakım tazminatının ödenmesi gerektiğini ileri sürerek bakım tazminatı alacağını talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının talep konusu alacağının zamanaşımına uğradığını, toplu iş sözleşmesinin 99 uncu maddesinde Test Müdürlüğünde çalışan personele bakım tazminatı ödeneceğine dair bir hüküm yer almadığını, bakım tazminatından kimlerin faydalanacağının madde hükmünde açıkça belirtildiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile toplanan kanıtlara ve aldırılan bilirkişi raporuna dayanılarak davacının davalı nezdinde 2009-2014 yılları arasında Teknik Kontrol ve Labaratuvar İşletme Müdürlüğü birimindeki çalışması nedeniyle hak kazandığı bakım tazminatı alacağına ... 29. İş Mahkemesinde görülen ve kesinleşen karar ile hükmedildiği, davacının açmış olduğu işbu dava ile 19.06.2014-14.09.2017 tarihlerini kapsayan dönemdeki çalışmasına dair toplu iş sözleşmesi hükümleri uyarınca bakım tazminatını talep ettiği, dosyaya ibraz edilen toplu iş sözleşmesinin 99 üncü maddesinin dördüncü fıkrasında düzenlemenin olduğu, davacının bakım tazminatına hak kazandığı, davacının davasını 27.01.2021 tarihinde ıslah ettiği, davalı vekilinin ıslaha karşı zamanaşımı definde bulunduğu ve hükmedilmesi gereken miktarın 27.01.2016- 14.09.2017 tarihleri arası döneme ilişkin olduğu ancak kısa kararda sehven alacak hüküm alındığından değiştirilemediği belirtilerek davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin kararına karşı, davalı vekilince istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı vekili istinaf dilekçesinde; davacının görev yaptığı Test Müdürlüğünün enerji üretimi yapan bir işyeri olmayıp sadece idari yönden davalı teşekkülün Hidroelektrik Santraller Daire Başkanlığına bağlı taşra teşkilatı olarak yapılandırılmış bir birim olduğunu, bu birimin ve çalışanlarının bakım işlerini gerçekleştirme gibi görev ve yetkilerinin bulunmadığın ve davacının alacağının bulunmadığını ileri sürerek kararın kaldırılmasını istemiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacının yaptığı işin fiilen bakım tazminatı ödenmesi gereken işlerden olduğunun Yargıtay (Kapatılan) 22. Hukuk Dairesinin 24.01.2019 tarihli ve 2019/144 Esas, 2019/1828 Karar sayılı ilâmıyla kesinlik kazandığı ve davalı vekilinin ileri sürdüğü istinaf itirazlarının yerinde olmadığı sonucuna varılarak davalı vekilinin istinaf başvurusunun esas reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili temyiz dilekçesinde; 15. Dönem Toplu İş Sözleşmesi'nin, "Ağır vasıta ve iş güçlüğü tazminatı" başlıklı 99 uncu maddesinin dördüncü bendinde, bakım tazminatından hangi işyerlerinin ve bu işyerlerinde hangi ünvanlar ile çalışan işçilerin yararlanacağının düzenlendiğini, davacı personele davalı Teşekkülde çalıştığı servislerde bakım çalışmasının yaptırılmadığını, bu tazminatı hak edecek fiili işlerde de çalıştırılmadığını, Mahkeme ve Bölge adliye Mahkemesi tarafından eksik incelemeyle, fiili çalışma göz ardı edilerek hüküm kurulduğunu ileri sürerek kararın bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Taraflar arasındaki uyuşmazlık davacı işçinin bakım tazminatı alacağına hak kazanıp kazanmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 298 inci maddesinin ikinci fıkrası.
2.Yargıtay İçtihatları Birleştirme Büyük Genel Kurulunun 10.04.1992 tarihli ve 1991/7 Esas,1992/4 Karar sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı.
3. Değerlendirme
1.Türkiye Cumhuriyeti Anayasası yargılamanın açıklığı ilkesini kabul etmiştir. Karar tarihinde yürürlükte bulunan 6100 sayılı Kanun'un 294 ve devamı maddelerinde hükmün nasıl tesis edileceği ve sonrasında kararın nasıl yazılacağı etraflıca düzenlenmiştir. Yargılamanın açık bir şekilde yapılması, tesis edilen hükmün açıkça belirtilmesi esastır. Bu nedenle hükmün açık, anlaşılır, infaz edilebilir şekilde tesis edilmesi ve de en önemlisi sonradan yazılacak gerekçeli kararın, kısa karara uygun olması gerekmektedir. Aksi halde, yargılamanın açıklığı ilkesi, dolayısıyla kamu vicdanı zedelenmiş ve mahkeme kararlarına güven sarsılmış olacaktır. Nitekim, Yargıtay İçtihatları Birleştirme Büyük Genel Kurulunun 10.04.1992 tarihli ve 1991/7 Esas 1992/4 Karar sayılı kararında da kısa karar ile gerekçeli kararın çelişkili olmasının bozma nedeni sayılacağı içtihat edilmiştir.
2. Somut olayda, İlk Derece Mahkemesi gerekçesinde; "...davacının davasını 27.01.2021 tarihinde ıslah ettiği, davalı vekilinin ıslaha karşı zamanaşımı defiinde bulunduğu ve hükmedilmesi gereken miktarın 27.01.2016- 14.09.2017 tarihleri arası döneme ilişkin olduğu bu sebeple davanın kısmen kabulüne, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmişse de sehven hükümde 11.088,09 TL bakım tazminatına yazılmış olmakla gerekçeli kararla kısa kararda değişiklik yapılamayacağı..." belirtilerek davacının alacağı hüküm altına alınarak gerekçeli karar ile hüküm arasında çelişki oluşturulduğundan İlk Derece Mahkemesi kararının bozulması ve istinaf başvurusunu esastan reddeden Bölge Adliye Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması gerekmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
1. Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,
2. İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,
Bozma sebebine göre davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına,
Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
Peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde ilgiliye iadesine,
17.05.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.